Başrollerini Kerem Bürsin ve Hande Doğandemir'in paylaştığı Güneşi Beklerken dizisinin son bölümünde Kerem ve Zeynep arasındaki kıskançlık konu ediliyordu. İlişkiyi biraz alevlendirmek isteyen taraflar, karşılarındakilerini kıskandırma yolunu seçtiler. Peki kıskançlık bir ilişkiye ne katar?
İşte bu soruyu uzmanımız Psikoterapist Çağatay C. ÖZTÜRK'ün kaleminden öğreniyoruz:
‘Çoğu zaman kıskançlık ilişkilerde 'özgüven' sorunuyla ilişkilendirilir. Kıskançlık söz konusu olduğunda, kimi zaman kişideki özgüven sorunu, kıskançlığı tetikleyebilir... Ancak, kıskançlığın en önemli nedenlerinden biri, kişinin karşısındakini 'kaybetme endişesidir'. Kişi, karşısındakini kaybetme endişesi yaşadığında, son derece tedirgin bir ruh haline girip, o oranda da kıskançlık belirtileri gösterebilir.~
Kıskançlık ile ilgili en çok merak edilen ve tartışılan konulardan bir tanesi, kıskançlığın dozu ne olmalıdır? Bir diğeri ise, ilişki yaşarken çiftlerin kıskançlık hissetmesi doğal mıdır?
Aslında, iki soru içinde bilimsel olarak yanıtlar çoktan verilmiş; Kıskançlık duygusu eğer ilişki kalitenize zarar veren bir boyuta ulaşmışsa, o zaman kıskançlığın dozunu ayarlamanız gerekiyor. Belki de bu konuda profesyonel yardım almanız gerekiyor...
‘İlişki yaşarken kıskançlık hissi doğal mıdır?' sorusunun yanıtına gelince, ilişki kalitenize zarar vermediği ve sizi, ilişkinizi beslediği sürece, kıskançlık oldukça faydalıdır. Zira, yazının üst bölümünde de belirttiğim gibi, kıskançlık bir anlamda da kaybetme endişesi hissetmek demektir...
Kişinin değer verdiği ve sevdiği birini kaybetme endişesi hissetmesinden daha doğal ne olabilir ki? Kıskançlığın olmadığı ilişkide, patolojik (hastalıklı) hoşgörü vardır... İlişki kalitenizi artırmak için ya dozunda kıskançlık ya da patolojik (hastalıklı) hoşgörü... Karar sizin!'
Çağatay C. Öztürk
Psikoterapist
