BUNLARI KONUŞALIM!

Dinamik döngüsü ve bitmeyen enerjisiyle sürekli üreten moda sektörü yepyeni isimlerle tüketiciyi şaşırtıp heyecanlandırmaktan vazgeçmiyor.

ELLE ONLINE ELLE ONLINE 29 Şubat 2020
BUNLARI KONUŞALIM!

Son dönemde dikkat çeken sekiz markayı mercek altına aldık. Sadelik, sürdürülebilirlik, özgünlük ve kalite, hepsinin ortak motto’su.

SEEN PIECES

SEDA ŞEN / @seenpieces, www.seenpieces.com


Marka hikayesi

İlk etapta kendi dolabımı, evimi online olarak paylaştığım bir yerdi web sitemiz. Ardından satmış olduğum ürünlerin boşluğunu hissetmem ve talebi fark etmem üzerine geçmişten ilham aldığım parçaların üretimine başlandı. Şu anda Seen Pieces’in çatısı altında aksesuar kategorisinde çanta ve kemer üretimi yapılıyor. Renkler ve modeller dönemsel olarak değişse de genellikle hayvan teması üzerinden tasarım yapıyoruz.

Hedefler

İstediğim parçaları istediğim kalitede üretmeye devam ederek globalleşmek, en büyük hedefim. Bu, yatırımsız kurulan markalar için aslında epey zorlu ve belki de yorucu bir süreç olabiliyor. Ardından içinde vintage parçaların bulunduğu konsept bir mağaza açmayı planlıyorum.


Bir kadının gardırobunda bulunması gereken vazgeçilmez aksesuar hangisi sizce?

Seçim yapmak çok zor ama takıların her şeyi bir çırpıda değiştirebilecek güce sahip küçük kahramanlar olduğunu düşünüyorum. Klasik bir gözlük de bence kurtarıcı bir parça. Kendini belli eden bir kemerse düz ve klasik bir seçimi dahi uçurabilir.




Koleksiyonda hayvan baskılı çantalar ve kalın kemerler dikkat çekiyor.


butë

YASEMİN İPEK / @bute.apparel, www.butetheapparel.com


Nasıl başladı?

Kendimi bildim bileli modaya, kendime yakışanı giymeye ve insanları giydirmeye merakım vardı. İstanbul Bilgi Üniversitesi Medya ve İletişim Sistemleri mezunuyum. Modanın içinde olmak evrenin bana sunduğu müthiş bir ‘comfort zone’, moda bir şekilde hayatımda hep var olmalı.

butë aslında benim Mart 2019’dan beri üzerinde çalıştığım ancak geçtiğimiz Aralık ayının ilk haftasında duyurduğum tazecik bir marka. Aklımda veya hayalimde bir marka kurma fikri asla yoktu. Tekstilci olan babamın, “Neden sen de bir şeyler yaratmıyorsun? Elinde böyle bir fırsat varken zevklerimizi neden birleştirmiyorsun?” gibi sorularının etkisiyle marka oluşturma sürecine girdim.

Sadece kazak mı?

Aslında yalnızca kazak ve hırka içeren bir marka değil butë, kışa uygun az ve öz bir koleksiyon ile kitlenin karşısına çıkmak istedim. Güzel bir giriş yapmak ve “merhaba, ben geldim!” diyebilmekti hedefim. Minimal ama renkli bir dünyanın içinde butë eğlenceli ama bir o kadar da basit ve anlaşılır.

Anlatılmaz, yaşanır kazaklar

Ürünlerimizin hepsi özel İtalyan yününden yapıldı. Alpaca ve merino karışık bir yünden söz ediyorum. Bu da kazaklara ekstra yumuşaklık katıyor. Tam olarak “anlatılmaz ama yaşanır”. Yumuşak olmalarının haricinde sıcak tutma konusunda da iddialı kazaklar ortaya çıktı.

