Leke Bakımında Yeni Bir Çağ

Dünyada nüfus yaşlandıkça maalesef pigmentasyon problemi de artıyor.

ELLE ONLINE ELLE ONLINE 13 Ekim 2011
Leke Bakımında Yeni Bir Çağ
Cilt aydınlatıcı ürünler için dünya pazarında 15 milyar doların üzerinde para harcandığını biliyor musunuz? Peki düzensiz cilt tonunun yaşlanmanın ilk belirtisi olarak kabul edildiğini. Ciltteki melanin pigmentinin baskılanmasına veya azaltılmasına yardımcı olan beyazlatıcı ürünler kullanarak cilt tonunu bir miktar açmak mümkün. Peki UV ışınlarına karşı cildi koruyan melanin hücreleri ile böyle oynamak ne kadar doğru? Kimi firmalar veya uzmanlar beyazlatma terimini kullanıyor, kimi ise aydınlatıcı... Aralarındaki farkın Amerika'da FDA'nın vereceği izinden kaynaklandığı ise bir gerçek.  Çünkü  FDA beyazlatıcı dendiği zaman formülünde hidrokinon arıyor oysa aydınlatıcı olduğunda bu maddenin kullanılması şart değil. Ve hidrokinonun artık zararları tartışılıyor. West ve Yumlu bu konuda birçok önemli noktaya dikkat çekiyor.


Son on yılda özellikle hiperpigmentasyonu tedavi etmek ve cilt ışıltısını artırmak üzere geliştirilmiş ürünlere karşı müthiş bir ilgi yaşanmakta. Geleneksel olarak; bu ürünler, Asya-Pasifik ve Afrika'da popülerken, son zamanlarda tüm dünyada aydınlatıcı ürünlere ilgi artmakta. Halen Asya pazarı, pigmentasyon tedavisi için geliştirdiği ürünlerin sayısı ile dünya pazarına öncülük etmekte ve bu kategoride dünya satışların %37'sini gerçekleştirmekte. Hiç kuşkusuz dünya nüfusu yaşlanmaya devam ettikçe ve yıllar içinde biriken güneş hasarları hormonal dalgalanmalar ile birlikte düzensiz pigmentasyon olarak kendini gösterdikçe, bu kategori dünya çapında artmaya devam edecek. Pazar araştırma çalışmaları, düzensiz cilt tonunu “yaşlanan cilt” (hiperpigmentasyon ve hipopigmentasyon gibi) olarak algılarken, düzenli cilt tonunun “daha genç ve sağlıklı cilt olarak değerlendirildiğini göstermekte. Bugünün tüketicileri, sadece hiperpigmentasyona (ayrıca “yaşlılık lekeleri” olarak da bilinir) çözüm sağlamayı değil aynı zamanda  dengeli  cilt tonu ve daha aydınlık bir cilde sahip olmayı istiyorlar.


“Tüketicilerin aydınlatıcı ürünler konusundaki talepleri  farmasötik ve kozmetik şirketlerini sadece etkili değil aynı zamanda kullanımı güvenli olan yeni ürünler ve teknolojiler araştırmaya ve geliştirmeye yöneltmiş durumda. Profesyonel cilt bakım terapistleri olarak hedef; ciltte iritasyon ve hasar yaratarak zamansız yaşlanma sonucu durumu daha da kötüleştirmeyen, cilt aydınlanmasında  etkili olurken bir  o kadar da güvenli olan ürünleri araştırmak. International Dermal Institute'da, hiperpigmentasyonun ardındaki sebepleri çalıştık, bilgilerimizi yeniledik ve  hiperpigmentasyonun güvenli ve en etkili bakımı için en yeni içerik teknolojisini içeren ürünler yarattık” diye bu konudaki düşüncelerini açıklıyor West.





CİLT RENGİNİ NE BELİRLER ?


Cilt rengi, temel olarak ciltte var olan melanin miktarıyla belirlenir. Kalıtsal cilt rengi, güneşe maruz kalmak veya hormonlar gibi her hangi bir etki olmaksızın genetik olarak geçmiş, cildin temel melanin içeriğidir. Koşullar ile değişen cilt rengi, güneş ışını veya hormonlar gibi diğer etkenlerin cildimiz üzerindeki etkilerinin bir sonucudur. The International Dermal Institute, hiperpigmentasyona bakım yapmaktan bahsederken, ultraviyole ışınlarına maruz kalma sonucu ortaya çıkan değişen cilt rengi veya pigmentasyondan bahseder.~


Melanin, ciltteki kahverengi veya kırmızımsı pigmenttir; melanosit denilen dendritik hücrelerde sentezlenir. Irka bakmaksızın, yaklaşık epidermisin her milimetre karesinde 800-1000 melanosit vardır. Melanosit hücreleri, uzun kolları veya dendritleri ile ahtapota benzer. Güneşten korunan cilt ile kıyaslandığında, güneşe maruz kalan ciltteki melanositler, daha fazla dendritik kollu ve büyüktürler.



UV'YE DİKKAT!



