Blogger'lar Modaya Nasıl Yön Veriyor?

Blogger'lar Modaya Nasıl Yön Veriyor?

ELLE ONLINE ELLE ONLINE 03 Mayıs 2010
Blogger'lar Modaya Nasıl Yön Veriyor?
Gözde Erkırtay


İstanbul doğumluyum, 28 yaşındayım. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Fakültesi, Tekstil ve Moda Tasarımı Bölümü‘nde araştırma görevlisiyim. “Antropolojik Açıdan Giyim Kültürü” tezimle yüksek lisansı bitirdim ve Sanatta Yeterlik yapıyorum. Kumaş tasarımından moda editörü asistanlığına, moda muhabirliğinden konsept geliştirmeye kadar modayla ilgili farklı alanlarda çalıştım. Bu kadar iyi bir bölümün tüm etkinliklerinin yer aldığı bir blog’dan sorumlu olmayı çok önemsiyorum. 71 yıldır eğitim veren, epey aktif bir bölümüz. Türkiye’nin ilk ve yarışmalarda elde edilen başarılarla, istatistiki olarak ispatlanabilen en iyi tekstil ve moda tasarımı bölümü burası. Yapılan birçok etkinlik ve firmalarla ortak yürütülen çok iyi projeler var. Sonuç iki taraf için de çok olumlu; fakat tüm bunlar, en azından yeterince kişiye ulaşmadan dosyalar içinde kalıyordu.


~Blog’la öğrencilerin tüm gelişmeleri takip edebilmelerini, burada okumayı hedefleyenlerin neler yapıldığından haberdar olmasını, sektörün ve tasarımcıların yaptıklarımızı izleyebilmelerini hedefliyoruz. Ayrıca başından beri planladığım, metinlerin İngilizce özetlerini de Erasmus öğrencilerinin ve tüm ilgilenenlerin detaylı takip edebilmeleri için ekleyeceğim. Her ne kadar üniversite web sitemiz, ayrıca fakülte dekanlığınca üzerinde çalıştığımız bir etkinlikler sitesi olsa da, blog aracılığıyla güncelleme hızı olarak da daha özgür hissediyoruz. “thesartorialist”, “net-a-porter” ve “wgsn” en çok takip ettiğim moda siteleri ve blogları.


Türkiye’dekilerin yanı sıra, İngiltere’de okuyan öğrencilerin kişisel blog’ları gibi birçok blog’u da takip ediyorum. Twitter ve blog’ların öneminin artacağını, zamanla İstanbul moda camiasınca blogger’ların daha çok önemseneceğini düşünüyorum. Örneğin iyi moda blogger’ları Fashionable Istanbul ve benzeri organizasyonlarda ön sıralarda oturmalı. msgsutextileandfashion.blogspot.com ~


Adı bizde saklı ”Moda Cadısı”


Kişisel bilgilerimi, anonim kalmak istemem ve blog’umun konsepti sebebiyle herkesin hayal gücüne bırakıyorum. Ama blog’um, kendi kombinlerime de yer verdiğim için benimle ilgili oldukça fikir veriyor. Bence blog’lar modanın yüzlerinden birini temsil ediyor.


Şovlar, dergiler genelde bize modanın fantastik yönlerini gösteriyor; blog’larsa oralarda gördüğümüz akımların, parçaların gerçek hayata nasıl adapte edilebileceğinin güzel örneklerini veriyor. Onları sokak tarzının uzantısı olarak görebiliriz. Sokak modasının son birkaç yılda ne kadar ön plana çıktığını bu tarz sitelerin artışından, medyada kendilerine yer verilmesinden ve bunların ilklerinden ve en önemlilerinden “ The Sartorialist” blog’unun, Times Dergisi tarafından “tasarıma etki eden sitelerden biri” olarak nitelendirilmesinden de anlayabiliriz. Benim okuyucularım da, nelerin hangi şekilde kullanılabileceğinin ipuçlarını, blog’ta benim kullanımlarımdan yola çıkarak bulabiliyorlar.


