Moda trendleri gelir geçer ama bazı güzellik klasiklerinin tahtı asla sallanmaz. Bordo ruj da tam olarak bu kategoriye giriyor. Onu sürmek sadece makyaj yapmak değil, aynı zamanda bir ruh hali, bir tavır, hatta bir imza yaratmak demek. Kırmızı rujun dramatik etkisini seviyoruz, evet ama bordo, ona göre daha derinlikli ve gizemli bir karakter taşıyor. Antik Roma’dan Rönesans tablolarına, Hollywood’un altın çağından günümüz defilelerine kadar bordo dudaklar her dönemde “güç” ve “sofistike” kelimeleriyle anılıyor. Aslında bordo, kırmızının daha olgun, daha rafine kuzeni gibi… Psikologların koyu dudak renklerinin özgüveni artırdığını, güçlü bir “ben buradayım” mesajı verdiğini söylediğini biliyor muydunuz? Bu nedenle önemli toplantılarda ya da özel gecelerde bordo ruj sürmek aslında göründüğünden daha stratejik bir tercih olabilir.

Chocheng, Launchmetrics Spotlight 

Kime, Hangi Bordo Tonu?

Bordo rujun en sevilen yanı tek başına bütün makyajı taşıyabilmesi. Yüzünüzde hiçbir şey olmasa bile sadece bordo bir ruj sizi saniyeler içinde “hazırlıksızdan red carpet’a” taşır. Saçlarınızı topladınız, teninizi hafifçe parlatan bir baz sürdünüz, üzerine bordo ruj… Tabii bu noktada önemli noktalardan biri de cilt tonunuza en uygun bordo ruju seçebilmek. Bordo ruj seçerken en sık yapılan hata, rengi yalnızca modaya bakarak almak. Oysa ten alt tonu ve dudak rengi, bordonun üzerinizde nasıl duracağını tamamen değiştiriyor.