“Sex and the City”nin devamı olarak başlayan "And Just Like That..." Üçüncü ve final sezonunda hem hikâyesini hem de stil mirasını doruk noktasına taşıyor. Carrie, Charlotte, Miranda ve yeni eklenen karakterler, stillerinde nostaljik görünümler yaratırken bir yandan da bugünün moda diline göndermeler yapıyor. Bu sezonun stilleri, sadece ekrana değil, sokak modasına da yön veren detaylarla dolu diyebiliriz.
Carrie Bradshaw bu sezon duygusal yolculuğunu romantik silüetlerle yansıtıyor. Simone Rocha’nın 3 boyutlu güllü elbisesi ve floral desenli Zimmermann pantolonu, eklektik tarzına şiirsel bir bakış açısı getiriyor. Charlotte her zamanki gibi zarif ve geleneksel. Veronica Beard, Roger Vivier ve Marni dokunuşlarıyla klasik preppy stilini günümüz estetiğine uyarlıyor. Onun görünümleri, zamanın ötesinde bir Upper East Side anlatısı sunuyor. Miranda’nın stili sadeleşmiş, ama daha güçlü. Krem, gri ve yeşil tonlarında Loro Piana gibi markalarla tanımlanan görünümler, onun içsel dönüşümünü sessiz ama etkileyici bir şekilde dışa vuruyor.
“And Just Like That...” final sezonu sadece bir hikâyenin değil, bir stil devriminin de kapanışı. Moda üzerinden karakter derinliği yaratmak, bu dizinin DNA’sıydı. Son perde kapanırken, ekranın belki de en çok takip edilen gardıroplarından birine yeniden, içtenlikle teşekkür etmek gerekiyor.