Kontrol Kadınlarda

Kadınlar için en büyük keşiflerden biri olan doğum kontrol hapı 50 yaşında.

ELLE ONLINE ELLE ONLINE 20 Ekim 2010
Kontrol Kadınlarda
İnsanlık binlerce yıldır korunmaya çalışıyor. İstenmeyen gebelikler, yalnız modern zamanların değil, eski çağların da problemlerinden biriydi. İnsanlık her çağda bu konu için çözüm üretmeye çalıştı. Tabi ki bu çözümler ne doğum kontrol hapı gibi güvenli, ne de öyle zahmetsizdi. Mesela Mısırlılar gebeliği önlemek için vajinaya çeşitli maddeler yerleştiriyorlardı. Bunların arasında timsah dışkısından yapılan tıkaçlar bile vardı. Kulağa korkunç geliyor, değil mi? Gerçi bilimsel açıdan bakıldığında bu, kısmen mantıklı kabul edilebilir. Çünkü timsah dışkısı, modern kimyasal korunma yolları gibi biraz baziktir. Yani bu tıkaçlar, sperme bariyer olmanın ötesinde vajinada bazik bir ortam yaratmak gibi bir işlev de üstlenmiş olabilir.





Öte yandan ilk kondomlar, çarşaf gibi dokuma maddelerden yapılmıştı ve tabii ki korunma sağlamıyordu. İlk etkili kondomlarsa koyun veya keçi bağırsağından üretilenlerdi. Gebeliğin önlenemediği noktada benimsenen yöntemse, düşük yaptırmaktı ve bunu sağlayacak maddelerin peşine düşülmüştü. ~ 1960'lar: Dünya Özgürleşiyor


1960’larda dünya çok önemli dönüşümlere sahne oldu. Gücünü özgürleşme hareketlerinden alan bu dönem, kendine özgü bir iyimserliğe, neşeye ve umuda da sahipti. Siyasetten özel hayata daha fazla özgürlük için mücadele edildiği bu günlerde, kadınların dünyasında da radikal değişimlerin yolu açıldı. Artık anne ve eş olmakla sınırlanmış dünyaları kadınlara yetmiyordu.Gençler cephesinde aşkın gücü kutsanırken seks, üreme dışında keyif ve doğal bir hak olarak görülmeye başlanmıştı. Bu yaklaşım, Batı toplumlarında milyonlarca gencin dahil olduğu bir “serbest aşk” kültürü yarattı. Ancak işin düşünsel boyutu bir yana, bu değişimin ardında son derece pratik bir sebep vardı ki, o da doğum kontrol hapıydı.





1960'ta ABD'de ilk doğum kontrol hapı onaylandı. Politikanın tutucu kanadı ve kiliseden hemen doğum kontrol hapına karşı itirazlar yükseldi. Korkuları iffetin kaybolması ve aile kurumunun çökmesiydi. Ancak hap öyle bir ihtiyaca cevap vermişti ki, -büyük reklam kampanyaları yapılmadan- hapı reçeteleyen doktorların adresleri kadınlar arasında kulaktan kulağa yayıldı. 1965’e gelindiğinde altı buçuk milyon evli kadın ve yüz binlerce evlenmemiş kadın, doğum kontrol hapları için reçete almıştı.





7 Haziran 1965: Türkiye için doğum kontrol zamanı


1960’lar Türkiye’de de yaşam biçiminin farklılaştığı zamanlardı. Bu değişim doğal olarak kadınlara da yansıyordu. Ama yine de bir kadın için en büyük başarı, iyi bir eş ve anne olabilmekti. Tüm kadın dergileri bunun tüyolarını veriyor; kadını hem güzel, hem maharetli, hem de sosyal hayatta kocasına yaraşacak şekilde bilgili ve görgülü kılmaya çalışıyorlardı. Evet, toplumda bir özgürleşme vardı ama Batı’daki radikal değişimlerle kıyaslanması mümkün değildi. Yine de Türkiye, doğum kontrol hapı konusunda hızlı adım atan ülkelerden biri oldu. Bu gelişme 7 Haziran 1965’te, gazetelerde duyuruldu.~ Öyleyse Sütyene Hayır!