~Aradıkları parçaların hangi markalarda yer aldığına dair de güzel bir rehber. İki yıl önce blog’a başlarken amaçlarımdan biri dergi, gazete ve sokaktaki, “tarz sahibi” diye gözümüze sokulan, aslında çoğu “moda kurbanı” kişileri ele almak ve onlar üzerinden, uygulamada doğru yolu bulabilmekti. Bu da kimilerine göre cadıca bir yaklaşım olarak değerlendirilebilir, yani başlangıçta biraz cadılık yapmak üzere yola çıkmıştım; o nedenle blog’umun adı bu. Modayla ilgili bilgi, haber ve gelişmeler için “style.com”, “nymag”, “telegraph”; sokak modası ve bununla ilgili güzel fotoğrafları içermesi nedeniyle “the sartorialist”, “jak&jil”, “streetpeeper”, “altamiranyc”, “garance doré”; forumları ve içerdiği yüksek bilgi paylaşımı açısından da “thefashionspot” ziyaret etmekten bıkmadığım siteler. www.modacadisi.blogspot.com, www.modacadisi.com, www.cadipazari.blogspot.com ~


Onur Yüksel


Bursa doğumluyum, 29 yaşındayım, fikri haklar danışmanlığı yapıyor; fotoğraf, moda, internet ve sosyal ağlarla ilgileniyorum. Bence kıyafetler, karşınızdaki insanla ilgili olarak sizde ilk fikirsel etkileşimi sağlar. Bu nedenle modayı hayatın dışında tutmak mümkün değil. Moda blog’ları özellikle Türkçe içerikli olanlar pek fazla değiller ama gün geçtikçe çoğalıyorlar. Benim blog tutmam, aslında not defterimi internete aktarmam gibi bir durum. Daha çok kendim için bir arşiv oluşturuyorum. Bunca zaman kağıtlara aldığım notlar, link’lerini sakladığım internette yayınlanan kreasyonlara daha çabuk ulaşma isteği ve en önemlisi bunu paylaşıyor olabilmek. Ben beğendiklerimi yayınladığım için, blog çok kişisel bir şey.


~İnsanların benim zevklerime dahil olmaları ve bunun içinden kendi beğendiklerini çıkarmaları amacım. Bu kadar basit. Olabildiğince sade ama bu sadelik aslında bir hedefe odaklı: Modayla ilgili insanları bir platformda birleştirmeye. Çok yakında bu dediklerimi blog haricinde gerçekleştirecek bir projeye başlıyorum. Friendfeed’de de bir “Fashion4u” grubum var. Üye sayısı 300’ü geçti. Burada sadece ben değil, modayla ilgili herkes, link’leri ve beğendikleri moda haberlerini paylaşıyor. Blog ve fashion4u grup paralel şekilde gidiyor. Podyumlardan çok, sokak modasıyla ilgilendiğim için okuyuculara da sokakları izlemelerini öneriyorum. Bence defilede giyilenlerden çok, kapının önünde bekleşen insanların kıyafetlerine bakmak daha eğlencelidir. Çünkü podyumlar sokaklardan beslenir. Daha çok yabancı moda sitelerini takip ediyorum. Türkçe içeriklilerse “zelfist.com”, “modatrendenin.blogspot.com” gibi blog’lar. fashion4-u.blogspot.com, http://fashion4u.posterous.com, friendfeed.com/fashion4u ~


Jülide Atasayar “Mordolap”


İstanbul doğumluyum, 32 yaşındayım, yazılım süreç geliştirme uzmanıyım, Ohio State Üniversitesi’nden mezunum. Fotoğraf çekmek, blog’umu içerik ve teknik açıdan geliştirmek, internette modayla ilgili blog’ları okumak, Şnorkelle dalmak ve seyahat, hobilerim. Modayı bir sanat dalı olarak görüyorum. Editoryalleri bütün yapan tüm detaylar benim için sanat. Annem yıllardır müşterileri için sezon ve haute-couture defileleri takip eder, onlar için kıyafet seçer ve tasarımcılarla siparişler üzerine birebir çalışır. Dolaylı da olsa bundan etkilenmemem imkansız olurdu. Uzun süre yurt dışında yaşadım. Türkiye’ye tatile geleceğim zaman çantamı hazırlarken “Burada neler moda, insanlar ne giyiyor, hangi trendler takip ediliyor?” diye internette araştırıyor ama bilgi bulamıyordum. Takip ettiğim yabancı sitelerden ilham alarak forumu olan, kıyafetlerimi paylaşacağım bir moda blog’u açmaya karar verdim.


