Kendini Keşfetme Yolculuğu

Yogi ve yazar Çetin Çetintaş ile 2024 için niyet belirleme, insanın kendini bilme hali ve yoga felsefesinin derinliklerine indiğimiz bir sohbet gerçekleştirdik.

Buse Saray BUSE SARAY 27 Aralık 2023

İnsanın kendini keşfetme yolculuğu, ömrü boyunca süren bir dönüşüm halidir. Her farkındalık, kendimize olan sevgi ve saygımızın beslenmesini sağlarken, hayatla bağ kurabilmemizi destekler. Yeni bir yıl ve başlangıçlar kapımızı çalarken; gerçek benliğimiz ile tanışmayı, dönüştürücü bir güç olan niyetleri, yaşamımıza yön verebilmenin anahtarı zihin ve nefesi, yoga felsefesinin tanımını Yogi ve yazar Çetin Çetintaş ile konuştuk.




Pek çoğumuz sizi tanısa da bir de sizin bakış açınızdan dinlemek isteriz. Çetin Çetintaş, bugüne nasıl geldi? Yolunu nasıl çizdi?
Birçoğumuzun çocuk yaşta belli başlı eğilimleri vardır. Farkında olsak da olmasak da onlar bizi geleceğe hazırlar. Yani içimizde bir şeylere ilgiyle büyürüz. Bazen buna cevap veririz, bazense yabancılaşırız. Ben çocukluğumdan başlayan yaşamı ve kendimi anlama çabamın peşinden gittim. Bedenimi keşfetmek benim için çok heyecan verici bir konuydu. Bedenim üzerine çalışırken arka planında çalışan enerji ve sonra tüm bunların aslında işlemesi sağlayan zihni tanıdıkça yolum tamamıyla yogaya evrildi. Yoga pratiklerine yoğunlaşmamla birlikte varlığımın gelişimine şahitlik ettikçe ve kendi üzerimde hakimiyet kurmanın ne demek olduğunu anladıkça, bu yolda aralıksız yürümeye başladım.

Yoga felsefesi nedir? Yaşamımıza etkileri neler?
Yoga felsefesi, tamamen kendimizi bilmek üzerine kurulu bir felsefedir. Temeli, zihnin tüm modifikasyonlarını (düşünce kalıplarını) yöneterek varlığımızı ortaya çıkarmaya dayanır. Yoga, önce bedenimizi keşfetmemizi ve bedenimizi daha iyi hale getirmemizi sağlar. Bu yaşamı, bedenimiz aracılığı ile yaşıyoruz. Dolayısıyla bedenimizle bağımız ne kadar iyiyse, yaşamla olan ilişkimize de bu o kadar iyi yansır. Her şeyden önce ağrısız, hareket kabiliyeti yüksek bir bedenle yaşamak bir lüks değil… Nefes alışverişini, doğumumuzdan ölümümüze kadar aralıksız sürdürüyoruz. Lakin buna rağmen üzerine hiçbir şey öğrenmediğimiz bir konu... Oysa günümüzde Harvard Üniversite’sinin araştırmaları gösteriyor ki sadece doğru nefes alışverişi hastalıklara karşı %90 önleyici etki gösteriyor. Bunun yanı sıra nefesimizi kullanmayı öğrendiğimizde, aslında hayatta nerelerde sıkıştığımızı ve bu durumların içerisinden nasıl çıkabileceğimize dair bir yol da öğreniyoruz.

Ve son olarak zihnimiz; tüm yaşamımıza yön veren şey.... Zihnin modifikasyonları biz farkında bile olmadan oluşan şeyler... Ve bu modifikasyonlar nasıl çalışıyorsa, biz öyle düşünüyoruz. Örneğin zihnimiz, "Zengin olmak kötü bir şeydir, zengin insanlar kötü insanlardır" diyorsa; zengin olmaktan kaçıyor ve kendimizi para kazanmak konusunda baltalamaya başlıyoruz. Bu yüzden zihnin çalışma mekanizmasını anlamak ve yönetmek elzem bir konu...


"Bunu unutmayın; kendini bilme yolculuğu cesur olanlar içindir"


Yogaya yeni başlayanlar ya da başlamak isteyenlere ne tavsiye edersiniz?
Bugün başlayın! Başladığınız için kendinize sürekli teşekkür edeceğiniz bir şey yoga… Acele ederek değil, sürecin keyfini çıkararak adım adım yolculuğunuza devam edin. En önemlisi bu, sürecin her saniyesini sindirerek devam etmek. Ve bunu unutmayın; kendini bilme yolculuğu cesur olanlar içindir. Süreçte kendimizin birçok karanlık yanıyla buluşuyoruz. Bu yüzden buna cesaret ettiğiniz için kendinizi sıkça onurlandırın!

