DÜĞÜNE SON, 2, 3

Düğün hazırlığı sırasında sakin bir nefes alıp, haberimizi okumaya ne dersiniz?

Hande Öztürk HANDE ÖZTÜRK 17 Ağustos 2016
DÜĞÜNE SON, 2, 3
Nihayet o gün ufukta göründü. Hayatınızın geri kalanını birlikte geçireceğiniz ve beraber yaşlanmak istediğiniz kişiyi bulmuş olmanız da harika! Arkasından unutulmaz bir evlenme teklifi de aldınız. Kız çocuklarının hayali olan o beyaz gelinliği üzerinize giymeye çok az kalması da süper bir duygu tabii. Ama bir de bu durumun doğru planlanmadığı takdirde stress dolu geçecek bir hazırlık süreci var. Yazımızda hazırlık sürecinizi basitleştirmek için elimizden geleni yapacağız,merak etmeyin. Ancak ondan önce, bazı şetleri netleştirmemiz daha iyi olacak gibi. Şöyle ki;





- Düğün organizasyonunun ilk adımı tarihe karar vermek. Bu yüzden hiçbir adımı düşünmeye başlamadan önce, düğün tarihinizi netleştirmeniz gerek. Bu arada tüm detayları organize edebilmek için ne kadarlık bir süreye ihtiyacınız olduğunu göz önüne almayı unutmamalısınız. Ayrıca tasarımcıların da siparişe göre gelinlik hazırlamaları genelde altı ila dokuz ayı buluyor, aklınızda olsun. Hazır gelinliklerden seçecekseniz bile, tüm seçenekleri değerlendirmek için kendinize zaman tanımalısınız. E, gelinlik bu. Aceleye gelmez! Bu kararınızın hemen ardından da, düğünü yapacağınız mekanı netleştirmek gelmeli. Mekan seçimi sırasında son kararınızı vermeden önce davetlilerinize yetecek büyüklükte bir mekan olmasına özen göstermelisiniz. Sonrasındaysa “Nasıl bir düğün istiyorum?” sorusunu kendinize sorarak, konseptinizi belirlemeniz gerek.





- Biliyoruz ki bazı gelinler aileler ve büyüklerin dediklerinden fazla ulaşamıyor. Hatta bir kısmınız geleneklere olan saygısından, en özel gününde fedakarlıklarda bulunuyor. Halbuki düğün tamamen siz ve nişanlınızla ilgili bir etkinlik. Yani ne olursa olsun, her detayın önce sizing içinize sinmesi gerek. Bu yüzden başkalarının dediklerini boş verip, hayallerinizi merkeze almalısınız. Zaten bu yolda onlarca kişiye akıl danışırsanız, her birinden gelecek farklı yanıtla kafanız daha çok karışacaktır. Esasında sormanız gereken tek soruysa bu kadar basit: “Ben ne istiyorum?”





- Beyaz gelinlikten vazgeçmek zor görünse de krem rengine yakın modelleri de göz ardı etmemenizde fayda var. Ama “geleneklerden çıkamam, her şeyim mecbur beyaz olacak.” diye düşünmeyin. Saç aksesuarı, ayakkabınız, rujunuz veya çiçeğinizle görümünüze istediğiniz renkleri katmakta özgür olduğunuzu unutmayın.





- Gelenekselden uzaklaşmaya çalışan, modern bir gelinseniz düğün konusundaki şu yenilikler işinize yarayabilir:





* Evlilik yüzüğünü çok démodé buluyorsanız, yerine alyans dövme yaptırabilir, *davetiyeleri kağıt yerine sanal yolla eğlenceli kolajlar veya gif formatınga gönderebilir,


*istediğiniz klasik pastaların dışında bir şeyse, kat kat maket pasta yerine ‘cupcake’ pasta ağaçlarını tercih edebilirsiniz.





~- Düğünün en önemli kısımlarından biri de fotoğraflar artık, özellikle içinde bulunduğumuz Instagram çağında. Düğün biter bitmez art arda paylaşacağınız onlarca harika fotoğrafınız olmasını siz de istiyorsunuz değil mi? O zaman aile üyeleriyle veya eşinizle fotoğraf çekinirken, eskiden olduğu gibi aşırı pozlar vermeyi, resmi bakışlar veya fiks bir gülüşle geceye boyu aynı pozları vermeyi unutun. Aksine, en iyi fotoğraflar, doğal ve samimi davranmanızdan geçiyor.





- Son olarak, mükemmel bir düğün fikrinden vazgeçmeniz gerek. Yoksa çok yorulmanız kaçınılmaz. Zaten bu idealden özgürleştiğiniz anda omuzlarınızdaki tüm yük ve hissettiğiniz stresin yok olduğunu hissedeceksiniz. Önemli olan sadece özel gününüzün çok keyifli, romantik veya eğlenceli olması yeterli!





- Yine de endişeye gerek yok, biz bu süreci en kolay şekilde atlatmanız için zaman dilimlerine ayırdık. Ne zaman neyi yapmış olmanız gerektiğini görerek, plana gore nasıl hareket edebileceğinizi öğrenmek için okumaya devam edin:





- Kulağa çok basit gelebilir, ama mutlaka bir yapılacaklar defteri tutmanızda fayda var. Daha sonra ‘Çiçekleri halletmişmiydik?’, ‘Pastacının yeni seçtiğimiz çiçeklerden haberi var mıydı?’ vesaire gibi sorularla aklınıza takılan her noktayla ilgili kişileri aramak hem uzun, hem de yok yere stresli bir dönemden çıkış biletiniz olabilir.











