ELLE 2017 MART SAYISI ÇIKTI
Mart sayımız şimdi, bayilerde.
ELLE ONLINE 27 Şubat 2017
Elle Arşiv
Yeni sezona hoş geldiniz. Kış soğuklarına elveda demek için erken mi dersiniz? Erken veya değil, herkes baharı ve yaz mevsimini iple çekiyor. Bir gıdım güneşe hasret kaldık. Yağmurlar, fırtınalar, kar, tipi derken, hepimizin üzerine bir kasvet çöküverdi. İstediğimiz, ağaçların yemyeşil yapraklara bürünmesi, çiçeklerin açması, güneşin sakladığı yüzünü ortaya çıkarması, ılık ılık bir lodosun saçlarımızı okşaması. Çok şey mi istiyoruz?





Sezona şöyle bir bakacak olursak, depresif kışın tüm acısını çıkaracağız gibi görünüyor. Renkler, desenler, çiçekler, kalıplar, aksesuarlar; her şey eğlenceli, her şey rengarenk. Neşe dolu. Artık modada kural yok; kuralsızlık, moda. Görünen o ki moda dünyası bir şeylere inat özgürleşiyor, esniyor, sınırlarını zorluyor, merakla beklediğimiz bilinmeyen bir noktaya doğru giderek evrim geçiriyor. Moda direktörümüz Melis Ağazat’ın gerçekleştirdiği sezon çekimimiz de bu evrim sürecinin bir özeti gibi.





Sadece evrim değil, belki bir devrim de gerçekleşiyor moda dünyasında. Gerek kadın tasarımcılar ve bu renkli dünyanın kadın yöneticileri, gerekse sektörün farklı dallarından kadın erkek tüm oyuncuları, popülaritesi yitmiş bir kelimeyi tekrar spot ışıkları altına aldılar: feminizm. En yüksek ses sürpriz bir şekilde Dior’un ilk kadın kreatif direktörü Maria Grazia Chiuri’den geldi. “Hepimiz feminist olmalıyız” yazan tişörtüyle moda dünyasının tam da ortasına bomba gibi düştü ve bu minik tişört domino etkisi yaratarak kitleleri etkilemeye devam ediyor. Moda dergileri kadın haklarıyla ilgili özel sayılar yapıyor, kitlesel kadın hareketleri tasarımcılara ilham veriyor, moda dünyası “daha çok kadın” sesleriyle inliyor.





Biz de kadın haklarının fazlasıyla ihlal edildiği ülkemizde, şu sıralar moda dünyasında esen feminizm rüzgarlarını araştırdık. Ruh halimiz moda çekimlerimize de yansıdı. Ayrıca Universite Marc Bloch Sosyoloji Bölümü’nden mezun Çiçek Tahaoğlu’dan rica ettik, Türkiye’deki kadın cinayetlerini mercek altına aldık. Göstere göstere gelen erkek şiddetinin arkasındaki dinamikleri öğrendik.





Kadın hakları gibi çok ağır bir problemle yaşıyor ve nefes alıyorken, bir yandan da “yaşımızı ele veren arka planda kalmış bölgeler” gibi hafif bir estetik konusunu da araya sıkıştıracağım. Zira hayat da böyle garip bir serüven işte. Haklarımızı korurken genç ve güzel görünmenin sakıncası olmaz, değil mi?


Son olarak güzel ve heyecanlı bir duyuruyu sizlerle paylaşmak istiyorum. 6-7 Nisan tarihlerinde ilkini gerçekleştireceğimiz bir alışveriş etkinliği organize ediyoruz. Mekanımız yeni açılmış olan Fairmont Quasar İstanbul. Morallerin biraz da bozuk olduğu şu günlerde sektörü heyecanlandırmak, tasarımcılara ve yeni markalara destek vermek, adı duyulmamış Türk markalarını sizlere tanıtabilmek, arkalarında rüzgar olabilmek amacımız. İçi eğlence ve sürprizlerle dolu halka açık bir etkinlik olacağından, hepinizle tanışma fırsatı bulacağım için ayrıca çok mutluyum. Lütfen duyurularımızı takip edin.





Gelecek ay görüşmek üzere.





Işın Görmüş


ELLE Türkiye Yayın Direktörü
SON HABERLER