MODA VE SANAT DÜNYASININ AYKIRI MUHTARI

MODA VE SANAT DÜNYASININ AYKIRI MUHTARI

ELLE ONLINE ELLE ONLINE 12 Ağustos 2014
MODA VE SANAT DÜNYASININ AYKIRI MUHTARI






Moda dünyasının fikir lideri ve ilham kaynağı olan birkaç prestijli dergisinden biri Citizen K'nın yaratıcısı ve sahibi Kappauf, aykırı stili ve kimseden sakınmadığı fikirleriyle sektörün saygın isimlerinden. Sağlam yazı dili ve yüksek fotoğraf kalitesiyle moda çevrelerinin elinden düşürmediği derginin yirmi yıllık hikayesini Kappauf'un kendisinden dinliyoruz.





Derginizin adı neden Citizen K?


Çok sevdiğim bir filmden esinlendim; Orson Welles'in Citizen Kane'i (Vatandaş Kane). Filmde büyük yayıncı William Randolph Hearst‘ün hayatını konu alır Orson. Benim ismim de Kappauf. Kappauf yerine Citizen K oldu. Bu, dergiyi ve adını vaftiz etmek için yapılan bir şakaydı. Sonra da neden olmasın ki, dedim.





Orson Welles hayranı olduğunuzu söyleyebilir miyiz?


Evet, Orson Welles'i çok severim. Büyük bir adam. Citizen K'nin hikayesi de çok fantastik. Deli bir adamın hikayesi.





Siz kendinizi deli olarak tanımlar mısınız?


Kendimi normallikle karşılaştırdığımda kesinlikle deliyim. Fransız bir başkanımız var ve “Herkes normal olmak zorundadır” diyor fırsat buldukça. Bu yüzden ben de kendimi normal olarak görürüm; bu nedenle de deli olmalıyım.





Normal olmaktansa deli olmayı mı tercih ettiğinizi söylüyorsunuz?


Evet. Ama birazcık, bilirsiniz.





Derginin ilk taslağını garajınızda çalışmaya başlamışsınız.


İlk baskı 1993'teydi ama ben 1992'de başladım. Bu yıl, Citizen K'nın 20'nci kuruluş yılı.





Tek başınıza mıydınız?


Grafik tasarımcısı bir arkadaşım dergiyi çiziyordu. Ben de geri kalan her şeyi yapıyordum; aklınıza gelebilecek her şeyi. Yazmak, fotoğraf çekmek, reklamları bulmak gibi işler bendeydi. Dergi başlarda 60 sayfa kadardı. Buna rağmen finanse etmenin bir yolunu bulmuştum.





Bu işi çok seviyor olmalısınız? Yoksa böyle bir işe tek başına girişmek gerçekten deli işi.


Başlangıçta oldukça zordu ama bilirsiniz gençtim, bilinçsizdim ve bu işi seviyordum. Bu yüzden başlarken başka bir iş yapabileceğimi düşünemezdim bile. Bu ilginç bir iştir. Artistlerle, yazarlarla ve pek çok farklı insanla ilişkiniz olur ama aynı zamanda içinizde yaratıcı tarafınız da vardır. Bu çok sevdiğim global bir iş; tek bir sektörle sınırlı değil. Birileriyle tanışırsınız, pek çok durumla uğraşırsınız. Her zaman farklıdır, dinamiktir. İşin buralara geleceğini tahmin ederek yola çıkmamıştım. Dergiyi kurmadan önce başka dergilerde çalışıyordum ve özgür olmadığımı hissettiğim için mutsuzdum.~


“YENİ YETENEKLERLE ÇALIŞMAK ESASTIR!”



Ne eğitimi aldınız?


San Francisco Sanat Enstitüsü'nden mezun oldum. Bu çok evveldendi, artık o kadar genç değilim. San Francisco'dan sonra Paris'te Sorbonne'da edebiyat okudum. Böylece hem edebiyat, hem de sanat eğitimi almış oldum.





Citizen K'nın yazı ve fotoğraf kalitesi çok yüksek. Bu kaliteyi sağlamak amacıyla mı üç ayda bir çıkarıyorsunuz?


İnsanlar Citizen K'dan çok şey bekliyorlar. Dergiden ilham almak istiyorlar. Bu da imaja liderlik etmek gibi bir şey. Sırada ne var, ne yeni, bizden duymak istiyorlar. Moda sektörü söz konusuysa Citizen K'nın zamanın önünde olmasını bekliyorlar. Bu da bizim en sert tarafımız; liderlik etmek ve bildiğimiz yolu göstermek. Ama bu zaten beni de yansıtıyor.





Fikir lideri olmak gibi diyebilir miyiz?


Hem fikir lideri, hem de radar gibi bir görevimiz var.





Referans olmak gibi.


İnsanlar artık her şeyi önceden öğrenmek istiyor. Üç ayda bir çıkmasının ardındaki dinamik de bu zaten. Böylesine yüksek standartları olan bir dergiyi yaratabilmek ve hakkında düşünebilmek için zamana ihtiyacım var.





Kaç kişi çalışıyor dergide?


Kadromuz 20 kişi.





Freelance çalışanlar?


Her bir baskı için yaklaşık 50 kişi çalışıyor. Ama eğer aylık olsaydı aynı işi yapabileceğimi sanmıyorum. Aynı olmazdı.





O zaman reklam geliriniz daha yüksek olmaz mıydı?


Reklam fiyatlarımız diğer dergilere oranla çok yüksek mecburen.





Kendinizi daha iyi ifade edebilmek adına mı kendi derginizi yapıyorsunuz?


Ne istediğinizi biliyorum ve söyleyecek çok şeyim var. İfade edecek çok şeyiniz varsa mükemmel bir iş dergicilik. Psikoanalitik açıdan kurtulmam gereken çok yüküm vardı. Herhangi bir dergideki birkaç sayfa benim için yeterli değildi. Kendimi ifade edebilmek için tüm dergiye ihtiyacım var. Şimdi daha akıllı ve yaşlıyım. Ancak 20 sene önce dünyaya kızgınlığımı ve enerjimi, var olma isteğimi ifade edecek pek çok sayfa gerekliydi. Citizen K'yla bu ihtiyacımı tatmin edebiliyordum. Şimdi Citizen K sadece benim değil; birçok yaratıcı insanın kendini ifade edebilmesi için büyük bir platform.





Diğer büyük dergilere kıyasla yeni yeteneklere daha açıksınız. Yeni isimlerle çalışmayı seviyor musunuz?


Bence yeni yeteneklerle çalışmak esastır. Büyük dergilerin bazıları hep aynı fotoğrafçılarla çalışıyor. Conde Nast dergileri mesela. Aynı fotoğrafçılar reklam kampanyalarını çekiyor. Küçük bir çemberde dönüp dolaşıyorlar ama yürümüyor. Çünkü kendi kendileriyle konuşuyor gibi oluyorlar. Büyümek istiyorsanız açılmak zorundasınız. Asıl zor olan bu.





IŞIN GÖRMÜŞ

SON HABERLER

Dergide Bu Ay

ELLE Kasım Sayısı Çıktı!

ELLE Kasım Sayısı Çıktı!

Kasım sayımızda, kapak kızı Elçin Sangu ile birlikte “Bedenime, Özgürlüğüme, Haklarıma Dokunamazsın” diyoruz.

BU SAYIDA NELER VAR?

E-Bülten Aboneliği

E-bültenimize şimdi abone olun,
magazin dünyasındaki tüm gelişmelerden anında haberiniz olsun.