Modellerimi ve renklerimi seçerken günlük kullanıma kolay adapte olmasına ama bu adaptasyon sürecinde sönük kalmamasına özen gösterdim. Herkesin rahatlıkla kullanabileceği renkleri seçip örneğin sedef düğmeler veya elcik kısmına ham inci detayı ekleyerek bir nevi ruh katmaya çalıştım.

Vajza modelimizin üzerinde iki farklı kadın suratı var. Bu suratlar benim boş zamanlarımda çizdiğim kadınlardan alınıp kullanıldı. Resme meraklı Matisse hayranı biri olarak kendi çizimlerimi dahil etmek çok hoştu. Çizimler her sezonda karşınıza çıkacak.






Markanın tasarımcısı Yasemin İpek, kazakların jean ve 990’larla güzel bir kombin yaratabileceğini anlatıyor. Elbise üstüne vajza kazağın da şık durabileceğini ekliyor.

NATURAE SACRA

GIZEM PIRINÇÇILER / @naturaesacra, www.naturaesacra.com


Marka hikayesi

Naturae Sacra moda endüstrisi içinde konumlanmış, ürün tasarımı ve sürdürülebilirlik odaklı üretmeyi amaçlayan modern bir marka. Moda kavramının içerisinde çok daha masum ve zamansız bir tarafta kalmayı hedef edinen iki endüstriyel tasarımcının markalaşma sürecinin bir meyvesi. 2019 yılının başından beri ürünler satışta.

Hedef, sürdürülebilirlik

Rastlantısal organik formlardan ilham alarak bu formlara tezat yaratan minimal geometrik hatları olan çantalar üretiyoruz. Modern ve kullanım kolaylığı sağlayan deri gövdeler, markanın DNA’sı olan her biri birbirinden farklı el işçiliğiyle oluşturulmuş reçine sapları ile tamamlanıyor. Bu noktada kullandığımız materyaller bizim için çok önemli, çünkü sürdürülebilirlik en öncelikli hedefimiz. Derileri vegetal tabaklama yöntemiyle tamamlanıyor. Bunlar yüksek kalitede besi hayvanlarının derileri. Marka hiçbir şekilde gerçek kürk ya da tropik hayvan derisi kullanmıyor. Reçineler de seri üretim tekniklerinden uzak çevreci bir ortamda hazırlanıyor. Reçine saplarını onlarca yetenekli kadın el emeği olarak üretiyor. Renkler de doğal bir karteladan seçiliyor.

Kısaca ilham noktaları doğa ve zamansızlık olan markamız için sürdürülebilir tasarım, trendden öte bir ideoloji.


Nasıl bir stil?

Çantalar minimal ve maskülen tasarımları tercih eden kadınlar için ideal. Naturae Sacra kadınının gardırobunu, doğanın doğal renkleri olan bejden kahverengine, beyazdan siyaha renk geçişlerinde hayal ediyorum. Çantaların maskülen tavrını destekleyen, yumuşak deriden düz taban ayakkabılarla uyumlu bir kombin oluşturacağını düşünüyorum.

Dünya markası olma yolunda

Avrupa, Amerika ve Asya’da net-a-porter üzerinden müşterilere ulaşıyoruz. Ayrıca Japonya, Avusturya, Arap Emirlikleri, Fransa ve İtalya gibi birçok ülkedeki büyük mağazalarda da satışta olacağız.



Ürünler genel olarak toprak ve doğa renklerinde karşımıza çıkıyor.


MİRELA CERİCA

MİRELA CERİCA / @mcmirelacerica, www.mirelacerica.com


Marka hikayesi

Uzun yıllar perakende sektöründe çalıştım. Ardından Fransız asıllı eşimle evliliğimden sonra Paris, Brüksel ve İstanbul arasında gidip gelerek yaşamaya başladım. Bu şehirlerde kurduğum profesyonel ekiplerle, birçok firmaya kreatif alanın yanı sıra, koleksiyon oluşturma, marka konumlandırma, satın alma ve perakende stratejileri gibi alanlarda da danışmanlık hizmeti sunuyordum ve en sonunda kendi markamı yaratma isteğim ağır bastı ve tüm bu profesyonel iş bağlantılarımı sonlandırarak kendim için çalışmaya başladım.

