BURUNA İKİNCİ DOKUNUŞ

Burun estetiği yaptırmayı hayal edenler, lütfen dikkatle okuyun!

ELLE ONLINE ELLE ONLINE 09 Mart 2014
BURUNA İKİNCİ DOKUNUŞ
Kulak Burun Boğaz Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Estetik ve Fonksiyonel Burun Cerrahisi Op. Dr. A. Emre İlhan'la son dönem oldukça revaçta olan burun ameliyatlarında revizyon konusunu konuştuk... Ve çok ilginç bilgiler verdi. Böyle bir operasyon düşünenler aman dikkatli okuyun...





Burun ameliyatlarında hangi nedenlerle revizyon yapılması talep ediliyor? Neden, açıklar mısınız?
Burun estetiği ameliyatı tam anlamıyla kişiselleştirilmesi gereken bir ameliyat. Yani kişinin yüzü, kaşı gözü ve tüm bu organların birbiri ile olan dengesi ameliyat öncesi planlamada mutlaka gözetilmelidir. Ayrıca hastanın derisi ve burnun iskeletini oluşturan kemik ve kıkırdak yapının özellikleri yani cerrahın şekillendirmeye çabaladığı malzemeye göre teknik seçimi de çok önemli. Bana, revizyon burun ameliyatı için başvuran hastaların bir çoğu daha önceki burnun yapısına , deri ve kıkırdak yapısına uygun olmayan teknik seçimi sonucunda genellikle eksik yapılan işlemlerden dolayı başvuruyor. Bu hastaların %60'ı estetik ve fonksiyonel nedenler, %20'si yalnız estetik, %20'si ise yalnız fonksiyonel nedenlerle bize başvuruyor. Estetik nedenler arasında en sık olarak göze çarpan, eski çıkarım rinoplasti tekniklerini ile burnun yapısal komponentlerinin tahrip edilerek burun iskeletini oluşturan yapıların birbiri ile olan ilişkisinin bozulması ve ameliyatın standart bir ameliyatmış gibi her kişiye aynı tekniklerle yapılması sonucunda ortaya çıkan nedenler. Oysa ki standart burun estetiği ameliyatı yoktur ve her burun estetiği ameliyatı estetik ve fonksiyonel anlamda başlı başına ayrı bir proje gibidir. Fonksiyonel nedenler içinde ise en sık olarak karşımıza çıkan burnun dış yapıları şekillendirilirken içi ile ilgili problemlere dokunulmaması sonucunda ameliyat sonrasında burun tıkanıklığı sorunları yaşanmasıdır. Oysa ki günümüzde her estetik burun ameliyatı aynı zamanda fonksiyonel de bir ameliyattır. Yani her estetik burun ameliyatından önce doktor burnun içindeki yapıları kapsamlı şekilde muayene etmeli ve o anda herhangi bir problem yaratmayan ancak ameliyat sonrasında potansiyel bir burun tıkanıklığı nedeni olabilecek nedenler bile aynı ameliyatta bertaraf edilmelidir.~ İstemek ‘revizyon' için yeterli mi?
Sadece hastanın bir revizyon ameliyatı istemesi tabii ki yeterli değil. Bu arada her revizyon da gerçek anlamda revizyon değildir. Burada revizyon ve rötuş denilen kavramları da açıklığa kavuşturmak gerekir. Bir burun ameliyatı sonrasında burnun yapısal anlamdaki mimarisini tamamen değiştirecek bir ameliyat planlanması revizyon, sadece çok küçük bir takım geliştirmeler yapılması ise rötuş olarak adlandırılıyor. Yani her 2. burun ameliyatı revizyon değil aslında. Eğer hasta gerçekten küçük bir görsel problem için geldiyse bu kısa süren ve bazen lokal anestezi ile bile yapılan müdahaleler ile istenilen amaca ulaşılabilir. Ancak burunda zaten ciddi anlamda bir yapısal deformite varsa bu durun doktor tarafından da hasta daha odaya ilk girdiğinde fark edilecektir. Burada önemli olan revizyon ameliyatının zamanlamasının hastanın bir önceki ameliyatından sonra geçen sürenin, burun üstünü kaplayan derinin ve burnun kıkırdak ve kemik yapılarının iyileşme durumuna göre doktor tarafından doğru olarak yapılmasıdır. Sadece küçük kaprisler için kimse tekrardan ameliyat edilmemelidir. Yani sadece hastanın istemesi bir revizyon burun estetiği ameliyatı için yeterli değil,cerrahın da hastanın burnundaki deformiteyi ve yüzle olan uyumsuzluğunu görmesi gerekir.





