KEREM BÜRSİN’LE AŞK ÜZERİNE

KEREM BÜRSİN'LE AŞK ÜZERİNE

ELLE ONLINE ELLE ONLINE 27 Mart 2015
KEREM BÜRSİN’LE AŞK ÜZERİNE
Yaptığı ilk çalışmayla dikkatleri çekti Kerem Bürsin. 'Güneşi Beklerken' dizisinde bir anda parladı. Kabul, son derece yakışıklı! Öte yandan bu yükselişte, sadece görüntüsü değil, oyunculuğu da etken! Son olarak Mavi'nin yeni sezondaki kampanya yüzü de olan genç oyuncunun özel hayatı da merak ediliyor. Kerem Bürsin, aşk üzerine ne düşünüyor? Şubat-2015 sayımızda ünlü manken Frida Aansen ile kapağımıza konuk olan Bürsin ile Konular Editörümüz Suzan Yurdacan, içten ve sıcak bir röportaj gerçekleştirdi... İşte onun kelimeleriyle, aşk!





RÖPORTAJ: SUZAN YURDACAN





Güzel haberler peş peşe geldi: Dizi, ödüller, Mavi'nin reklam yüzü oldun... Ve sen tümüne hala şaşırıyorsun. Bu özelliğimi bir gün kaybederim, diye korkuyor musun?
Bu duyguyu kaybedeceğimi hiç sanmıyorum. Açıkçası hepsine gerçekten ve içtenlikle şaşırıyorum. Tüm bunlar çok garip, çok... Yılbaşı gecesi oturup uzun uzun bunu ve 2014'ü düşündüm. Sanki başka birinin hayatı gibi geldi; gerçek ötesi gibiydi... Baktım ki işin içinden çıkamıyorum, sadece şükrettim. Bazen uyumadan evvel de aklıma bunlar düşüyor. Neredeyse 10 sene bir hayal kurdum ve hayalimin peşinden koşup ne yapmam gerek, kendimi nasıl geliştirebilirim, diye düşündüm. Uzun yıllar ısrarla bir şey olmadı; bu hep hayal olarak kalacak deyip denemeye ve çalışmaya devam ettim. Şimdi o hayali yaşıyorum.





Bunların eninde sonunda olacağı belli değil miydi?
Yıllarca tuttuğum günlüklerim var. Bazen o günlükleri açıp bakıyorum, iyi geliyor. Kendi kendime, sakin ol, kendine gel, diyorum.





Hayallerinin ötesini yaşıyorsun öyleyse...
Şu anda mı? Şu anda olanlar komple garip. Benim hayalim oyuncu olup, kendimi geçindirecek kadar para kazanarak o parayla bir aile kurmak... Ama olmuyor mu? O zaman başka bir iş dene... O kadar! Bir derginin kapağı olmak mı! Bunlar aklımın ucundan çok geçmedi!





Mavi teklifini alınca ne hissettin?
Bana bu haberi verdiklerinde ilk sorum “Emin misiniz?” oldu. Ajansım'dan (Gaye Sökmen), PR'ım Zerrin (Ersü) bunu söylediğinde “Mavi beni mi istiyor? Emin misiniz?” diye ısrarla sordum. Şaşkınım. Çok gururlandım. Hayallerden söz ediyorduk; bu, onlardan biri işte...





Peki hala günlükler tutuyor musun?
Her gün değil ama evet, hala günlük tutuyorum.





İlk çocukluk aşkını hatırlıyor musun? Kaç yaşındaydın?
Ben tam o çocuktum, tam “aşk adamı”! Çok “aşık” oluyordum. Yedi yaşımdayken, anneme beğendiğim kızı restorana götüreceğim diye tutturdum. Kızın annesi annemi arayıp “Oğlun deli mi? Yedi yaşında, ne restoranı, bir hamburgerciye gitsinler” demişti. Romantizme çok inanan bir insandım. Galiba bu, evde gördüğüm örnekle alakalı.





