HER ZAMAN ORGANİK MAKYAJ KULLANMIYORUM AMA 80/20 KURALINI UYGULUYORUM önemli olan bilinçli seçimler yapmak. Cilt, vücudumuzdaki en büyük organ ve ona ne verirsek alıyor. Organik, doğal ürünleri tercih etmem bundan. Fakat bu her zaman, özellikle de iş için, sette yapılan makyajlarda mümkün olmuyor. 80/20 kuralını uygulamaya çalışıyorum.
SAÇIMI HEP SOĞUK SUYLA DURULUYORUM Bu saçıma gerçekten iyi geliyor. Ve beni enerjik de hissettiriyor. Saçımı her gün yıkamamaya çalışıyorum; çekimim yoksa dinlendirmiş oluyorum. Son zamanlarda Noni Glow Body Oil’i kullanıyorum ama daha uygun fiyatlı seçenek olarak Hindistan cevizi yağını da önerebilirim.
SAĞLIKLI SAÇIN SIRRI DA SAĞLIKLI BESLENMEK Bu, sağlıklı yağları, avokado ve zeytinyağı gibi sağlıklı besinlerden almak anlamına geliyor. Ayrıca haftada bir, limon sulu ve zeytinyağlı bir kür yapıp saçımda uzun uzun bekletiyorum. Bu bana annemin öğrettiği bir bakım. Saç uçlarımı daha iyi onaran bir şey bulamadım.
MEDİTASYON YAPIYORUM Bazen rehber eşliğinde meditasyon yaparken bazen de sadece yürüyorum veya nefes egzersizlerini tercih ediyorum. Başka insanların bu deneyimi nasıl yaşadığını ve ne öğrendiğini duymayı da seviyorum. Sene başında Cameron Diaz’la birlikte bir panele katıldık; bana sadece transandantal meditasyon yaptığını söyledi. Panelin harika yanlarından biri çalışkan ve dengenin, kendine zaman ayırmanın ve kibar olmanın önemini fark etmiş pek çok kadınla tanışmaktı.
EN BÜYÜK ÖNCELİĞİM CİLDİM Sağlıklı bir parıltı ve pürüzsüz bir ten için Kora Organics’in ürünlerini kullanıyorum. Cildimi temizledikten sonra nemlendiriyorum, cilt tonumu dengelemek adına Kora’nın günlük kremini ve gereken bölgelere de RMS kapatıcıyı uyguluyorum. Kaşlarım için bambu fırçası kullanıp gözlerimi daha büyük göstersin diye kirpiklerimi kıvırıcıyla kıvırıyorum, ardından bir kat maskara sürüyorum. Ayrıca kırmızı halıda kırmızı ruj her zaman iyi bir etki yaratır.
LA PRAIRIE RADIANCE CELLULAR CREAM ALLIĞI FAR OLARAK DA KULLANIYORUM çünkü Rose Glow tonu gözlerimin rengini ortaya çıkarıyor. Ayrıca RMS’in Beloved tonundaki Lip2Cheek ürününü dudağıma ve yanağıma uyguluyorum. Sürme tarzına göre daha hafif ya da koyu sonuç alabiliyorum.
KORA’NIN NEW SKIN BESIN TAKVİYESİNİ HER SABAH SUYLA KARIŞTIRIP AÇ KARNINA İÇİYORUM Bana enerji veriyor ve günün geri kalanına hazırlıyor. Eğer uzun bir gün geçireceksem, çantama bir tane daha koyuyorum ki öğle arasında içebileyim. Zaman zaman smoothie’lerle de karıştırıyorum. Her paket acai, matcha yeşil çayı, Hint dutu ve yaban mersini içeriyor, böylelikle gereken besin ihtiyacımı alabiliyorum. Kora’nın ürünlerini aynı anda, yani içten ve cildime kullanınca çifte avantaj oluyor.
GÜZEL BİR CİLT İÇİN ÜÇ ADIM İlk olarak yüzümü Kora Organics’in Foaming Cleanser’ıyla yıkıyorum, (bildiğiniz gibi, bu benim çevreci güzellik ürünleri markam). Sonra, sabah ve öğlen yüzüme gül suyu spreyi sıkıyorum. Son olarak, yatmadan önce ve kalkınca cildime bolca nemlendirici sürüyorum.
UÇUŞLARDA FARKLI BİR BAKIM RUTİNİM VAR Nemlendirici spreyimi ve gül yağımı yanımdan ayırmıyorum. Uçaktan inene kadar ve inince bu iki ürün bana gereken ışıltıyı ve nemlendirmeyi sağlıyor. Ayrıca, yanımda birkaç badem ve fındık gibi sağlıklı atıştırmalık olmadan asla yola çıkmıyorum. Gideceğim yere varınca da hemen sıcak bir duş alıyor ve tepeden tırnağa vücudumu nemlendiriyorum.
KURU VÜCUT FIRÇALAMA RUTİNİM, BENİM İÇİN ADETA BİR REFLEKS Hem de uzun yıllardır her sabah yaptığım bir şey. Kuru fırçalama lenf sistemini harekete geçiriyor, yani metabolizmayı çalıştırıyor, böylece toksinlerin atılmasını destekliyor.
EN SEVDİĞİM ÖĞÜN 80/20 kuralına, yani dengeye çok inanıyorum. Yüzde 80 sağlıklı ve organik beslenirim, kalan yüzde 20’de de canım ne istersem yerim. Kendimi en çok şımarttığım öğün, kahvaltı. Taze sıkılmış bir meyve suyuyla başlayıp yumurta veya yulaf ezmesiyle devam ediyorum.
GÜZELLİK KONUSUNDA REFERANSIM ANNEANNEM Anneannem, doğal güzelliğiyle bilinir. Gülümsediği zaman tüm odayı aydınlatır. Kendisinden aldığım en önemli tavsiye bolca gülümsemek. Gülüşün, görünüşü tamamıyla değiştirebilecek en önemli detay olduğunu söyler.
YAZI: JEANNE DEROO, SARA MCLEAN
FOTOĞRAF: JAN WELTERS
ELLE HAZİRAN 2018/06