Defalarca burun ameliyatı olan hastalar tanıdım. Haber yaptığım biri 10'dan fazla kez olmuştu. Bu kadar çok yapılması ne derece doğru?
 Burun estetiği ameliyatları tüm estetik ameliyatlar içinde psikolojik olarak insanları en çok etkileyen ameliyattır. Yani tam bir psiko-cerrahidir. Çünkü burun yüzün ortasında ve kimseden saklanamayacak bir organ ve ergenlik döneminde en fazla takıntı yaratan vücüt bölgelerinden biri. Bu yüzden bazı hastalarda bu durum ciddi bir takıntı haline gelebiliyor ve uygulanan cerrahi başarılı bile olsa hasta tekrar tekrar ameliyat olmak isteyebiliyor. Takıntı dışında özellikle vücut imajı algısının bozulduğu vücut dismorfik sendromu ve bazı kişilik bozukluğu sendromlarında hasta vücudunun belli bir bölgesini sizin ve benim gördüğüm şekil ve büyüklükte görmeyip tekrar tekrar ameliyat olmak isteyebiliyor. Burada aklı selim olan cerrahın hastanın bu durumunu anladığı anda, profesyonel yardım almasını sağlamaktır. 10 kez çok ciddi bir rakam ve bu kadar çok ameliyatı ne burnun derisi ne de kıkırdak yapıları kaldırır.~ Doğru yapılmayan burun estetiklerinde tek sorun görsel memnuniyet değil. Başka sorunlara da yol açabiliyor? Bunları bir de siz hatırlatır mısınız?
Revizyon burun estetiği ameliyatlarında görsel şikayetlerin yanı sıra nefes ve koku alma ile ilgili şikayetler başı çekiyor. Özellikle kaliteli bir hayattan bahsediyorsak burundan nefes almak hayatidir. Bu yüzden özellikle hem uyku kalitesi hem gün içi aktivitelerin daha sağlıklı yapılması, hem de fiziksel aktivitelerin vücut yararına olabilmesi için burun dan nefes almak elzemdir. Günümüz burun estetiği felsefesinde burnun güzelleşmesi sırasında nefesten olmak düşünülemez. Eskiden burun estetiği ameliyatları planlanırken burnun dış yapısı için başka cerrah içinin yapılması içi başka cerrah ameliyat girerdi artık günümüzde burun estetiği ve fonkisyonel kısmı birbirinden ayrılmıyor. Hatta burnun dış yapısı şekillendiriliken nefes alacak bir dizaynda şekillendiriliyor. Yani tek bir cerrah burnun dış yapısını da iç yapısının da hem estetik olarak güzel, yüz ve cinsiyet ile uyumlu hem de fonsiyonel olarak nefes alabilecek şekilde yapıyor. Bu durum son yıllarda özellikle burnun dış yapısının da nefes üzerinde etkili olduğunun anlaşılması ile ortaya çıktı. Ayrıca koku almak da bize sunulan en önemli duyulardan biri ve tad duyusuyla çok ilişkili. Grip olduğunuz zamanları hatırlayın burnunuz tıkalıyken yediğiniz şeylerin tadını da alamazsınız. Bu yüzden burun ameliyatı sırasında burnun nefes alacak şekilde dizayn edilmesi koku almak açısında da hayatidir. Bu yüzden ben burun estetiğinin bu yeni felsefesine burnun sağlıklı güzelleşmesi diyorum. Burun yeni şekline kavuşurken nefes ve koku alma fonksiyonlarına da saygı duyulmalı ve bu önemli foksiyonlar korunmalıdır.





