"GERÇEK" ERKEKLERİ ÖZLEDİNİZMİ?
Hollywood’un ve ülkemizin genç idollerinden size özel seçkimiz, haberimizde.
ELLE ONLINE 02 Ağustos 2016boy gösterdiği bir dönemde; güçlü, kuvvetli, sert kaslı, atletik fizikli olanları görmeyi özlediyseniz Hollywood’un ve ülkemizin genç idollerinden sizin için seksi bir seçki yaptık! #text>
#text>
Jean-Claude Van Damme’ın kaslarına ve uçan tekmelerine hayranlık duyan, Stallone’nin göğüs adalelerinden gözlerini alamayan, Bruce Willis’in enerjik fiziğine aşık olan bir kuşaktan sonra günümüz genç kızlarının böyle güçlü, kuvvetli ve savaşçı erkeklere rastlamakta zorlandığı aşikar. Uzun, ince; hatta kadınsı hatlara sahip androjen erkeklerin öne çıktığı bir çağda yaşıyoruz. Beden konusunda önemli çalışmalara imza atan Fransız filozof Georges Vigarello, “Tüm bunların sebebi aslında kadınlar. Kadın, toplumda farklı rollere bürünüp bir zamanlar erkeğe bahşedilen alanda söz sahibi olup erkekleşirken; erkek iktidarı da güç kaybetti” diyor. Dolayısıyla günümüz kadınları güçlü, savaşçı, kaslı erkeklerin özlemini çekerken; Hollywood hızır gibi yetişiyor ve bizi özlediğimiz genç idollerle tanıştırıyor. #text>
#text>
#text>BİYOLOJİK FARKLILIKLAR ERİL İKTİDARI NASIL BESLİYOR?
#text>
Genel anlamda erkek iktidarına antik çağdan 70’li yıllara kadar nasıl tapınıldığını ve erkek olmanın çeşitli niteliklerle donatıldığını biliyoruz. Öyle ki fiziksel ve cinsel güce sahip olan, otoriter, kahraman, savaşçı ve kaslı erkek imgesi egemenliğini uzun yıllar sürdürdü. Avcı topluluklarında kadınla erkeğin işlerinin ayrılmasına, avlanan ve riske giren erkekle çocuk ve yaşlıların bakımını üstlenen kadın arasındaki işbölümüne dayanıyor bu imge. Temelde bu işbölümünden kaynaklanan, erkeğin tarlada ve fabrikada çalışıp kadının evde erkeğini beklemesinden, kentleşmeyle birlikte mülkün erkeğin eline geçmesinden kaynaklanan cinsiyet ayrımcılığı ve erkek egemenliği, çağlar boyunca devam etti ve ne yazık ki hala da devam ediyor. Bu toplumsal ve kültürel koşullar, Simone de Beauvoir’ın “İkinci Cins”te söz ettiği gibi, erkek cinsiyle kadın cinsi arasında bir tahakküm ilişkisi doğururken; biyolojik farklılıklar da bu tahakkümü doğrulamak için kullanıldı. #text>
#text>
#text>
~ #text>
ERKEĞİN İKTİDAR MÜCADELESİ
Kolektif bir yapıt olan “Bedenin Tarihi”nde Georges Vigarello, toplumsal gelişmelerin erkek iktidarına sekte vurduğunu, özellikle 70’li yıllardan sonra “maço” imajının kan kaybettiğini vurguluyor. Hizmet sektörünün gelişmesi, kadının eğitim görüp ekonomik hayata aktif katılımıyla erkek egemenliğinin sınırlarının daraldığına dikkat çekiyor. Prof. Dr. Serpil Sancar da, “Erkeklik: İmkansız İktidar” adlı çalışmasında; ataerkil toplumlarda erkeklerin omuzlarına binen ağır yüklerden bahsediyor. Sancar, erkeklerden süper nitelikler beklenildiğini; para kazanmak dışında bedensel olarak güçlü, cinsel olarak aktif olmalarının talep edildiğini söylüyor. Erkeklerin iktidarlarını sadece kadınlar üzerinde değil, “kazanan” mertebesine ulaşmak için hemcinslerine karşı da kullandıklarını vurguluyor. #text>
#text>
FEMİNEN ERKEK İSTEMİYORUZ
#text>
Kadınların toplumsal sahnede etkinleşmeleri, erkeğin iktidar alanına talip olmaları ve dolayısıyla “erkekleşmeleri”; buna paralel olarak da erkeğin yeni alışkanlıklar edinmesi, keskin kimlik ayrışmalarını yok ediyor. Ünlü futbolcu David Beckham’ın metroseksüel kimliği takdim ettiği 2000’li yıllar; klasik anlamda güçlü, kaslı, koruyan kollayan erkek kimliğinin irtifa kaybettiği döneme rastlar. Erkeklerin bedenlerine özen göstermeleri, diyet yapmaları, epilasyonla tanışmaları ve kozmetik dünyasının önemli aktörleri haline gelmeleri, bu dönüşümün en belirgin özelliklerinden. Fiziksel değişimin yanı sıra erkeğin mutfakta etkin rol oynaması, gastroseksüel erkeğin doğuşu, ev kadını tanımlamasına ithafen “ev erkeği” kavramının yaygınlaşması (Amerika’da “stay-at-home dads”lerin sayısının iki milyonu geçtiği biliniyor), erkeğin doğum izni almaya başlaması; feminenleşen erkekler çağına selam duruyor. Böyle bir ortamda kaslı, güçlü, atletik vücutlu, sakallı, “gerçek” erkekleri özlüyor ve seksi bir göz banyosu yapmak istiyorsanız; Hollywood’un ve ülkemizin idollerine göz atmayı unutmayın! #text>
#text>
Yazı: SELİN MİLOŞYAN #text>
#text>
#text>Bu yazının orijinali ELLE On The Beach 2013 sayısında yayımlanmıştır.
SON HABERLER