~Herkesin kıyafetlerini paylaşıp, yorumlayıp, değerlendirdiği moda blog’unun bana ve diğer modaseverlere güzel ilham olacağını düşündüm. Burada benim ve arkadaşlarımın modayla ilgili gönderimleri dışında, üyeler güncel moda konularılarını paylaşıyor, kendi “dolaplarını” yaratıp günlük kıyafetleri hakkında diğer kullanıcılarla fikir alışverişi yapıyor. Artık New York, Chicago ve İstanbul’da çektiğim sokak modası fotoğraflarını da ekliyorum. Moda blog’larının önemi yurt dışında çok iyi kavrandı. Markalar ve tasarımcılar moda blog’cularıyla ortalıklık edip ürün gönderiyor, tasarım yapıyor, reklam çekiyor, defilelere çağırıyorlar. Türkiye’de yaygınlaştığını görmek beni mutlu ediyor. Pek çok moda blog’u ve site takip ediyorum. Türkçe moda blog’larından “benkonusuyorum.blogspot.com”, “modacadisi.blogspot.com”, “nilerturk.com”, “denizbaran.com”, “modamosiella.blogspot.com”, “styleseekingzurich.blogspot.com”, “lacintenel.com”, “fashionbysiu.blogspot.com”, “trendtastic-ny.com”, “zetfashion.blogspot.com”u; yabancı blog’lardan “seaofshoes.typepad.com”, “karlascloset.blogspot.com”, “www.stylebubble.co.uk” ve “kingdomofstyle.typepad.co.uk” favorilerim. www.mordolap.com ~


Nil Ertürk “Eyes Of Me”


21 yaşındayım, Ankara doğumluyum, İstanbul Bilgi Üniversitesi Sinema-TV Bölümü mezunuyum. Şu an moda editörü asistanlığı yapıyorum. Hobilerim fotoğraf çekmek, kitap okumak, yazı yazmak ve kıyafet tasarımı yapmak. Modanın her alanıyla ilgilensem de stilistlik asıl hayalim. Yaptığım ilk işin Chanel’in İstanbul’da çekilen reklamında kostüm asistanlığı olması da benim için bir işaret sanki. Moda blog’u açmamın nedeni modaya kendi bakış açımdan yaklaşmak, fikirlerimi tek alanda toplayıp paylaşmak. Bu sayede başta kendim uygulayarak herkesi giyim konusunda özgürleştirmeye çalışıyorum. Türkiye’de modanın özgürleşmesine ve dünya öncülerinden olmasına yapabileceğim her katkı, hedefim içinde. Amacım blog’umda hiçbir şekilde olması gerekeni, iyi ya da kötü olanı göstermek değil; benim neleri beğenip kullandığımı ve deneyimlerimden neler kazandığımı paylaşmak. “Style.com”, “JakandJil”, “Kingdom of Style”, “Garance Dore” ve “Stockholm Streetstyle” ilk aklıma moda site ve blogları. Aslında bütün zamanımı internet üzerinde moda blogları gezerek ve editoryallere bakarak geçiriyorum. www.nilerturk.net ~


Eda Suner “Stil Direktörü”


İstanbul doğumluyum, 31 yaşındayım, serbest zamanlı web’ciyim ve blogger’ım. Eskişehir Üniversitesi Turizm Otelcilik mezunuyum ve Eskişehir Üniversitesi Halkla İlişkiler Bölümü’nden yüksek lisansım var. “Stil” kavramı, Gianni Versace, Mango ve Beymen gibi mağazalarda yönetici ve türevi pozisyonlarda çalışırken ruhuna işlemiş bir insanım. Direktörlük de bankacılık yıllarımdan anı. Hobilerim takı tasarımı, dekorasyon, blog yazmak, dünya mutfakları ve fotoğraf çekmek. Güzel Sanatlar’dan mezun bir anne ve Güzel Sanatlar’da hoca bir babaya sahip olmak DNA’larıma mı işlemiş nedir, gerek moda gerekse de sanat adına, dünyaya farklı bakıyorum. Blog’um sadece modayla ilgili değil. Burada stiller tartışılır, moda olan-olmayan her konu eleştirilir. Moda dünyasında doldurduğum boşluk, özgün ve kendi tarzını yaratmaya yönelik kombinlerimi paylaşmamda gizli. Moda diye her bulduğumu giymem, yani Tiffany’den bir kolyeyle pazardan bir atleti kombinler; bu sene moda olan salaş uzun yelekleri, yelek olarak değil de; elbise gibi giyerim. Hedefim, blog’umda beni takip edenlere, ekonomik anlamda zorlanmadan şık olunabileceğini göstermek. Kıyafet ve aksesuar bağlamında, kimsenin kimseyi genellemelerle yönlendirmemesi gerektiğini düşünenlerdenim. Çünkü her birey kendine has özelliklerini barındırır ve bu nedenle herkesin kişiliğini yansıtan tarzlar yaratması daha faydalı. www.stildirektoru.com, www.stilpazari.com ~