Tasarım tarzım ve moda kimliğim çocukluğumdan beri yaptığım seyahatler sayesinde şekillendi. Gittiğim yerlerde dolabım için seçtiğim orijinal tasarımlar ve vintage parçalarla, kendim için tasarlayıp diktirdiğim kıyafetler birleşince Mirela Cerica markasının hikayesi başladı. Benimle aynı adı taşıyan markamın ilk koleksiyonu ise sonbahar/kış 2019-2020 sezonunda hayat buldu.

İki kelimeyle Mirela Cerica...

Zarif ve sıradışı.

Markanın anlamı

Markanın ve ismimin anlamı, aile köklerimize kadar uzanan müzik tutkumuz. 3 nota; Mİ-RE-LA.


Koleksiyon hakkında

Mirela Cerica markasında belli bir desen, renk veya kumaş ön planda değil, her ürün kendi detayları ile dikkat çekiyor. Designedbymirelacerica koleksiyonunu ise ben tasarlıyorum. Her biri keskin, detaylı ve aksesuarlı parçalar. Doğru ve kaliteli kumaşın yanında yüksek dikiş işçiliğine çok önem veriyorum. Yüzde yüz koton ya da ipek karışımlı gömlekler, vegan üstler, kaşmir karışımlı kabanlar ve yün karışımlı ceket pantolon takımlar dikkat çekiyor. Aksesuarlara gelince, ekstra büyüklükteki kristal küpeler, altın kaplama halka tasarımlar ve bilezikler ön planda.

Hayatınızda en etkilendiğiniz ve koleksiyonunuza eklediğiniz vintage parçalar hangileri?

En etkilendiğim parçalardan biri 1920’li yıllara ait olan, turkuaz taşlı ve incili el yapımı broştu. Bir diğeri ise 1940’lı yıllara ait kesme kristal taşlı çok farklı bir teknikle örgü metallerle süslenmiş saç iğnesi. Hâlâ son sahibini bekliyor.

Çok yakında

Büyük bir heyecan ve titizlikle hazırladığımız showroom’umuz kısa bir süre sonra Yeniköy’de kapılarını açıyor. Sadece ürünlerin teşhir edildiği bir mekan değil, sıcak, ilham veren ve paylaşım odaklı kreatif bir yaşam alanı yaratmayı hedefliyorum.





Mirela Cerica Hong Kong, Kore, Singapur, Hindistan ve Fas gibi destinasyonların kendisine ilham verdiğini, kıyafetler kadar aksesuarların da bir eşi ve tekrarı olmadığını anlatıyor.


CUP OF STARS

MELISSA VE İPEK AZAR / cupofstars.co, www.cupofstars.co


Marka ve tasarım hikayesi

Cup of Stars ürünleri aslında tek bir kişi tarafından tasarlanmıyor. Tasarım ekibi olarak şu an için üç kişiyiz. Beğendiğimiz, ilham aldığımız detaylardan bir havuz yaratıp sonucu kendimize göre yeni ve farklı yorumlar katarak müşteriye sunuyoruz. Benimle birlikte kız kardeşim İpek ve Can Altuntel de bu ekibin bir parçası.

Ben ve kardeşim, kendimizi sürekli dolabın önünde “şu gömleği bu tarz bir pantolonla giysek ya da bu eteğin üstüne aslında şöyle bir bluz lazım” derken buluyorduk. Ve bunu neden biz yapmayalım ki dedik. Kısacası Cup of Stars hem yılların birikimiyle hem de ani bir kararla ortaya çıktı. İlk çalışmalara 2019 Ocak ayında başladığımızı ve Temmuz ayında ise ilk koleksiyonumuzu satışa sunduğumuzu söyleyebiliriz.

