Zanaat ve ustalık kendi kültürümüzün en önemli değerlerinden. Kaybolmaya yüz tutan bu özellikler yeni nesil tasarımcılar sayesinde yeniden anlam kazanıyor ve dünya sahnesinde güçlü aksesuarlarımızla var oluyoruz. Tekrar teşekkürler kızlar! Karşınızda sınırları zorlamaya hazırlanan yeni aksesuar tasarımcılarımız.
TANLA ÖZUZUN
Markasını nasıl kurdu?
Yaklaşık bir sene önce seramik kursuna başladım. İlk başlarda hayvan figürlü ve suratlı kaseler, tabaklar yapıyordum. Sonra yakın bir arkadaşım bana Pablo Picasso’nun karısı Jacqueline için seramikten yaptığı kolyenin fotoğrafını gösterdi. İlk başta o kolyenin aynısını yaptım, sonra Maezae’nin sahibi aynı zamanda arkadaşım Münire’nin de yönlendirmesiyle kolye ve küpe çalışmaya başladım. İlk olarak metal parçalarını Münire’nin, seramik kısımlarını da benim yaptığım “Metallic Dirt” ismiyle bir koleksiyon hazırladık. İşi ilerleterek, seramik ve farklı materyaller kullandığım “Tanti Ceramics” markasını kurdum. Şimdi seramik, pirinç, bronz, ahşap, akrilik bir sürü farklı materyali kombinliyorum.
Tasarımların oluşum süreci
Tanti Ceramics’in marka yüzünü çok sevdiğim arkadaşım Neşe Nogay tasarladı. Kutularımın arkasında yazan bir yazı var. O markayı çok güzel anlatıyor: Tanti Ceramics; çamur, tahta, plastik ve cam gibi farklı materyalleri birleştirerek duvarları ve vücutları süsleyen sanat eserleri yaratıyor. Koleksiyonun esin kaynağı; Pablo Picasso, Joan Miró, Jean Cocteau ve Marc Chagall gibi sanatçıların eserlerinde kullandıkları renkler ve şekillendirdikleri suratlar. Oluşum sürecinde, Tanla’nın da (nam-ı diğer Tanti) kendi dünyası işin içine girdi ve suratlara meyveler, palyaçolar ve hayvanlar eklendi. En önemlisi, renkli ve neşeli olmasına özen gösterildi ki takanlara da mutluluk getirsin.
Stili
Hitap ettiğim sanırım kendi stilim. Pek bir kurala uymuyor. Genelde küpelerin çiftleri asimetrik ve birbirlerinden farklılar. Renkliler ve neşeliler. Büyükler. Yani dikkat çeken, farklı ve neşeli bir stil.
Hedefleri
Dünyaya açılmak, ulaşabildiğim kadar çok insana ulaşmak ve mutluluğu yaymak.
Nereden ulaşabiliriz?
@tanticeramics instagram hesabımda yer alan shopier linkimden satın alabilir veya bana direk mesaj atabilirsiniz. Ayrıca şu an Kanyon’da Souq Dükkan’da, Nişantaşı’nda ZMix’de ve Common People’da, ve Bozcaada’da Bit Bozcaada’da satılıyor.
PELİN İLKKURŞUN
Markasını nasıl kurdu?
Uzun zamandır takı ve kıyafetlerimin çoğunu kendim yapıyorum. Süreç ilerledikçe ve ben stilimi kendim yaratmaya devam ettikçe, insanlar üzerimdeki takıları sormaya, ilgilenmeye ve en son bir şekilde satın almaya başladılar. Aslında çok cesaret edebileceğim bir şey değildi ancak tümü o kadar hızlı ve güzel gelişti ki… O dönem içerisinde kurguladığım yoğun bir koleksiyon hazırlama ve üretim sürecinin ardından, bir baktım Apiru markam olmuş.
Ürünlerin oluşum evresi
İlk tasarımlarımı oluştururken hislerim genel bir duygu anlatmaktansa estetik bir bakış açısı ile zamansız, farklı ve modern kombinasyonlar yaratmak oldu. Modellerimin kendine has bir duruş benimsemesi, değerini ve özelliğini arttıran el yapımı detaylarda gizleniyor. Ağaç türleri, değerli taşlar ve gümüş ile kombinlediğim tasarımlarımda farklı desenler, tonlar ve stiller bir kez daha kendi içinde standartın dışına çıkıyor. Olabildiğince farklı dokular ile fark edilebilir geçişler yaratmak, çağdaş ve rafine tasarımlar ile mümkün oluyor. Ben de bu noktada en çok dış dünyadaki şekillerden, gündelik hayatımda karşıma çıkan imajlardan, endüstriyel formlardan ilham alıyorum. Bir şeyi olduğu gibi değil, farklı bir duygu ile gözlemlemek gündelik hayatımda çok sık kullandığım öznel bir bakış açısı… Bir puzzle gibi düşünebiliriz; farklı formlar yeni birleşimler ve uyumlamalarım Apiru modellerini ortaya çıkarıyor.
