DİKİŞ OLMADAN YÜZ GERİLİR Mİ?

Bu sorunun cevabını arıyoruz..

ELLE ONLINE ELLE ONLINE 04 Ağustos 2016
DİKİŞ OLMADAN YÜZ GERİLİR Mİ?
Medikal teknoloji, hastaların daha konforlu tedavilerle mükemmel sonuçlar elde etmesi amacıyla vazgeçilmez yenilikler sunmaya devam ediyor. Bunlardan biri olan lazer uygulamalarındaki en son yenilikleri Superplast Aesthetic Surgery Clinic doktorlarından Ali Duman’la konuştuk.





Lazer uygulamaları çok yeni bir kavram değil ama estetik ve plastik cerrahide yarattığı sonuçlar çok dikkat çekici. Bu nedenle Dr. Ali Duman’a ilk olarak nasıl bir lazer sistemi kullanıldığını sorduk. Duman, “Uygulamalarda lazer platformlarının seçimi çok büyük dikkat gerektiriyor. Lazerleri ‘taşıt araçları’ olarak görebiliriz. Yani uçak da bir taşıttır, gemi de, araba da… Hatta arabalar kendi içlerinde spor arabalar, ticari taşıma yapan arabalar, jeep'ler olarak bile ayrılabilir. Tek bir lazer platformuyla yani belirli bir dalga boyu ve frekansıyla çalışan bir cihazla her türlü işlemin yapılması neredeyse imkansız. En iyi ihtimalle hiçbir işe yaramaz. Kötü ihtimalleri akla getirmek bile istemeyiz. Bir arabayla Boğaz’ı denizden geçmeyi düşünebilir misiniz veya bir Porsche’yle buzdolabı taşıyabilir misiniz?” diyerek kullanılacak doğru frekansın önemine dikkat çekiyor.





UYGULAMAYI İŞİN UZMANI YAPMALI!





Seçim nasıl oluyor sorusunaysa “Lazer platformlarının uygulayacağınız tedaviye göre seçimi ve tecrübeli ve bilgili insanlar tarafından kullanımı büyük bir gereklilik ve aslına bakarsanız yasal bir zorunluluk. Lazer desteğiyle gerçekleştirilen tüm operasyonlar klasik ameliyatlarla karşılaştırıldığında çok daha kısa süren; hem estetik cerrah, hem de hasta için oldukça rahat uygulamalardır” diye cevap veriyor. Dr. Ali Duman açıklamalarına şöyle devam ediyor: “Konvansiyonel yüz germe operasyonlarında kullanılan kesiler saçlı deriden başlayıp kulak önü ve arkasını çevreleyen, uzun ve iyileşmesi zaman alan izler bırakırlar. Bu klasik yüz ve boyun lifting operasyonları, şişlik ve morluklar açısından da hastaların sosyal yaşamlarına dönmelerini geciktiren bir iyileşme dönemine sahiptirler. Kliniğimizde uyguladığımız ‘Laser Face Lifting’ işlemiyle lazer teknolojisi, operasyonun dörtte üçünü yapıyor. Cilt altı dokusunu (yağ dokusu, fasya, ligament ve kaslardan oluşan ve zamanla aşağı doğru sarkan, gevşeyen doku) sıkılaştırıp istediğimiz yönde germemize olanak sağlıyor. Bize de sadece ufacık bir kesiyle yılların izlerini taşıyan sarkmış ve kırışmış cildi germek kalıyor. Yüz ve boyun derisindeki sarkıklık gideriliyor; çene altı ve çevresindeki yağlanma ortadan kaldırılıyor, yanaklardaki gevşemeler ve sarkmalar sıkılaştırılıyor ki, bunlar yüzdeki yaşlanmanın en belirgin görüntüleridir”.





ELLE: Peki bu sistemi klasik germe ameliyatlarından ne ayırıyor?