Bu arada kadınlara özgürlük hareketi, yükselmeye devam eder. Üstelik artık kendini daha radikal protestolarla ortaya koymaktadır. Mesela sütyenler, kadın üzerindeki baskının sembollerinden biri haline gelir. Feminist aktivistler yaratıcı eylemlere imza atar. 7 Eylül 1968'de yapılan “Özgürlük Çöp Kutusu” eylemi bunlardan biridir. Sütyenler, yüksek topuklu ayakkabılar, takma kirpikler ve dişiliği artırdığı düşünülen diğer maddeler bu kutuya atılarak “çöp” haline getirilir.





1980'ler: Artan Güç


80’ler bir kadın başbakanın, politikalarıyla tüm dünyada ağırlığını hissettirdiği bir dönemdi. İngiltere’nin “Demir Leydi” lakaplı başbakanı Margaret Thatcher, güçlü kadın imajına oldukça otoriter ve “maskülen” bir katkı sağladı. 80’ler, bugün hem çok eleştirilen, hem de “retro” canlandırmalara esin kaynağı olan moda ve müzik akımları demekti. Ve kadınlar cephesinde yeni bir zaferin daha zamanıydı: Bir kadın sanatçının albümü beş milyondan fazla satmıştı. Söz konusu kişi tabii ki Madonna’ydı; albüm de 1985 tarihli “Like a Virgin”… Madonna, o günlerde giyim stili ve erotik danslarıyla da olay yarattı.





1990'lar: Artan Güven


1990’larda dünya, özellikle iletişim alanındaki büyük teknolojik gelişmelerin (internet, mobil iletişim vb.) etkisiyle “küresel bir köy”e dönüşürken, kadınların her alandaki etkinliği giderek arttı. 1990’lar biraz da “süper kadınlar” dönemiydi. Gün geçmiyordu ki kadınların farklı alanlardaki başarıları gündeme gelmesin, güçlü kadın figürleri örnek teşkil etmesin… Modadaysa bu durum kendini “süper modeller”le gösterdi. Claudia Schiffer, Linda Evangelista, Nadja Auermann, Naomi Campbell, Christie Turlington ve Cindy Crawford bu kuşağın ikon isimleriydi. ~
2000'ler: Kadınlar için daha zengin bir dünya



2000'lerin fenomenlerinden biri hiç kuşkusuz "Sex and the City” oldu. Tüm dünyayı etkileyen bu dizinin ayakkabı ve alışveriş bağımlısı kahramanı Carrie Bradshaw, birçokları tarafından “feminizmin ölümü” olarak görüldü. Anlaşılan kentli kadın bazı şeyleri artık eskisi gibi umursamıyordu.





Doğum kontrolünün en modern hali


İlk bulunduğu günden itibaren doğum kontrol hapı, içerik olarak da bir nevi evrim geçirdi. Günümüzdeki doğum kontrol haplarının hormon seviyesi  yıllar içinde oldukça azaldı, üstelik daha gelişmiş korunma sağlayarak! Ancak günümüzdeki “mükemmel kadın”lar için yalnızca yan etkisinin olmaması yeterli değil; onlar kullandıkları her şey gibi bunun da kendilerine korunmadan öte faydalar sağlamasını bekliyor. Yeni nesil doğum kontrol hapları adet öncesi şişkinlik, gerginlik, psikolojik sıkıntı gibi olumsuz etkileri önleyerek, kadınların sosyal hayatında, iş yaşamında ve ilişkilerinde gözle görülür bir iyileşme sağlıyor.  “Devrim” olduğuna şaşmamak gerek!                                      



SON HABERLER

Dergide Bu Ay

ELLE Nisan Sayısı Çıktı!

ELLE Nisan Sayısı Çıktı!

Yeni sayımızın kapağında oyuncu Hazar Güçlü var.

BU SAYIDA NELER VAR?

E-Bülten Aboneliği

E-bültenimize şimdi abone olun,
magazin dünyasındaki tüm gelişmelerden anında haberiniz olsun.