Raisa & Vanessa kardeşler, modaya olan tutkuları ve ezber bozan kreasyonlarıyla Türkiye’nin en başarılı tasarımcıları arasında gösteriliyor, iz bırakan ışıltılı ‘haute couture’ kıyafetlerle fark yaratmaya devam ediyorlar. Hollywood yıldızlarını giydiren Raisa & Vanessa şimdilerde moda dünyasının güçlü isimlerinden Erin Wasson’u da giydirmeyi hayal ediyor. Kendi dünyasını yöneten, dikkat çeken, cesur ve iddialı kadınlardan ilham alan Raisa & Vanessa’yı daha yakından tanıyalım.
Moda tasarımına başlamanız, bir çocukluk hayalinin gerçekleşmesi miydi? Bu konuda formal bir eğitim aldınız mı, yoksa içinizdeki sesi mi takip ettiniz?
Vanessa: Kendimizi bildiğimizden beri modaya ilgi duyduğumuzu söyleyebilirim. Tabi bu ilgi zamanla tutkuya ve meslek aşkına dönüştü. Lisedeyken tasarımlar yapıp satmaya başladık. Liseden sonra Londra’da moda eğitimi aldık.
Raisa: Her ikisi de diyebilirim. Ama hangisi ağır basıyor derseniz, içimizdeki ses aldığımız eğitimden ya da çevre faktörlerden daha baskın oldu. Bugün meslekteki duruşumuzu tamamen buna borçluyuz.
Trendlere sıkışmış bir zamanda yaşarken bakış açınızla her koleksiyonda sınırları zorluyorsunuz. Peki siz trendleri ne kadar umursuyorsunuz veya çiğniyorsunuz?
Raisa: Bunu söylemesi zor çünkü trendlerin karşısında duruyorum derken bile başka bir trendin etkisi altında kalmış olabilirsiniz. Bugün sokak modası, alt kültürlerin moda endüstrisine etkisi artık tartışılmayacak durumda. Dolayısıyla anarşinin ve uyumsuzluk içindeki uyumun bu derece yüceltildiği bir dönemde bizim de tasarım anlayışımız bu yönde etkileniyor. Sıradan olmayanın, farklı olanın, sesi daha çok çıkan kalıpların peşinden gidiyoruz.
Vanessa: Markamızın DNA’sında zıtların uyumu var. Kurulduğumuzdan yana böyleyiz. İki tasarımcıyız, buradan doğan çatışmaların daha yaratıcı tasarımlara hayat verdiğini düşünüyorum. Yani aslında en başından beri biz pek trendleri umursamıyoruz.
Haute Couture tasarımlar yapıyorsunuz, koleksiyonlarınızı hazırlarken nelerden ilham alıyorsunuz?
Vanessa: İçinde insanın olduğu tüm hikayelerden ve daha çok insanın ürettiği kültürlerden ilham alıyoruz. Ancak tek istisnamız Ekinoks (İlkbahar-Yaz’18) koleksiyonunda oldu. Ekinoks koleksiyonunda doğadan ilham aldık. Gece ve gündüzün o dönüşüm noktasından çıktı tüm koleksiyon. Geceden güne giden gök renkleri, yıldızlar ve çiçek formlarıyla kendi sınırlarımızın dışında dolaştık.
Raisa & Vanessa kadını nasıl biri? Tasarımlarınızı oluştururken zihninizde nasıl bir kadın karakteri canlanıyor?
Raisa: Güçlü bir kadın. Kendi dünyasını yöneten, cesur ve iddialı olmayı seven.
Amerikan şov dünyasından önemli isimlerin tercihi oldunuz. Yıldızları giydirmek nasıl hissettiriyor? Dünyaya açılmak tasarım sürecinizi nasıl etkiledi?
Vanessa: Çok iyi!!! Hollywood ‘da Türkiye’li bir tasarımcının olması bize çok gurur veriyor.
Tüm dünyanın ilgilisini çeken Grammy Müzik Ödülleri ve Victoria’s Secret Fashion Show gibi ses getiren işlerde tasarımlarınız çok konuşuldu. Bu süreç nasıl gelişti, anlatır mısınız?