ALİ DUMAN: Klasik yüz germe ameliyatlarında olduğu gibi ağız kenarlarına, gözaltlarına kadar açı lan, kaldırılan, kesilen deriler yok artık. İnce lazer kanülleriyle 1 milimetrelik üç adet küçük delikten girilerek yüz ve boyun cilt altı dokularına uygulanan belirli dalga boyu ve frekanstaki lazer enerjisiyle yağ dokusu eritiliyor, diğer dokular gerginleştirilip sıkılaştırılıyor. Eritilen yağ dokusu da aynı anda dışarı çekilerek bölgelerden yani gıdı, çene kenarları veya yanak alt kısımlarından uzaklaştırılıyor.


~ELLE: Sonrasında ne oluyor?


A.D.: Kulağın alt bölümünden başlayıp arkasına dönen 34 santimetrelik küçük bir kesiyle, sıkılaşan ve gerginleşen cilt altı dokuların üzerinde gevşek bir örtü şeklinde kalan deriyi de gerip asabiliyoruz.





ELLE: Nasıl bir ortamda bu uygulama yapılıyor?


A.D.: Lazer facelift operasyonu tamamen lokal anestezi altında uygulanan ve yaklaşık 1.5 saat süren bir işlem. Hastalar operasyondan 1 saat sonra sadece iki yanak ve gıdı bölgesini içeren bantlarla evlerine gönderiliyor ve ertesi gün günlük yaşamlarına rahatlıkla dönebiliyorlar. Üçüncü gün bantları çıkarıyoruz ve hastalarımıza duşlarını alıp makyajlarını yapabileceklerini söylüyoruz.





ELLE: Doğal görünüm kadınlar için çok önemli. Bu sistemin böyle bir avantajı var mı?


A.D.: Artık 19801990’ların “Ben estetik ameliyat oldum” görüntüsü kimse tarafından kabul görmüyor. Amaç doğal, orantılı ve abartısız bir dirilik, sağlıklı bir görünüm yakalamak ve bunu yaparken de insanları aylarca sosyal yaşamdan uzak tutmamak; her gün “Bugün de geçmedi mi morluklar, şişlikler?” diye aynaya baktırmamak. Dolayısıyla bu sistemle de bunların mümkün olduğunu söyleyebilirim.





ELLE: Bu operasyonla kaç yaş gençleşmek mümkün olabiliyor?


A.D.: Aslında kaç yaş gençleşildiğinden çok ne kadar doğal, sağlıklı ve size ait bir gençlik elde edildiği önemli. Yani aynada çok genç çok diri ama tamamen başka mimiklere sahip, farklı bakan, farklı gülen bir yüzü görmektense kendi 30’lu yaşlarınızdaki yüzünüzü görebiliyorsanız operasyon başarılı olmuş demektir. Bizim lazer facelift operasyonuyla elde etmeye çalıştığımız gençlik, kendi gençliğiniz.





DAYANMA SÜRESİ DEĞİŞİYOR





ELLE: Operasyonun etkisi ne kadar sürüyor?


A.D.: Her operasyonda rakibimiz zaman ve yerçekimi... Bunlar sabit etkenler gibi görünse de insanlara farklı davrandıkları bir gerçek. Zamanla dokuların elastik yapısı geri gelecek, gevşemeler olacak, çizgiler belirecek; amaç bunların geç ve doğal görünümde olması. Yani ağız çevreniz gülümsemenizi engelleyecek kadar gerginken, boynunuzun sarkması istenen bir şey değildir.





www.superplast.com.tr Tel: 212 444 2 469








Yazı: ESRA ÖZÜBEK





Bu yazının orijinali ELLE 2012 Nisan sayısında yayımlanmıştır.

SON HABERLER

Dergide Bu Ay

ELLE Nisan Sayısı Çıktı!

ELLE Nisan Sayısı Çıktı!

Yeni sayımızın kapağında oyuncu Hazar Güçlü var.

BU SAYIDA NELER VAR?

E-Bülten Aboneliği

E-bültenimize şimdi abone olun,
magazin dünyasındaki tüm gelişmelerden anında haberiniz olsun.