- Düğün davetlilerinize kendi planları için de vakit tanımayı unutmamalısınız. Düğün tarihine en az iki ay kala da, mutlaka davetiyelerinizi göndermiş olmalısınız. Zira herkesin tatil planı, eşi –dostunun önemli etkinlikleri oluyor ve sevdiğiniz insanları sırf böyle bir hata yüzünden özel gününüzde görememeniz işten bile değil. Buun yanı sıra eğer yurtdışından gelecek davetlileriniz varsa onlara biraz daha önce haber verseniz çok daha iyi.





- “Off.. Ben sadece harika geçen bir akşamla, evliliğe adım atmak istiyorum. Bütün bu işleri benim yerime bir başkası yapsa olmaz mı?” diyor ve ısrarla bir kaçış noktası arıyorsanız; merak etmeyin. Yalnız değilsiniz! Bu sürecin yükünü tamamen üzerinizden atma konusunda kesin kararlıysanız, profesyonel nedime olarak çalışan kişilerden yardım alabilirsiniz. Düğününüze giden yolda aklınıza gelebilecek her aşamanın kalbinize göre olmasını sağlamak için özenle çalışan bu kişiler, bir yandan da size moral desteği sağlıyor. Hatta Pro-Ned (yani, profesyonel-nedime) adlı, sadece bu işi yapan bir şirket bile var. Bir araştırın deriz.





Düğüne bir ay kala





O gün tercih edeceğiniz saç ve makyajı şimdiye kadar kesinleştirmiş olmanız şart. Bu dönüm noktasından itibaren de, o gün size hazırlayacak kişiyle bir saç-makyaj provası yapmalısınız. “Provaya ne gerek var canım?” deyip geçmemenizi tavsiye ederiz. Zira düğün günü cildinizde kullanılacak fondöten size o anda alerji yapabilir, veya o gün size kullanacakları rimelin akşama doğru tamamen yüzünüze akmış olduğunu fark edebilirsiniz. Düğün gününde ve ömür boyu elinizde kalacak fotoğraflarda böyle görünme riskini almamak için de, bu adımı es geçmemek şart.~Ayrıca bu bir ay süresince düğün fotoğrafçınızla konuşup gün ve saat konusunda netleşmeli, ne tarz fotoğraflar istediğinizi öncen konuşmalısınız. Son olarak, balayı rezervasyonuyla ilgili detayların da pürüzsüz işleyeceğinden emin olmanız gerek. Evet çok keyifli, ama bir o kadar da yorucu geçen bir düğünden hemen sonra bir de gidemediğiniz bir tatilin açtığı sorunlarla uğraşmak istemezsiniz değil mi? “Düğünde çalacak müzikler ne olacak?” derseniz, yemekte, kokteyl ve dans sırasında çalacak parçalar için hazırladığınız müzik listelerini oluşturmalısınız.





Gelelim son bir haftaya.. Artık tüm önemli maddeleri listenizden gönül rahatlığıyla sildiğinize gore, defterde sadece rahatlamanıza yardımcı olacak maddeler kalmalı: Mesela gelin hamamı, vücut bakımı, masaj, kına veya bekarlığa veda partisi gibi. Yalnız, kına ya da bekarlığa veda partisi düzenlemeden evlenmek istemiyorsanız, o etkinliği düğünden bir gün önce yapma hatasına aman düşmeyin. Zira en özel gününüzü yorgunluk ve enerjisizlikle gölge düşürmemek için, bu tarz etkinlikleri en az üç gün önce yapmalısınız.








Düğün günü





İnanamıyorsunuz değil mi, o gün sonunda burada! E, tahmin ediyoruz ki heyecan da dorukta. Tam da bu yüzden, bir hata yapmamanız için söyleyeceklerimize kulak vermenizi tavsiye ediyoruz. Her şeyden önce güne keyifli başlamalı, telaşı bir kenara koymalısınız. Hatta meditasyon yapıyorsanız, güne onunla başlamanız en iyisi. Mesela “düğünlerde gelin ve damat insanlarla ilgilenmekten, yemek yiyemiyor ve aç kalıyor. En iyisi ben onu sabah kahvaltımla kapatayım.” demeniz bir hata olabilir. Zira hafif ama doyurucu bir kahvaltı doğru tercihiniz olacaktır. Aynı zamanda bu günün planını da doğru yapmış olmalısınız. “Saç – makyajım ne kadar geç biterse, gece boyu o kadar taze kalır.” fikri de doğru değil. Tersine, bu gün ilk biten sizing saç ve makyajınız olmalı. Çünkü daha eşiniz, aileniz ve arkadaşlarınızla çekileceğiniz fotoğraf seansları olacak. Ne kadar erken, o kadar iyi.





Peki, şimdi sırada ne var? Gönül rahatlığıyla birazdan evleneceğiniz adamın koluna girip tüm kalbinizle, “Evet!” demek tabii ki!









SON HABERLER

Dergide Bu Ay

ELLE Temmuz-Ağustos Sayısı Çıktı!

ELLE Temmuz-Ağustos Sayısı Çıktı!

Temmuz-Ağustos sayımızın kapağında Bige Önal ile sessiz gücün izinde, yazın kıyısında bir keşfe çıkıyoruz.

BU SAYIDA NELER VAR?

E-Bülten Aboneliği

E-bültenimize şimdi abone olun,
magazin dünyasındaki tüm gelişmelerden anında haberiniz olsun.