Raisa: Amerika’da çalıştığımız showroomun ve bizim ortak çalışmalarımız sonucunda oldu. Markamız ilgi gördü ve tercih edilmeye başlandı . Son bir senedir Hailey Baldwin dahil bugün moda endüstrisine ilham veren isimde tasarımlarımızı izledik. Tasarımlarımızı tercih etmeleri ve çok özel kırmızı halı etkinliklerinde giyiyor olmaları elbette bizi de çok mutlu ediyor.
Kıyafetlerinizi üzerinde görmek istediğiniz bir stil ikonu veya bir ilham perisi diyelim…
Raisa: Erin Wasson
Tarihi Yarım Adada görkemli bir şova imza atmıştınız. Şimdi de Santral İstanbul’da yine tüm gözleri üzerinize çekecek bir işe imza atıyorsunuz. Defile mekanlarının seçimlerininde önceliğiniz neler?
Raisa:
Koleksiyonun teması ve ruhuna göre bunu en iyi sergileyebileceğimiz alanı arıyoruz. Bu konuda Uğurhan Akdeniz ile de yoğun bir çalışma sürecine giriyoruz ve etkinliği en profesyonel ve etkileyici atmosferde sunacağımız alanı birlikte seçiyoruz.Moda şovlarına nasıl hazırlanıyorsunuz? Sahne sizin için ne kadar önemli?
Vanessa: Sahnenin iyi olması için öncelikle koleksiyonun iyi olması gerekir. Eğer koleksiyon güçlüyse ve güçlü bir prodüksiyon ile sunuluyorsa etkileyici bir şova imza atılmış olur diye düşünüyorum. Biz de iyi bir şov yapmak için öncelikle koleksiyon için aylar süren bir hazırlık sürecine giriyoruz. Bu sırada konseptimize en uygun şov için de çalışmaya başlıyoruz. Dolayısıyla bizim için sahne en az koleksiyon kadar önemli diyebilirim.
Püskül, taş ve dantel detaylar Raisa & Vanessa koleksiyonlarının temel taşları oldu. Oynamayı en sevdiğiniz özel malzemeler, kumaşlar, renkler hangileri?
Raisa: Her sene değişiyor J Ama öncelikli olarak yeni kumaş aileleriyle farklı taş gruplarını kullanarak yüksek işçilikli desenler çıkartmak diyebilirim.
Koleksiyonlarınızı genelde “Haute Couture” parçalardan oluşturuyorsunuz. Peki sizin günlük yaşamdaki “şıklık” anlayışınız nedir? Kişisel gardırobunuzda şu sıralar en favori parçalarınız nelerdir?
Vanessa: Eklektik ve boho stilde bir dolabımız var. Bu yıllardır vazgeçemediğimiz bir stil. Kovboy botları , etek ve crop üstler bizim dolabımızın en favori parçaları.
Her tasarımcının kendini yenileme ihtiyacı vardır. Siz nasıl tazeleniyorsunuz?
Raisa: Seyahat ederek ve daha çok doğanın içinde zaman geçirerek. Bir de köpeklerimiz var biliyorsunuz. Her sabah onlarla uyanmak ve zaman geçirmek de bizim için tazelenmek aslında. Fakat uzun süren yoğunluk sonrası mutlaka yurt dışına çıkıyoruz, özellikle doğa tatillerini tercih ediyoruz.
Hazırladığınız şovlar içinde en sevdiğiniz şovunuz hangisiydi, bu akşamki şovunuz ile ilgli neler söyleyebilirsiniz?
Vanessa: Her şovumuz en sevdiğimiz şovumuz. Birini ayırmıyoruz. Hepsinde koleksiyonun anlattığı bir hikaye var.
Raisa: Kesinlikle! Ama burası yani Enerji müzesi Disco Knights için tam olarak aradığımız mekan oldu. Burada bu gece rönesansın gösterişli görünümlerini endüstriyel bir ruh ile izleyeceğiz. Ben de çok merak ediyorum!
Sizi besleyen ve kaçırmadığınız eventler var mı? (Sanat fuarları, moda etkinlikleri, festivaller vs.)
Vanessa: Evet elbette, mutlaka sektörün önemli fuarlarına marka olarak katılım gösteriyoruz. Ayrıca yine endüstrinin içindeki önemli etkinliklere katılıyoruz. Festivaller ve sanat fuarları da ilgi alanımızda.