Marka felsefesi

Cup of Stars’ın mevsimsiz ve zamansız şıklığı ön plana çıkarmasına özen gösterdik. Her tarzdan ve her bedenden kadının kendi dolabına göre parçalar bulabileceği, farklı okazyonlarda aynı kıyafeti kullanabileceği, tüketimden önce kaliteye ve kişinin mutluluğuna öncelik veren bir marka olmayı hedefledik.

Cup of Stars’a dair en sevdiğimiz özelliklerden biri ürünler kombinlenirken özgürlüğün kişiye ait olması. Tarzınıza göre hem klasik hem de dinamik bir görüntü tercih edebilir, bunu da seçtiğiniz aksesuarlarla siz belirleyebilirsiniz. Hedefimiz, bizi tercih eden tüm kadınların kendilerini kıyafetler içinde mutlu, özgür ve güçlü hissetmeleri.


Koleksiyona dair

A-List koleksiyonu, kendi dolabımızda eksikliğini hissettiğimiz parçaların yeniden yorumlanmış hallerini barındırıyor. Bu kış sezonunda siyahın klasik ve asil duruşunu içimizi ısıtan çarpıcı renklerle bir arada kullandık. Ayrıca koleksiyondaki aksesuar ve kumaşların uzun ömürlü olmasına dikkat etmeye çalıştık. Trendlere uygun satış odaklı ürünler sunmak yerine bir Cup of Stars kadını imajı oluşturmayı amaçlıyoruz.





JAAGRAVII

NAZ SIRMEN / @jaagravii, www.jaagravii.com


Marka hikayesi

Jaagravii kendim için tasarladığım küpelerin beğenilip talep edilmesi üzerine markalaştı. 2019’un sonlarına doğru daha kurumsal bir yapıya büründü. Yıllar boyu yaptığım resim ve illüstrasyonlar Jaagravii küpe ve halkalara ilham verdi.

Neden Jaagravii?

Hintçe gözlemci, parlak ve aydınlanmış anlamlarına geliyor. Aynı zamanda güneşin isimlerinden biri.

Tasarımların karakteri

Jaagravii derin bir aşktan doğar ve kökleri yaratıcılığın dünyasına uzanır. Yaratıcılığın bir sınırı olmadığını bize tekrar hatırlatan enerjik, fütüristik ve gösterişli tasarımlar el yapımı ve sınırlı sayıda üretiliyor. Renklerin canlılığı ve materyallerin çeşitliliği ürünlerin karakterini oluşturuyor.

Sadece küpe değil

Gümüş ağırlıklı olmak üzere akrilik pirinç ve pleksi, kullanılan materyallerden sadece bazıları. Temelde Jaagravii bir küpe markası olarak kuruldu ama gelecek koleksiyonlarda kolye, kemer ve ayakkabı da yapmayı planlıyoruz.

Cesaret işi

Jaagravii’nin motto’su “Minimalism Goes Bold”, risk almaktan korkmamayı, cesur ve rahat olmayı anlatıyor. Cesur kadınlar onu, o da cesur kadınları tercih ediyor.




Geometrik formlardaki gösterişli küpeler formları, renkleri ve uyandırdıkları duyguyla, Hintçe parlak ve aydınlanmış anlamına gelen Jaagravii’nin felsefesini çok iyi yansıtıyor.


KEEYA İSTANBUL

GIZEM BAL, ÖZEM KESKIN / @keeyaistanbul, keeyaistanbul.com


Marka hikayesi

Uzun yıllardır iki kardeş olarak kurduğumuz hayali, Keeya İstanbul markasıyla 2019 yılında hayata geçirdik. Altyapısını sağlam bir temele oturtmak için çok çalıştık. Sürdürülebilir, geleneği bugüne modern bir çizgide taşıyan, el işçiliğinin ustalığına anlam yükleyen, natüre saygı duyan markanın ismi Keeya, Afrika orjinli bahçe çiçeği anlamına geliyor.

İlk sezonumuzu 2019 yaz olarak tanıttık. Keeya öncelikle bir yaz markası olarak doğdu dolayısıyla 2020 kış için bir koleksiyon çalışmadık. Ama gelen talep ve olumlu geri bildirimler sonucu bunu yapmaya karar verdik.