Aşkına imrendiğin, örnek aldığın bir çift var mı?
Elbette annem-babam, ama son zamanlarda, Türkiye'de olduğum ve onlarla çok vakit geçirdiğim için, anneannem ve büyükbabam. Bugünlerde bunu içimden çok söylüyorum: Umarım ve inşallah benim de onlarınki gibi bir evliliğim olur. 60 senedir evliler ve hala birbirlerine o kadar aşıklar ki... Birlikte sinemaya, operaya gidip yan yana müzik dinlemekten keyif alıyorlar. Geçenlerde büyükbabam hastanedeydi. Ben odada yanındaydım, anneannem dışarıda. Kapı açık olduğu için büyükbabam onu görebiliyor. Kolunda serum var, ben onunla konuşuyorum, hiç oralı değil, gözü hep anneannemde... İyi mi, ağlıyor mu diye anlamaya çalışıyor, tamamen ona odaklı. Sonra yanına çağırdı, “merak etme seni bırakmayacağım” dedi, ikisi de ağladı... Bunu görünce, insanın aşkla ilgili beklentisi, çıtası çok yükseliyor.~ “Aşk yok, artık kimse aşık olmuyor” diyenler de az değil. Aşk demode mi oldu?
Bence aşk hiçbir zaman demode olamaz. Aşk, insanın hissedebileceği en kuvvetli duygu. O yüzden insanlığın ilk varoluşundan beri aşkla ilgili hikayeler yazılıyor, aşkla ilgili şarkılar, şiirler yazılıyor ve resimler çiziliyor. Benim anneannem ve büyükbabam arasındaki gibi bir aşk bulmam zor. Ama imkansız değil.





Annen-baban zamanında seninle ilişkiler, aşkla ilgili bir konuşma yaptı mı?
Babam yaptı.





Baba, dinlemek istemiyorum, diye itiraz ettin mi?
Yok, babamla çok farklı bir ilişkimiz var. Her üç senede bir ülke değiştirdiğimiz için gündemim hep değişiyordu, tek sabit kalan ailemdi. Yeni bir ülkeye taşındığımızda bazen tek destek alabileceğim, tek tanıdığım annemle babam olurdu. O yüzden bambaşka bir bağ kurduk, arkadaş gibi olduk. Babam küçüklüğümden beri kadınlara nasıl davranmam konusunda hep çok net, hatta katıdır. Hayatımda annem ve ablam gibi çok değerli iki kadın olduğu için onlara bir adam, bir erkek olarak nasıl davranmam gerektiğini anlattı. Bunu evde halledebiliyorsan, dışarıda haydi haydi halledersin. Babamla bunları hep konuştuk, ben de tümünü uygulamaya çalışıyorum.





Sen hiç babana tavsiye veren taraf oldun mu?
Tabii. Diyelim ki annemle tartıştılar, annemin evdeki durumunu görüyorum, babam işte... Hemen ona “annem gerçekten çok üzgün” gibi bir mesaj atarım, babam da eve çiçeklerle gelir, araları düzelir. Babam anneme hediye seçecekse


de fikrimi alır.





Aşk sana kendin hakkında ne öğretti?
Bence aşık olduğun insan sana ilham verir. Ben o bahsettiğim ilk aşkım için her ayın sonunda farklı bir çiçek bulup, onu bir zarfa koyup hikayesini yazar, şiire dönüştürürdüm. O kız olmasa böyle bir şey yapmak hayatta aklıma gelmezdi. Ya da başka bir kız için gitar çalmayı öğrenmezdim. Aşk insanı daha iyi, daha yaratıcı yapıyor. Aşk yüzünden şiir yazmayı da, gitar çalmayı da, yemek yapmayı da öğrendim!





İzlediğin en güzel aşk filmi? Ve en romantik bulduğun şehir?
The Notebook ve Love Story; Meryl Streep ve Dustin Hoffman'ın oynadığı, baba ve oğlu anlatan Kramer Kramer'e Karşı'da da bambaşka bir aşk var. The Notebook'u ilk izlediğimde, inşallah benim de başıma böyle bir aşk gelir, demiştim. Hayatı hayale dönüştüren bir hikaye. Bence aşkın insana bir hayali yaşadığını hissettirmesi, ne kadar şanslı olduğunu düşündürmesi lazım. En romantik yere gelince, keşke aşık olsam da sevgilimi buraya getirsem dediğim yer, Kamboçya. Ama bunu İstanbul hakkında da söylüyorum.





Romantik bir durumu çiz desem...
Hep hayalimdir, sevdiğim insanla bir anda uçağa binip kaybolmak... Bu bana çok romantik geliyor.





Bunun sana yapılmasını ister misin?

Hayatta istemem. Kesinlikle ben yapacağım!

ETİKETLER
SON HABERLER

Dergide Bu Ay

ELLE Mart Sayısı Çıktı!

ELLE Mart Sayısı Çıktı!

Baharı Hande Erçel ile karşılıyoruz.

BU SAYIDA NELER VAR?

E-Bülten Aboneliği

E-bültenimize şimdi abone olun,
magazin dünyasındaki tüm gelişmelerden anında haberiniz olsun.