İŞ İÇİN GİT TATİLE DÖNÜŞTÜR

İŞ İÇİN GİT TATİLE DÖNÜŞTÜR

ELLE ONLINE ELLE ONLINE 28 Kasım 2014
İŞ İÇİN GİT TATİLE DÖNÜŞTÜR






Milano'ya o kadar sık gidiyorum ki artık hayatımın bir parçası haline geldi” diyen Louis Vuitton İletişim Müdürü Aytül Ayke Fıratoğlu, İtalya'yı ziyaret eden herkesin gitmek istediği şehrin turistik olmayan, belki sadece Milanoluların bildiği yönlerini paylaştı. Sadece işi gereği değil, özel hayatında da seyahat konusunda “uzman” kabul ettiğimiz Aytül'ün, defalarca gittiği Milano önerilerini not edenler hayal kırıklığı yaşamaz, bizden söylemesi.





Milano'yu ilk gidişinizde, hemen sevdiniz mi?


Bu şehri her gittiğimde daha da çok seviyorum. Uzun yıllar burada yaşamış bir tanıdığım, “Milano seni ya içine alır ya da hep turist kalırsın” demişti. Çok haklı olduğuna her gidişimde bir kez daha ikna oluyorum. Milano, özlediğim şehirler arasında ilk sıralarda.





Bu şehirle ilgili aklınıza gelen ilk üç-beş şey?


Moda tabii ki şehrin kimlik kartı niteliğini taşıyor. Renkler, en çok Milanolulara yakışıyor. Milanolu kadın deyince aklıma, şu an 80'lerinde olan ama stiliyle müthiş ilham veren Kontes Marta Marzotto ve genç jenerasyondan fotoğrafçı Micol Sabbadini geliyor. Her ikisi de renkleri ve iddialı parçaları muazzam şekilde taşıyabiliyor. Milano'da her gün “aperativo” ya gitmeye bayılıyorum. Hava güzelse Bulgari Hotel'in bahçesinde Black Martini keyfi vazgeçilmez. Tüm bu keyiflerin yanında bu şehir bana huzuru anımsatıyor, çünkü yaşamak için fazlasıyla pratik. Yürüyerek her yere gidebiliyorsunuz. Dışarıdan sadece kapısını gördüğünüz güzel binalar, şahane avluları ve bahçeleriyle büyük sürprizler vadediyor.





Milano'ya kaç defa gittiniz?


Sayabilmem imkansız ama yıl içinde sıklıkla gidiyorum.





Seyahatler size ilham veriyor mu? İşinize, yaptıklarınıza ve hatta stilinize nasıl yansıyor?


Hayatımı seyahatler yönlendiriyor dersem yanlış olmaz. Louis Vuitton'un geçmişteki bir kampanyasında, insan mı yolculuğu yaratır, yoksa yolculuk mu insanı, diye soruluyordu. Bunun yanıtını vermek kolay değil.





Son gidişinizi anlatın lütfen.


Milano'ya en son geçtiğimiz yaz gittim. İş için gidip tatille devam ettim. Orada yaşayan arkadaşlarımla buluşup şahane vakit geçirdim. Bir İtalyan arkadaşım, ailesiyle Pazar günü gittikleri müthiş bir pizzacıya davet etti. Bugüne kadar yediğim en müthiş pizzaydı. Bol bol kahkaha attığımız şahane bir akşam oldu.





Gezerken fotoğraf çekip notlar alır mısınız?


Seyahat konusunda iyi bir arşivciyimdir. Seyahat defterlerim vardır ve notlarımı saklarım. Bu notları arkadaşlarımla paylaşmaktan mutlu olurum. Aklımda olup da henüz gitmediğim bir şehir varsa o şehirle ilgili enteresan bir bilgi bulduğumda hemen not alırım. Bana verilebilecek en güzel hediye kesinlikle seyahat defterleri.~


“Milano'da hala şunu şunu yapamadım” dedikleriniz var mı?



Yok ama dönerken her seferinde, neden daha fazla kalmadım, diye söylenirim.





Peki mutlaka yaptığınız bir şey?


