BERLİN İSTANBUL HATTINDA GEZİ’Yİ OKUMAK

Barbaros Altuğ, Gezi sırasında yazılan kitapla bir kuşağa da ayna tutuyor.

ELLE ONLINE ELLE ONLINE 15 Ağustos 2014
BERLİN İSTANBUL HATTINDA GEZİ’Yİ OKUMAK






Temmuz ayında Can Yayınları'ndan çıkacak olan Barbaros Altuğ'un son romanı “Biz Burada İyiyiz”, su gibi akan, kısa ama derinlikli, okuyucuyu düşündüren, özellikle Gezi olaylarının gençlik üzerindeki izdüşümlerini sorgulatan bir metin. “Neden Gezi'yle ilgili bir roman yazmak istediniz?” diye soruyoruz öncelikle: “Türkiye, genç insanlarını mutlu edemiyor uzun süredir. Gezi bu mutsuzluğun, yaşadıkları ülkenin onların isteklerini görmezden gelmesinin de bir sonucuydu. Daha çok özgürlük, daha çok yeşillik, daha çok sanat istiyorlar. Bu derinleşen mutsuzluk beni fena halde üzdü. Genç insanların sadece umutlu bir gelecek için ellerinde olanı terk etme, yeni bir ülke isteği için direnme cesaretleri de içimi kabarttı. O sıralarda yazmaya başladım bu hikayeyi.”





NEDEN BERLİN'İ SEÇTİ?


Roman; Yasemin, Eren ve Ali'nin Gezi protestoları sonrasında umutlarıyla birlikte anavatanlarını da geride bırakıp Berlin'e yerleşmeleri üzerinden yola çıkıyor. Altuğ'un Berlin kentini seçmesi de tesadüf değil: “Kitabın bu gençlerin hayallerine denk düşebilecek bir yerde geçmesini istiyordum. Berlin böyle oturdu romana. Bir senede Berlin'e yedi kere gittim, her seferinde bir bölümün, bir olayın kurgusu için birkaç hafta, bazen bir ay kaldım. Berlin üzerine yazılmış, Berlin'in giderek bir özgürlük adası haline gelmesini de anlatan bir sürü kitap okudum.” Altuğ 1990'dan beri her yıl ziyaret ettiği, duvarın yıkılmasından sonra tekrar özgürleşen Berlin'e davet ediyor roman kahramanlarını, ülkelerinde kaybettikleri özgürlükleri, umutları bulabilsinler ve geçmişlerini unutsunlar diye...





BİR EDEBİYAT YOLCULUĞU


Kitap, Yasemin ve yazar olmak isteyen Eren'in ağzından ilerliyor. Hatta “Biz Burada İyiyiz”, aslında Eren'in yazmaya çalıştığı romanın adı. Barbaros Altuğ, Eren'in sevdiği Alman yazar ve ismini zikretmediği ama gönderme yaptığı birçok romanla okuyucuyu edebi bir sınava da sokuyor: “Eren'in Berlin'e gitme sebeplerinden biri de Alman yazarlara bayılması. Öyle ki Uwe Timm, Uwe Tellkamp, Chico Buarque, Truman Capote, Christopher Isherwood, kitapta adları geçmeden romanlarıyla geçiyor. Bir de bu kitap benim sevdiğim edebiyat yapıtlarının izini sürüyor; Tiffany'de Kahvaltı gibi. Tiffany'de Kahvaltı'nın esin kaynağı, Christopher Isherwood'un daha sonra Kabaret filmiyle çok tanınan Hoşçakal Berlin kitabıydı. Berlin birden fazla sebepten bu kitabın ana kahramanlarından biri olmayı hak ediyordu.”





SELİN MİLOŞYAN

SON HABERLER

Dergide Bu Ay

ELLE Türkiye 25 yaşında!

Mayıs sayımızda ELLE dergisi global kodlarıyla bir araya getirdiğimiz kendi alanlarında çok başarılı tam 8 isim ve 8 marka var.

BU SAYIDA NELER VAR?

E-Bülten Aboneliği

E-bültenimize şimdi abone olun,
magazin dünyasındaki tüm gelişmelerden anında haberiniz olsun.