TIVOLI: Yeni yıl yaklaşırken kurulan çam ağaçlarına, yılbaşı süslerine, ışıklara, noel babaya, kırmızı beyaz şekerlemelere, sıcak çikolataya yani yılın bu dönemine siz de bayılıyorsanız Tivoli için doğru zaman!  Yani oyuncaklara binmeseniz bile mutlaka gidip gezmeli, yılbaşı ağacınıza orada satılan tatlı süslerden ve ‘tivoli light’ ışıklandırmalarından almalı sıcak çikolata & glögglerinden içmelisiniz. Glögg İskandinav ülkelerinin geleneksel Noel içeceği, baharatlı sıcak şarap gibi düşünebilirsiniz, nefis mutlaka deneyin!

Kasım – Aralık ayında ‘Christmas’ temasıyla resmen hayallerimizin La la land’ine dönüşen Tivoli aslında bir eğlence parkı. Hatta dünyanın en eski ikinci lunaparkıymış. Ancak içerisinde kafeler, dükkanlar, restoranlar, botanik bahçesi de var.

NYHAVN: 17. yüzyıldan kalma eski liman bölgesi. Kopenhag’ta mutlaka görülmesi gereken bu bölgede hem gündüz hem gece vakit geçirmelisiniz. Günün ilk ışıklarında giderseniz gerçekten büyüleyici... Rengarenk evlerin birinde bir zamanlar Andersen’in (Andersen Masalları)  yaşadığını bilmek de insanı bir süreliğine çocukluğuna götürüyor. Ve evet, Instagram için de en muhteşem fotoğrafları burada çekebilirsiniz. Akşama doğru Christmas Marketlar kuruluyor. (Kasım – Aralık aylarında) Genelde yılbaşı temalı hediyelik eşyaların satıldığı minik standları ziyaret edebilir, nutellalı kreplerden yiyebilirsiniz

TORVEHALLERNE: Restoran standları, sebze meyve satıcıları, çiçekçiler, şehrin ünlü biracıları, çikolatacıları… Hepsinin aynı yerde toplandığını düşünün; işte ‘Torvehallerine’!  ‘‘Gorm’s’’ pizzacısı ve ‘‘Mikleller & Friends’’ birasını tavsiye edebiliriz. Kopenhag’ta çok uzun kalmayacaksanız hem şehrin tadını çıkarıp hem de birçok meşhur yerel markayı ve ürünü burada deneyimleyebilirsiniz.

STROGET: Şehrin en ünlü ve popüler alışveriş caddelerinden olan Stroget mağaza mağaza dolaşmayı sevenler için ideal!

GELATO REJİSSİMO: Canınız tatlı istediğinde buranın churoslarıyla çikolaya doyabilirsiniz.

MAD & KAFFE: Brunch delisiyseniz buranın önünde sıra beklemeyi göze alın ve gidin. Küçük bir yer olduğu için biz sabahın köründe gitseniz bile sıra bekleyebilirsiniz. Ama buna değer. Herkese brunch seçeneklerinin sunulduğu farklı yumurta, peynir, hamur işi çeşitleri içeren bir liste veriliyor ve oradan istediklerinizi işaretleyerek sipariş veriyorsunuz. Pazar gününe güzel başlama sebebi bir yer, mutlaka deneyimleyin!

CHRISTIANA BÖLGESİ: 

​Kopenhag’ın düzenli, temiz sokaklarından tamamen bağımsız olan bu bölge hippilerin yaşadığı, duvarlarda rengarenk grafitilerin olduğu özerk bir kasaba. Sokak sanatçılarının sabah akşam çaldığı, fotoğraf çekmenin yasak esrar satışı ve kullanımının ise serbest olduğu bu enteresan bölge Kopenhag’da mutlaka görülmesi gereken yerlerden... Kasabadan çıkarken göreceğiniz ‘You are now entering the EU’ yazısı da dikkat çekici bir ayrıntı:)

KÜÇÜK DENİZ KIZI HEYKELİ: 

Kopenhag’ın simgesi haline gelen bir heykel, meraklıları için gidilebilecek yerler arasında.

BLACK DIAMOND LIBRARY:

Yurtdışındayken farklı kütüphaneler keşfetmeyi seviyorsanız Royal Library diğer adıyla Black Diamond siyah mermer ve camdan oluşan mimarisiyle sizi etkileyebilir.

Şehrin en ünlü ve popüler alışveriş caddelerinden olan Stroget mağaza mağaza dolaşmayı sevenler için ideal!

Yazı: @bayildimmm