Zehra Elif Taş “Zelfist”


ODTÜ’de İşletme, Amerika’da MBA ve kurumsal hayatın ardından; maaşı, kariyeri bırakıp, rotayı çok sevdiğim modaya çevirdim. Moda pazarlama ve trendler üzerine eğitim veriyor, blog’da moda gündemi yazıyor, kişi ve kurumlara moda danışmanlığı yapıyorum. Zehra + ELif + İstanbul = Zelfist demek. Aynı zamanda optimist, realist gibi bir terim olmasını istedim Zelfist’in: “Aa bu çok Zelfist!” gibi. Zelfist’i iki dilde yazıyoruz: İngilizce Zelfist, Türkiye’de moda namına olan-biteni, moda tasarımcılarını, butikleri, etkinlikleri, uluslararası okuyuculara aktarmayı hedefliyor. Türkçe Zelfist’teyse neyin moda olduğunu, onu nasıl giyebileceğinizi, nereden alabileceğinizi, mağazaları, indirimleri, moda etkinliklerini, defileleri, dünyadan moda haberlerini yazıyoruz. Zelfist’te yalnız değilim: Ceylan Zigofllu ve Jean Paul Kapudağ’la “Zelfist çetesi”yiz! Çok eğlenceli fikirlerimiz var! Kadının yanı sıra erkek modası/stili üzerine de yazmaya başlıyor ve pek irdelenmeyen bir bakış açısını siteye katıyoruz: Kadınların moda diye giydiği şeye, erkeğin; erkeklerin stillerine de kadının bakış açısını. Siyah, beyaz, gri ve fuşya en sevdiğim renkler. Zelfist’in renkleri de öyle zaten. Moda blogları arasında modanın daha sokakvari, daha alternatif tarzını kapsayan, Onur Yüksel’in “Fashion4U”sunu seviyorum. Styling yapmaya meraklılara da “looklet.com”u öneriyorum. www.zelfist.com, www.en.zelfist.com ~


Sıla Çabuk “Fashion By Siu”


1984 Ankara doğumluyum. İstanbul Üniversitesi’nde Siyasal Bilgiler okudum. Tişört ve elbise gibi kıyafetlerle aksesuarlar tasarlayıp belirli yerlerde satışa veriyorum. Onun haricinde blogger kimliğim ağır basıyor. Vizyonum, gözlemlerim ve enerjim blog’um üzerinde. Babamın mesleği terzilikti, ben de kumaşlarla dikiş makineleri arasında büyüdüm. Hatta tekstil işimiz nedeniyle İngiltere’de yaşadık yedi yıl. Bütün kıyafetlerimi kendim seçer ve üzerinde oynamalar yapardım. Moda blog’um var, çünkü kendi kendimin editörü ve yayınevi olmak ayrı bir zevk. Bunun verdiği özgürlük, “üzerime hangi kimlik yapışacak” derdi taşımadan bir karakter olmayı sağlıyor. Adımı veya özel hayatımı saklayarak bile bu denli güçlü bir kimlik oluşturmuş olmam oldukça heyecan verici. Blog’umda ille de kombinlerden bahsetmiyorum, sunduğum bir yaşam tarzı. Hem fikirsel hem görsel açıdan zengin, markalaşmış, hatta fikir danışılan bir blogger'ım. Hesaplı markalarla designer tasarımlarını kombinlemek, stil sahibi olmanın ulaşılabilir olduğunu göstermek anlamlı. Özellikle de lüksün tanımının değiştiği şu günlerde. Tasarımlarımla ve blog’umla çizgimi sürdürmeyi; moda konusunda söz sahibi olmayı hedefliyorum. Kendimi beslemek için düzenli olarak bildiğim tüm trend sitelerini takip ediyorum. Moda dergileri ve özellikle ELLE bu konuda benim için ilham verici. Yabancı basın ve blogları da takip ediyorum. Ancak asıl beslendiğim nokta “street style” dediğimiz, ardında hikayeler barındıran sokak modası. www.fashionbysiu.com ~