Cildimizde sentezlenen melanin miktarı genlerimiz ile belirlenirken (kalıtsal cilt rengi), cildin pigmentasyon seviyesinin (koşullar ile değişen renk) belirlenmesinde UV ışınına maruz kalmak gibi çevrenin ağır basan bir etkisi vardır. UV ışınını emme kabiliyetine bağlı olarak, melaninin ilk fonksiyonunun, cildi/hücreleri güneş ışığından korumak olduğuna inanılmakta. UV ışınına maruz kalınması ile melanin sentezi uyarılır ve bronzlaşma ile sonuçlanır. Çalışmalar, UV'ye maruz kalma sonucu melanozomların bir araya toplanarak hücre çekirdeğini korumak için çekirdeğin üstünde sanki bir şapka oluşturduğunu göstermiştir. Ciltte ton koyulaşmasına ek olarak, UV ışınına maruz kalmak özellikle eller, yüz ve boyun bölgesinde hiperpigmentasyon oluşumunu uyarabilir.


Bu koyu lekeler, yaşlılık lekeleri veya karaciğer lekeleri (lentigo) olarak adlandırılır ve bunlar sadece can sıkar. Yaşlılık lekeleri, genellikle kırklı yaşlarımızda belirginleşmeye başlar ve yaşlandıkça daha belirgin hale gelir. 60 yaşına gelmiş kişilerin %90'ı lentigo olarak bilinen güneşten kaynaklı yaşlıklık lekelerine sahiptir. Cilt pigmentasyonu , endokrin (hormonal) faktörler, reçeteli ilaç kullanımı, stres, kozmetikler de olmak üzere lokal kullanılan ürünler ve hasarlı cilt dokularının iyileşmesinden etkilenir. Bu en son saydığımız etki, iltihap sonrası hiperpigmentasyonun (PIH) artmasına sebep olur, bu olay daha koyu cilt rengine sahip bireyler için daha büyük bir problemdir. En son çalışmalar iltihabın veya yaranın derinliğine bağlı olarak  hiperpigmentasyonun sadece epidermisde değil dermiste de  olabileceğini göstermektedir.





HİPERPİGMENTASYONUN KONTROLÜ


Hidrokinon Amerika'da reçetesiz ilaç olarak sınıflandırılmış ve cildi aydınlatmak için tasarlanan ürünlerin içinde %2 oranında kullanılmıştır. Hidrokinon, popüler bir pigment aydınlatıcı olarak kullanılabilirken, güvenliği konusunda bir çok problem de bulunmaktadır.


İnsanların üçte birinin Hidrokinon'a alerjik olduğu tahmin edilmektedir. Ciddi kontakt dermatit kaydedilmiştir ve cilt sürekli kullanımda foto hassasiyet gösterebilir. Hidrokinon, “aşırı hassaslaştırıcı” olarak sınıflandırılır. Hidrokinon Amerikan FDA tarafından beyazlatıcı, açıcı olarak değerlendirilen tek maddedir. Diğer maddelerin hepsi açıcı değil aydınlatıcı olarak değerlendirilir.


~


GÜVENLİ ALTERNATİFLER


Son dönemlerde bir çok bilim adamı, melanin oluşumunu kontrol altına almak için diğer ajanlar üzerinde çalışmışlardır. Niyasinamidin, Glukozamin melanin oluşumunu baskılar ve melaninin diğer cilt hücrelerine geçişini engeller. 2006'da düzenlenen American Academy Of Dermatology toplantısında bir grup bilim adamı,  Niyasinamidin Glukozamin ile kombine edildiğinde hiperpigmentasyon üzerindeki aydınlatıcı etkilerinin arttığını rapor etmişlerdir. Yeni araştırmalar, melanin biyosentezindeki uyarıcı sürecin etkisi ile melanin oluşumunun ayrıca kontrol altına alınabileceğini göstermektedir. Askorbik Asit (C Vitamini), yıllardır melanin sentezini kontrol etmek için kullanılmıştır. Magnezyum Askorbil Fosfat, Askorbil Glukosit ve Tetrahekzildesil Askorbat'ı içeren daha yeni, kararlı C Vitamini türevleridir. Özellikle peptidlerin leke bakımında çok etkili oldukları gözlemlenmiştir. Bitkisel özlerden dut, meyankökü, beyaz çay, balkabağı ve limon fermenti etkin maddelerden bir kaçıdır.





Genç Görünümlü Cilt


Düzensiz cilt tonu 10-12 yaş daha yaşlı gösteriyor.  Özel cilt aydınlatma sistemi ChromaWhite TRx dört haftadan itibaren leke görünümünde azalma sağlarken, tüketicileri temizleme ve eksfoliasyon adımı ile maksimum  bakıma hazırlıyor. Böylece cilt pigmentasyonu tetikleyen çevresel hasarlara karşı koruma altına alınıyor. Yeni seri üç adımlı bir bakım sistemi sunuyor. Birinci adımda hazırlama, ikinci adımda önleme ve üçüncü adımda da koruyucu ürünler bulunuyor.



SON HABERLER

Dergide Bu Ay

ELLE Nisan Sayısı Çıktı!

ELLE Nisan Sayısı Çıktı!

Yeni sayımızın kapağında oyuncu Hazar Güçlü var.

BU SAYIDA NELER VAR?

E-Bülten Aboneliği

E-bültenimize şimdi abone olun,
magazin dünyasındaki tüm gelişmelerden anında haberiniz olsun.