Keeya İstanbul’da elbiseler yoğunlukta, bunun yanında etek, şort, gömlek, pantolon gibi geniş bir ürün yelpazesi öne çıkıyor hatta yeni hazırlanan koleksiyonlarımızda birtakım sürprizlerimiz var.

Mutluluk veren parçalar

El işçiliğinin vurgulandığı, iç açıcı koleksiyonlar hazırlıyoruz. İpek ve tencel gibi organik ve doğal dokulu sürdürülebilir kumaşlar ile çalışmayı tercih ediyoruz. Biz kadınların sebepsizce isteyecekleri ve sadece dolaplarında durdukları için bile onlara mutluluk verebilecek parçaları yaratmak istedik.


Hedefler

Markamızı daha kurulum aşamasındayken hem Türkiye hem de yurtdışı olarak konumladık ve stratejimizi hep bu doğrultuda yürüttük. 2020 yaz ve devam eden koleksiyonlar önümüzdeki iki ay içerisinde yurtdışına tanıtıma gidiyor. Çok kısa süre içerisinde yurtdışı pazarında da yerimizi alacağımıza inanıyoruz.

Nerede satılıyor?

İnternet sitesinde, Beylerbeyi’ndeki showroom ve Beymen mağazalarında.





è lei

MELODI TALVI / @eleiofficial, eleiofficial.com


Marka hikayesi

Markayı çok yakın bir arkadaşımla birlikte kurduk. İkimiz de anne olduktan sonra moda satın alma kariyerlerimize son verip kendi işimizi yapmak için è lei’yi hayata geçirdik. Arkadaşım ortaklıktan ayrıldıktan sonra ben yola tek başıma devam ettim. Modayla hep iç içeydim. V2K designers’da çalıştım. Vakkorama’da satın alma ve üretim departmanlarında yer aldım. En son da Beymen’deydim.

è lei, İtalyanca O demek

Eski ortağım İtalyan ekolündendi. İşe başlarken, “nasıl biri bu markayı giyen kadın?” diye soruyorduk kendimize. Ve üzerinde konuşurken “o kız”dan (İtalyanca “è lei”) bahsediyor olmak hoşumuza gitti. Açıkçası ismin kulağa hoş geldiğini, yazılımının göze çok güzel göründüğünü ve akılda kalıcı olacağını düşünmüştük.

Markanın felsefesi

è lei, tekdüze olmadan hep şık ama hep şehirli ve rahat, aynı zamanda da zamansız olabilmeyi çok fazla çabalamadan başarabilen bir tarzı arıyor.

Koleksiyon hakkında

2020 ilkbahar-yaz koleksiyonunda sadece ipek kumaşlar var. Bolca şantuk ve organza kullandık. Canlı renkler ve eğlenceli siluetler dikkat çekiyor, ve hep kadınsı.

Nerelerde satılıyor?

è lei 2020 ilkbahar-yaz koleksiyonu ilk defa dünyada satışa sunuluyor. Türkiye’de Mart ayı itibariyle Vakkorama mağazalarında ve online sitemizde de olacak. Bunun dışında Antwerp, Kuveyt, Şikago, Güney Karolina Charleston ve Maldiv adalarında da satışa çıkacağız.




Organza ve şantukların damga vurduğu e lei koleksiyonlarında gömlekler sırt dekoltesi gibi detaylarla dikkat çekiyor. Bele oturan A kesim etekler, kısa ve uzun elbiseler her daim zamansız.


YAZI: SELİN MİLOŞYAN

ELLE Şubat sayısından alınmıştır.



ETİKETLER
SON HABERLER

Dergide Bu Ay

ELLE Nisan Sayısı Çıktı!

ELLE Nisan Sayısı Çıktı!

Yeni sayımızın kapağında oyuncu Hazar Güçlü var.

BU SAYIDA NELER VAR?

E-Bülten Aboneliği

E-bültenimize şimdi abone olun,
magazin dünyasındaki tüm gelişmelerden anında haberiniz olsun.