Milano'ya adım atar atmaz (kabul ediyorum çok normal bir durum değil ama) maniküre giderim. Benim için şehrin olmazsa olmazlarından bir tanesi Bahama Mama. Birkaç yıl evvel, Milano'da yaşayan kuzenimden öğrendiğim günden beri uçak bileti mi organize eder etmez, bir de manikür- pedikür randevusu alıyorum. Çok hoş bir ortamı var. Bir yandan Depeche Mode videoları seyrederken, antika fincanlarda kahvenizi yudumlayabiliyor ya da dövmenin en çok yakıştığı kadınlardan biri olan sahibiyle sohbet edebiliyorsunuz. Milano seyahatlerimi ayın son pazarına denk getirmeye çalışmak da o gün kurulan antika pazarını kaçırmamak adına bir başka ritüel. Birçok farklı kentte antika pazarlarına rastlıyorum ancak Milano'da İtalyanların sofistike zevkleri fazlasıyla hissediliyor. Milano'da yaşayıp da evinizin şık olmaması mümkün değil.





Milano'da alışveriş de yapıyor musunuz?


Milano'da alışverişi kesinlikle çok seviyorum. En son Excelsior'dan bir elbise ve birkaç kozmetik ürünü aldım. Müzelik konsept mağazaların aksine, çok rahat alışveriş edilen ve mutlaka uğranması gereken bir nokta. Ayrıca gurme bölümünde şahane lezzetler var ve kafesi de alışveriş molası için çok keyifli. Bir de Milano'dayken ne yapar ne eder bir fırsat yaratır, mutlaka Frida's dükkanından çiçek alır, arkadaşlarıma yollarım. Beni yakından tanıyan herkes çiçeklere düşkünlüğümü bilir. Minicik bir mağaza olan Frida's en sevdiğim çiçekçilerin başında geliyor. Ayrıca Milano'da mutlaka uğradığım bir diğer mağaza da benim için Milanolu kadınları en iyi yansıtan markalardan Luisa Beccaria. Koleksiyonlarına bayılıyorum.





Milano'yu gezmek için en uygun mevsim hangisi?


Bu şehir bahar aylarında şahane oluyor, ben kar çok sevdiğim için karlı kış günlerini de tercih edebiliyorum. Tavsiye etmeyeceğim tek tarih yaz mevsimi. Ağustosta şehre yolunuz düşerse, nefes alınmayacak sıcakta toplu göçün sebeplerini yaşayarak anlamış oluyorsunuz.





Milano bir kenara, unutamadığınız (diğer) üç yer neresi?


İtalya benim için her zaman vazgeçilmez. Toskana'daki küçük kasabaların hepsi birbirinden özel. Her şeyden uzaklaşıp beynimi boşaltmayı başarabildiğim tek yer Toskana Bölgesi. Palio di Siena (geleneksel at yarışı oyunları) zamanı, Siena'da halkla birlikte tecrübe ettiğimiz kutlamalar çok eğlenceliydi. Hindistan sevdiğim değil ancak unutamadığım yerler arasında. Fazlasıyla karmaşık hisler beslediğim bir ülke. New York aklımın her an bir köşesinde, anlık kararlarla kendimi uçakta bulduğum bir şehir.





Seyahat ederken ne giyersiniz?


Gardırobumda keskin ayrımlar yok. Seyahatlerde, günlük yaşamımda ne giyiyorsam aynılarını tercih ederim. Genellikle Louis Vuitton Pegase valiz ve Keepall seyahat çantasına sığacak şekilde yolculuk ederim. Uçakta (hassaslaşan) boğazımı korumak için mutlaka Louis Vuitton kaşmir şal kullanırım.





SUZAN YURDACAN

ETİKETLER
SON HABERLER

Dergide Bu Ay

ELLE Nisan Sayısı Çıktı!

ELLE Nisan Sayısı Çıktı!

Yeni sayımızın kapağında oyuncu Hazar Güçlü var.

BU SAYIDA NELER VAR?

E-Bülten Aboneliği

E-bültenimize şimdi abone olun,
magazin dünyasındaki tüm gelişmelerden anında haberiniz olsun.