Revizyon ameliyatlarında sadece kıkırdak mı kullanıyor musunuz? Başka malzemelerden yararlanıyor musunuz? Neden kıkırdak? Nereden alıyorsunuz? Nasıl saklıyorsunuz?
Revizyon burun estetiği ameliyatlarında yıllarca kıkırdağın yanında titanyum, med por, silikon gibi organik olmayan başka bazı malzemeler kullanılmaya çalışılmış ancak hepsi bir takım kötü sonuçlar doğurmuştur. Yani burun dışarıdan bir malzeme kabul etmiyor ve mutlaka yıllar içinde dılarıya atıyor veya enfeksyon gelişiyor. Bu tarz malzemeler burun ameliyatlarında dünyada halen kullanılıyor olsa da burnun yeniden şekillendirilmesinde en iyi ve güzel sonuç veren materyal kıkırdak dokusudur. Çünkü burun yapısı kıkırdaktan oluşuyor ve yine burun kıkırdağına en yakın ve en iyi kaynayan yapı kıkırdaktır. Hatta en iyisi insanın kendi kıkırdak dokusudur. Bu kıkırdak dokusu ilk ameliyatlarda zaten hastanın burnunun orta direği olan septum kıkırdağında mevcut, yani oradan alınabiliyor. Ancak revizyon ameliyatlarında ihtiyaç duyulan ve planlanan işleme göre kulaktan veya kaburga kıkırdağından alınabiliyor.~Ben şahsen çok revizyon cerrahisi yapan bir cerrah olarak sadece kamuflatif işlemler planladığımızda kulak kıkırdağı, yapısal düzeltmeler için ise kaburga kıkırdağı tercih ediyorum. Kaburga kıkırdağı ilk duyulduğunda hastayı biraz korkutabiliyor ama son iki yıldır geliştirdiğim endoskopik çıkarım tekniği ile göğüs altında 1.5 -2 cm lik bir kesiden tüm yapıları ekranda görerek güvenli ve hassas bir şekilde yetecek miktarda kaburga kıkırdağı alabiliyoruz ve hastamızın ameliyattan 1 gün sonra ciddi bir ağrısı veya sızısı olmuyor. Bu kıkırdak ileri dönemde eğilme veya bükülme olmaması için özel bir yöntem ile kesiliyor ve bu şekilde kullanılıyor.Tabii ameliyattatan önceki planlamalar sırasında hastamıza kendine yapılması planlanan işlemler ile ilgili çok kapsamlı bir bilgilendirme yapıyorum. Bu şekilde hastamız eğer burun içi kıkıdağı yetmezse kaburga veya kulaktan kıkırdak alabileceğimizi ve bunun yüzdesini bilerek ameliyata giriyor. Ameliyatta alınan kıkırdağın bir kısmı da ayrılarak gelecekte oluşabilecek herhangi bir iyileşme problemi veya bir kaza sonrasında kullanılabilecek şekilde steril şartlarda -80 derece lik kök hücre saklanılan özel dolaplarda süresiz olarak saklanabiliyor. Yani 10 yıl sonra burnunuzun başına bir durum gelirse başka bir yerden kıkırdak alınması gerekmiyor ve daha önceki ameliyatınızda alınan kıkırdak kullanılabiliyor. Bu son yıllarda gelişen ve cerrahı ve hastayı çok rahatlatan bir yöntem.





Ne zaman ‘pes' etmek lazım?
Burun estetiği ve revizyon burun estetiği ile ilgili tekniklerimiz ve çeşitliliği her geçen gün artıyor ve gelişiyor. Bu yüzden biz cerrahlar olarak bizim için pes diye bir kavram yok. Her şey hastalarımızın mutluluğu ve sağlığı için. Ancak hasta açısından pes denilecek zaman cerrahın hastaya dur diyeceği zamandır. Buna karar verirken cerrah hastasının dokularının artık başka bir ameliyatı kaldırıp kaldırmayacağına bakar ve “tamam” diyebilir. Yani artık hastaya yarar sağlama olasılığı azalmışssa ve hastanın zarar görme riski varsa artık daha ileriyi düşünmemek bazen daha iyidir.





ESRA ÖZÜBEK

SON HABERLER

Dergide Bu Ay

ELLE Mart Sayısı Çıktı!

ELLE Mart Sayısı Çıktı!

Baharı Hande Erçel ile karşılıyoruz.

BU SAYIDA NELER VAR?

E-Bülten Aboneliği

E-bültenimize şimdi abone olun,
magazin dünyasındaki tüm gelişmelerden anında haberiniz olsun.