Stili
Apiru tasarımları; kesinlikle cesur ve özgür tarzı olan, kaliteli, yeniliklere açık, modern ve kendine özgü estetiği olan feminen insanlara hitap ediyor.
Hedefleri
Apiru henüz çok yeni bir marka ve her geçen gün doğru yerde, nasıl konumlanabileceğini iyi kavrıyor, yeniye ve moderne ayak uydurmayı başarıyor. Bu süreçte bilinirliği yüksek, tercih edilen, hedef kitlemin istisnasız benimseyeceği, çok ama çok başarılı ve vizyonlu bir olmak en büyük hedefim. Çok yakın bir zamanda moda ikonlarından biri olarak görülen, tarzıyla ön planda olan insanlarda Apiru markasını ve tasarımlarımı görmek istiyorum.
Nereden ulaşabiliriz?
Son koleksiyonum Eywa Collection’ı şu sıralar @apirujewelry hesabımdan takip edebilirsiniz. Bir hikayesi ile feminen, özgün ve çağdaş bir ironisi olan tasarımlarıma renkli ve çarpıcı bir yaz koleksiyonu da ekleyeceğim. Merakla beklemenizi ve takip etmenizi öneririm. Tüm tasarımlarıma apirustore.com adresimden ve çok yakında bir zamanda açıklayacağımız butiklerden ulaşabilirsiniz. Bekleyiniz.
GÜNEŞ DENİZ
Markasını nasıl kurdu?
Küçük objeleri hep çok sevmişimdir. Özellikle güzel bir mücevhere her dokunduğumda heyecanlanıyorum. Detaylarıyla mükemmel, farklı malzemeleri bir arada kullanmış, ince işçiliğine büyüteç ile bakmak istediğin mücevherleri saatlerce incelerdim. İnceledikçe hayal kurdum, şurası şöyle olmalıydı, şu renkleri bir araya getirsen ne güzel olurdu, şu konseptleri birleştirsen muhteşem olur diye düşünmeye başladım. Bütün bu düşüncelerin sonucunda kendimi Kapalıçarşı’da takı üretirken buldum. Son beş senedir de tasarlamaya, üretmeye ve satmaya devam ediyorum.
Ürünlerin oluşum evresi
Arayışta olduğum hikayeyi hissettiren görsellerden bir kitapçık hazırlıyorum. Bu kitapçıkla gezerek çizim yapmaya başlıyorum. Çizerken ilham almaya devam etmek için geziyorum. Mesela son koleksiyonum Memphis Bazaar’ı çizmeye başlamadan önce Londra’ya gitmeye karar verdim. Londra senelerce sanat, tasarım ve müziğin merkezlerinden biri oldu. Orada müze ve galeri gezerken sanatın geldiği en son noktaya ulaşabiliyorsunuz. Londra’da bir hafta boyunca her gün sabahtan akşama tek başıma müze gezdim. Bazı tablolara saatlerce bakarak her bir detayı absorbe etmek istedim. Müze gezmelerim bittikten sonra bir kafede oturup çizim yaptım. Hikayenin başlaması, görsel toplamam, çizim yapmamdan üretime kadar geçen zaman genellikle altı ay sürüyor.
Stili
Meraklı, kendine güvenen, hayal dünyası olan, sanatçı ya da sanata değer veren kişilere hitap ediyorum.
Hedefleri
Bir tasarımcının sürekli kendisini geliştirmesi gerektiğine inanıyorum. Görsel dilimi güçlendirmek adına kitaplar okuyorum, müze geziyorum, farklı disiplinlerden öğrendiklerimi tasarımlarımla bağdaştırıyorum. Yeni malzemeler ve üretim teknikleri keşfediyorum. Uzun vadeli hedefim eğlenceli, sofistike ve farklı olmaktan korkmayan hatta bununla övünen global bir aksesuar markası olmak.
Nereden ulaşabiliriz?