Ateşi onlar yaktı


Moda blogger’larını bir moda şovuna davet etme fikri Türkiye’de ilk kez onlardan çıktı. Türk moda dünyası onlar sayesinde, Fashionable Istanbul’da izledi moda blogger’larını çalışırken. Biz de bu işi organize eden Global Tanıtım direktörleri Joelle Dana, Feyza Sungur ve Ufuk Özgül’den (soldan sağa) yeni blogger trendlerini öğrendik.


Joelle Dana: “Sosyal medya, her tür bilgi ve yeniliğe çok hızlı, hatta anında ulaşabildiğiniz bir ortam. Bu açıdan dünya ve Türk blog’ları arasında çok ciddi farklılık yok. Türkiye’de Fashionable Istanbul gibi moda etkinlikleri devam ettikçe;


Türkiye’nin ismi modayla daha sık anıldıkça; moda blogger’ları defileleri, etkinlikleri ve değişimleri direkt kendileri gözlemledikçe Türk moda blog’larının dünya moda blog’larından hiçbir farkı kalmayacak.”


Feyza Sungur: “İletişim danışmanlığı faaliyet alanlarımız arasında sosyal medya da var. Ajans kurucusu Ceyda Aydede’nin 2005’te hazırladığı ‘Blog Çağı’ kitabı öncesi ve sonrasında blog’lar ve dijital dünyadaki yeni trendleri yakından izliyoruz.


~Uzun zamandır blog yazarlarıyla çalışıyoruz. Fashionable Istanbul’da da fikir ve yorumlarını defilelerle eşzamanlı paylaşabilmeleri için laptop kullanmalarına ve defile sonrası basın odasında giriş yapmalarına olanak sağladık.”


Ufuk Özgül: “Web’in gelişimiyle bilgi edinme tarzında ciddi değişiklikler oldu. Özellikle blog’lar ve mikro-blog’lar, gerçekzamanlı bilgi edinme deneyimi başlattı.


Fashionable Istanbul’u düşünelim: İnsanlar içeride neler olduğunu merak ederken, blogger’ların paylaştığı yazılar, statü güncellemeler ve fotoğraflarla bu deneyimi yaşamış kadar oldular. Benim de yaklaşık iki yıldır iletişim, halkla ilişkiler ve sosyal medya konularında yazılar yayınladığım bir blog’um var. İçeriğine özen gösterilen moda blog’larının nasıl fenomen haline geldiğini, takipçilerinin ne kadar çok olduğunu, blog yazılarının altında bir anda biriken yorumlarla karşılıklı iletişim ortamının ne boyuta ulaştığını gözlemliyoruz. Özellikle ‘moda’ konusunda Türkiye’de bu kadar blog’la karşılaflmaktan izleyici olarak da çok memnunum.” Bu konuyla ilgilendiyseniz, bu sayfalarda yorumlarına yer veremediğimiz ama tarzlarını çok beğendiğimiz “www.eymenstyle.com”, “fashistanbuller”, “madammoda”, “modamutfagi”, “ozanalcin.blogspot.com” ve “styleseekingzurich” moda bloglarına mutlaka göz atmalısınız. 

SON HABERLER

Dergide Bu Ay

ELLE Mart Sayısı Çıktı!

ELLE Mart Sayısı Çıktı!

Baharı Hande Erçel ile karşılıyoruz.

BU SAYIDA NELER VAR?

E-Bülten Aboneliği

E-bültenimize şimdi abone olun,
magazin dünyasındaki tüm gelişmelerden anında haberiniz olsun.