DİŞ ETİ KANAMASINA DİKKAT

Tedavi edilmeyen diş ve diş eti iltihaplanmalarının korkutan sonuçları!

ELLE ONLINE ELLE ONLINE 05 Ocak 2015
DİŞ ETİ KANAMASINA DİKKAT






Birçoğumuz, korkumuz ve endişelerimiz nedeniyle diş kontrollerimizi hep ileri tarihe erteliyoruz. Bu durum günümüzde biraz azalsa da hala devam ediyor, dişimizde bir sorun oluşup acı vemeye başladığında hekime görünmeyi tercih ediyoruz.


Dt. Selçuk Özbölük, “Önemsenmeyen ve tedavi edilmeyen diş ve diş eti iltihaplanmaları ya da küçük bir çürük kalp-damar hastalıklarına, romatizmaya, ülsere, böbrek ve karaciğer sorunlarına hatta kansere neden olabilir. Ağız ve diş bakımına gereken özenin gösterilmesi durumunda koruyucu ve önleyici tedaviler ile problemler anında çözülebilir ve ilerde oluşabilecek sistematik rahatsızlıkların da önüne geçilebilir” diyerek bunun ne kadar ciddi sorunlara yol açabileceğini belirtiyor.





Özbölük, yabancı ülkelerle aramızda olan farkı şöyle ifade ediyor:


“Ağız ve diş sağlığının öneminin farkındalığında olan ülkelerde dişhekimine 6 ayda bir gitme zorunluluğu varken ülkemizde son ana gelinceye kadar beklenmekte, onun öncesinde ise sürekli ertelenmektedir. Dolayısıyla koruyucu önlemler alınmadığı için dişle ilgili maddi ve manevi olumsuzluklar ortaya çıkıyor. Dişhekimine gitmeye gerek görmediğimiz ve önemsemediğimiz bir çürükten üreyen ve tüm vücudumuza hızlıca yayılan bakteriler bağışıklık sistemimizi zayıflatarak; romatizmaya, çene altı lenf bezlerinin büyümesine, kalp–damar hastalıklarına, şeker hastalığında kan şekeri değerlerinin değişimine, 5-17 yaş grubu çocuklarda büyüme yetersizliğine, kemik erimesine, hamilelerde düşüklere yol açıyor.”





Ağız ve dişde oluşan iltihap önemsenmezse, ciddi enfeksiyonlara neden olabilir.


“Bu enfeksiyonlar bağışıklık sistemini zayıflatarak ciddi hastalıkları tetiklemektedir. Ülkemizde 65 yaş üzeri dişsizlik oranı yüzde %67. Yetişkin bireylerin yedide birinde yetersiz ağız sağlığının psikolojik ve sosyal huzura etkisi olduğu, tat almayı, iletişimi, sosyal ilişkileri ve diğer günlük aktiviteleri azalttığı görülmüştür. Araştırmacılar yetişkinlerin diş kayıplarına olan reaksiyonlarını; öz-güven kaybı ve öz-imaj değişimi, yoksunluk, görünüşlerinden hoşnutsuzluk ve kendilerini daha ileri yaşlarda algılama şeklinde sıralamışlardır.”





Özbölük, “Diş fırçalama şeklinden fırça seçimine, macun kullanımından diş taşı temizliğine, süt dişlerinden ağız kokusuna kadar ağız sağlığını tehlikeye atacak bütün yanlış alışkanlıklardan kaçınmalıyız” diyor.





Düzenli control, maddi fayda da sağlıyor.


“Ağız ve diş sağlığı, vücut sağlığının bölünmez bir parçasıdır. Ağzımız bir nevi vücudumuzun alarm merkezlerinden biridir. Zamanında yapılmayıp, ihmal edilen tedavilerin ekonomik boyutunu göz önüne aldığımızda; dolgu yapılmayan her çürük diş kanal tedavisi, ardından diş çekimi, yerine diş koyma ve sonunda implant yapılmasına kadar birçok tedavi gerektirebiliyor. Bu da dolgu maliyetinin 23 katı bedel ödeme anlamına geliyor.”

SON HABERLER

Dergide Bu Ay

ELLE Nisan Sayısı Çıktı!

ELLE Nisan Sayısı Çıktı!

Yeni sayımızın kapağında oyuncu Hazar Güçlü var.

BU SAYIDA NELER VAR?

E-Bülten Aboneliği

E-bültenimize şimdi abone olun,
magazin dünyasındaki tüm gelişmelerden anında haberiniz olsun.