Tüm tasarımlarıma web sitemden ulaşabilir online alışveriş yapabilirsiniz: www.gunesdeniz.co Onun dışında bulabileceğiniz yerler: Istanbul Modern Müze mağazası, Odun Pazarı Müzesi mağazası, Souq Kanyon, tüm Vitruta mağazaları, Mae Zae Karaköy ve hipicon.com.
SELİN KOÇ
Markasını nasıl kurdu?
Antakya’da babamla annemin büyüdüğü sokakta eliyle ayakkabı yapan bir ustanın dükkanı vardı, buralara ve o döneme özel beyaz el örgüsü bir deri ayakkabı dururdu sürekli vitrininde. Ben de çocukluğumda vitrinin karşısına geçip sürekli o ayakkabıyı izlediğimi hatırlarım. Istituto Marangoni’nin burs yarışmasına katılacağımda fotoğraf çekimimde o ayakkabıyı kullanmak istedim birkaç yıl önce, dükkan sahibinin oğluna o modeli sorduğumda ‘’Rüyanda mı gördün? Kimse artık el yapımı ayakkabı giymiyor. Biz artık öyle şeyler yapmıyoruz.’’ dedi ve o an içimden markamı kuracağımda doğduğum şehirde bir şeyler yapmam gerektiğini anladım. Bence kendi kültürümüzden beslendiğimizde kaynaklar neredeyse sonsuz. Şu anda çok yetenekli ve ihtiyaç sahibi kadınlarla üretim yapıyorum. Büyük çarkın dışına çıkıp bir şeyler yapma cesaretinde bulunmak hepsinden önemlisi başka kadınların hayatına dokunmak beni çok mutlu ediyor.
Tasarımların oluşum süreci
Ürünleri çizdikten ya da bir parçasını kendi elimle oluşturduktan sonra malzeme arayışına çıkıyorum, bazen bir malzemenin ya da tekniğin beni bir ürüne götürdüğü de oluyor. Mesela çantalarımı yaparken boncuklarımı şeffaf alıp kendim boyuyorum, sonra taslağını elimle hazırladıktan sonra o taslağı kadın çalışanlarımdan birine teslim ediyorum ve o İçindeki keseler ise kıyafetlerde kullanılan kumaş artıklarıyla yapılıyor. Atölyede her atığın değerlendirilmesi gibi bir prensip var. Bunun yanı sıra anneannemin eskiden yaptığı beyaz iş masa örtülerini inceleyip onları yakaya evirebiliyorum ya da çalıştığım kadınların çeyiz sandıklarını açmalarını rica edip unutulmuş dantel motiflerini tasarımlara dahil ediyorum. Ayakkabı tasarımlarımda ise ürüne karar verdikten sonra, üreticilerle uzun saatler tek tek malzemeleri inceleyip eşleştirme yapıyorum, ilk numune ortaya çıkana kadar hemen her süreçte ustayla beraber çalışıyoruz.
Stili
Keskin bir şekilde bir stile hitap ettiğimi söyleyemem, zaten bir insanın ruhunun üzerindeki parçalarla tamamlandığını düşünüyorum. Bu yüzden sınırlandırmayı ve sınırlandırılmayı sevmiyorum. Ürünlerimi ortaya çıkarırken sezgisel hareket ettiğim için de nereye ait olduklarını pek düşünmüyorum açıkçası.
Hedefleri
Ustalığın ve zanaatin ülkemizde kaybolmasından korkuyorum bu sebeple mümkün oldukça el işi teknikleri kullanarak yapıyorum tasarımlarımı. Hedeflerim içinde bu tekniklerle yapılan tasarımları başka ülkelerden insanların kullanımına sunmak var. Bir de şu an üretim yaptığım şehir Antakya bahsettiğim gibi, burada meslek liselerindeki ya da üniversitedeki çocuklar kendi alanlarında çalışacak ya da staj yapacak yer bulamadıkları için tekstile ya da tasarıma dair bölümler tek tek kapanıyor. Bu sebeple buradaki atölyemi çok donanımlı bir hale getirip onlara staj ve iş imkanı sağlayarak bölümlerin kapanmasına engel olmaya çalışıyorum.
Nereden ulaşabiliriz?
Şu anda Gizia Gate mağazalarında ayakkabılarım, Faraway mağazasında ise çantalarım satılıyor. Kış koleksiyonu için görüştüğüm yeni lokasyonlar var. Netleşince Instagram hesabımızdan duyuracağız.
Yazı: Serli Gazer Boyacı
ELLE Türkiye Nisan 2020 sayısından alınmıştır.