Yılbaşı sofraları sizin için ne ifade ediyor? Evdeki yılbaşı gelenekleriniz neler?
Mükemmel bir yılbaşı menüsü planlarken nereden başlıyorsunuz?
Her zaman menünün denge ve ritmiyle başlıyorum. Menüyü özellikle paylaşımlık kurgulamayı severim, sofrada tabakların dolaşması, insanların birbirine uzanması ve yemeğin bir sohbet aracı haline gelmesi benim için çok önemli. Herkesi mutlu edecek ama küçük bir şef dokunuşuyla fark yaratacak detaylar eklemek en sevdiğim kısım. Masaya oturmadan önce mutlaka, ayakta sohbet edilirken herkesin ucundan alabileceği peynir ve şarküteri tahtaları hazırlarım. Bu, beklerken misafirleri rahatlatır ve yılbaşı ruhunu yavaş yavaş sofraya taşır. Uzun bir yemek ritüeline herkesi nazikçe hazırlayan çok önemli bir geçiş anı bence. Sonrasında mevsim ürünlerini merkeze alır, yormayan ama akılda kalan tabaklarla menüyü tamamlarım. Sofranın uzun süre keyifle paylaşılabilmesi benim için her şeyden önemli.
Ziyafet sofralarında sık yapılan hatalar hangileridir? Nelerden kaçınmalıyız?
Ziyafet sofralarında en sık yapılan hata, her şeyi aynı anda “en iyisi” yapmaya çalışmak. Çok fazla yemek, çok fazla teknik ve gereksiz bir iddia hem evsahibini yorar hem de sofranın keyfini gölgeler. Evde yemek yapanlara her zaman kontrol edebilecekleri yemekleri seçmelerini öneriyorum. Yılbaşı sofralarında tatlıyı genellikle herkes bir iki lokma ister. O yüzden masada yenebilecek lokmalık tatlılar her zaman daha doğru bir tercih. Bizim evde bu tatlı yendikten sonra mutlaka sohbet kısmına geçilir, tombala ise o anın olmazsa olmazıdır. Sohbet uzar, gece ilerler ve yeniden acıkılır. İşte o noktada sürprizli, daha eğlenceli bir ikinci tatlı devreye girer. Yılbaşı akşamını uzun ve keyifli kılan da bu küçük ritüeller bence.