Yılbaşı gecesi kendimize ekstra özen gösterdiğimiz özel bir kutlama yapıyoruz. Yılda bir kez olduğu için her zamankinden farklı görünmek, iddialı bir elbise giymek, denemediğimiz bir saçı yaptırmak, makyaj konusunda da hiç olmadığımız kadar iddialı olmak istiyoruz. Bu yüzden de bazen en özendiğimiz bu gecede başka biri gibi görünebiliyoruz. Peki bu doğru bir şey mi? René Clinic kurucu ortağı, uzman estetisyen Nur Bilen Yavuzer’le bunları konuştuk. Onun ilk tavsiyesi abartıdan uzak durmak. Her zamankinden daha fazla özenli olmaksa iyi fikir. Saç ve makyaj iddialı ama (ikisi) denge içinde olmalı. Bir geceden ne olacak dememeli, özellikle hassas ciltler yoğun ten makyajı sonrasında sivilce problemi yaşayabilir. Detaya girmeden önce hatırlatalım: Özel geceleri güzel yapan kendimizi iyi hissetmektir, makyaj ve kıyafet bunun önüne geçmemeli.
CİLDİ KUTLAMALARA HAZIRLAMAK
İlk adım, ön hazırlık yapmak. Nur Bilen Yavuzer “Bunun için agresif işlemlerden ziyade cildi derinlemesine temizleyen ve canlandıran bakımlara yönelmeli. Böylece çok yoğun makyajı yapmadan da bakımlı görünebiliriz” diyor. Ölü deri tabakasından arındıran vakumlu cilt bakımları da öneriyor. İyileşmesi zaman alan lazer ve peeling’lerden uzak durmamızı hatırlatıyor.
YILBAŞI MAKYAJI NASIL OLMALI?
Nur Bilen Yavuzer’e göre iyi makyaj, ifadeyi değiştirmeden daha sağlıklı ve bakımlı gösterendir. Ne kadar az malzeme o kadar doğal görünüm! Ten makyajıysa ilk aşama. İyi nemlenmiş bir cilde uygun baz ve sonrasında çok yoğun olmayan fondöten tercih edilmeli. Yüzde lekeler, sivilce varsa bunları sadece bölgesel olarak kapatmak bu konuda önemli bir ipucu. Böylece tüm yüze uygulanmayan fondöten, maske gibi de durmuyor. Fondöteni ince, renksiz bir toz pudrayla sabitleyip kalıcılığını artırmak mümkün. Bu arada Yavuzer, takma kirpik sevmiyor, (takma kirpiğin) gözü düşürdüğüne ve daha yorgun gösterdiğine inanıyor. Ona göre, iki kat maskara herkese yeter.
Nur Bilen Yavuzer “Çoğumuz yılbaşı gecesi için kırmızı ruju tercih ediyoruz. Yeni yıla özel, güzel bir gelenek ama kırmızı ve koyu renk rujları sürmek ve korumak kolay değil. Mutlaka dudak kalemi kullanmalı, nemlendirilmiş dudağın önce çerçevesi çizilip sonra içi aynı kalemle doldurulmalı. Ruju en iyi tutan bazlardan biri dudak kalemidir. Ruju bir fırçayla sürmek çok daha iyi olacaktır. Gerektiğinde temiz bir eyeliner fırçasıyla dudağın kenarı temizlenmeli ve yüze kullanılan fondötenle çerçevenindışından geçilmeli. Ön dişlere süreceğiniz azıcık vazelin, rujun dudağınıza bulaşmasını engelleyebilir” diyor. Göz makyajı için de bazın önemli olduğunu vurguluyor çünkü baz, rengin tutkalı. “Gecenin sonunda simsiyah göz çevresiyle görünmek istemiyorsak, göz çevresi için uygun bir baz kullanmalıyız. Siyah yerine koyu kahve tonlarında far tercih etmek ve sadece gözün dış kısmını siyahla belirginleştirmek de iyi fikir. Neden mi? Çünkü böylece aynı koyuluğu daha yumuşak bir ifadeyle yakalayabilirsiniz.” Nur Bilen Yavuzer yılbaşı hazırlığında elmacık kemikleri, burun çizgisi, çene ve dudağınızın üzerine süreceğiniz hafif ışıltılı bir pudra ya da likit aydınlatıcıyla yüzünüzün yüksek yerlerinin daha çarpıcı ve iyi görüneceğini söylüyor. O, aydınlık olan yerleri belirginleştirmek için koyu renk bir pudrayı, elmacık kemiğinin hemen altına, burun kemiğinin iki yanına, çene ovalinin dış hattına ve alnın iki ucuna uyguluyor. Kaşlar da önemli. Şekillerini sabitlemek için bir ipucu veriyor: “Kaşlar özel jel veya diş fırçasına bir miktar saç spreyi sıkıp taranabilir.” Önemli bir uyarıda da bulunuyor: “Kaşı olduğundan daha kalın gösterecek şekilde dışından kalem ya da farla boyamak yüzün tüm ifadesini değiştirecektir. Özellikle dümdüz şekilden olabildiğince kaçının. Ayrıca kaş göze ne kadar yaklaşırsa yüz o kadar yorgun ve yaşlı görünür.”
Yazı: Esra Özübek
ELLE 2018, Aralık sayısından alınmıştır.