“2024 için gerçek niyetlerimizi belirlemek…” Niyet tam olarak nedir? Yolumuzu çizmek ve kendimizi keşfetmek söz konusu olduğunda yeri nedir?
Yoga derki; “Tüm evren niyetler yoluyla şekillenir”. Yani niyetimiz sadece bizi değil, tüm yaşamı dönüştürür. Niyet, sonucuna bağlı olmadan istediğimiz her şeydir. Bir şeye niyet ediyorsak, sonucunu yaşama bırakmışız demektir. Sonucun ne olduğuna bağlanmadan, o yolu yürümeyi seçmektir. Sürecin, sonuçtan değerli olduğunu deneyimlediğimiz, beklentiden sıyrıldığımız bir alandır. Kendimizi keşfedebilmemiz için sonuçların da özgür olması gerekir. Niyet ettiğimiz bir şeyin yolda bizi neye dönüştüreceğini ve bu sürecin neye dönüşebileceğini deneyimlemek için, sonucun sınırsız olasılıkları barındırabilmesi gerekir.


"Eskiyi bırakamıyoruz çünkü alıştığımız her şey bizi güvende hissettiriyor."

Türkiye’de bir ilki yaparak en büyük inziva merkezi olan Kioo Retreat Center’ı yarattınız. “Yoganın kalbinin attığı yer” olarak tanımlanan bu alanı anlatır mısınız?
Benim için hala her saniyesi heyecan verici bir yer... Tüm günün yoga pratikleriyle geçtiği, gelen herkesin “kendiyle buluşma” haliyle mucizeleri deneyimlediği bir yer burası… Gelen kişilerin dış dünyadan sıyrılıp, kendi iç dünyalarına çekilmeleri için tasarlanmış büyülü bir mimarisi var. Kioo Retreat Center’ı yolda görmeye başladığınız anda başka bir boyuta geçmiş gibi hissetmeye başlıyorsunuz zaten. İnsanın kendine bilme ve kendini yönetme sürecine yardımcı olmak için yıl boyunca çok çeşitli çalışmaların yapıldığı, yılın her günü gelinebilecek bir alan. Her ay birçok ücretsiz inziva da düzenliyoruz. Burada sürekli kendi üzerine çalışan ve yoga pratiğinde müthiş yol kat etmiş öğretmenlerimiz var ve yılın 365 günü onların bilgisinden faydalanabiliyorsunuz.


Kioo Retreat Center’da yılbaşı özelinde “eskiyi bırakırken yeniyi kucaklamak” üzerine pratikler ile bedensel ve ruhsal sağlığı uzun uzun konuşup deneyimlediğiniz bir program mevcut. Neden eskiyi bırakamıyoruz? Yeniyi kucaklamak gerçekten bu kadar zor mu?
Eskiyi bırakamıyoruz çünkü alıştığımız her şey bizi güvende hissettiriyor. Bize zarar verse bile… Sevmediği bir işi değişirken bile insan ne kadar zorlanıyor. Çünkü bilinmez, zihnin hoşuna gitmez. Bilinmez, zihin için her zaman güvensizlik yaratır. Bu sebeple kendimize ve yaşama karşı güven duygumuzu geliştirmek, bilinmezin getirdiği keşif ve merak halinin keyfini hatırlamak önemli.

Duyguları anlamak ve onların efendisi olmak üzere, herkesi elementlerin büyülü dünyasında yolculuğa davet ettiğiniz 10. kitabınız “Duyguların Efendisi” satışta… Kitaptan biraz bahseder misiniz?
Elementler yaşamla ve kendimizle somut bir bağ kurabilmemiz için müthiş araçlar... Duygularımızı gözlemlemek ve anlamak üzerine de çok güzel bir çalışma alanı sunuyor. Yaşadığımız duyguları içimize attığımızda ya da yönetemediğimizde üzerimizde izler ve yükler bırakırlar. Bu kitapta, bedenimizde yüke dönüşmüş duygulardan özgürleşmek, deneyimlerden geçerken duyguları yöneterek, gerçek ihtiyacımızı görmek üzerine rehberlik ediyorum. Duygular zihnin çok yoğun çalıştığı konular... Biz onları yönetmeyi öğrenmedikçe, onların rehberliğini almak yerine, savrulup gidiyoruz ve bunu da insan olmak zannediyoruz.



Son günlerde toplumumuzdaki pek çok kişinin sorunundan bahsedelim; kendimize karşı sevgiyi, saygıyı ve güveni inşa etmek… Nereden başlamalı? Farkındalığı nasıl sağlanmalı?
Kendi üzerimize çalışmak bunları inşa etmek için tek yol... Tavsiyem tabii ki yogaya başlamak. Kendimiz için bir şey yapma hali bile başlı başına kendimize sevgi ve saygıyı besliyor. Süreç boyunca kendimizi gözlemlemek, kendimizi dinlemek, ihtiyacımızı görmek, sınırlarımıza saygı duymak gibi birçok durum sayesinde, bu süreç bizi büyüterek devam ediyor. Güven duygumuzun nerede nasıl çalıştığını anlayarak, büyük seçimlerle değil de yerine getirebileceğimiz seçimlerle de bu süreci destekliyoruz.


"Kendimiz için bir şey yapma hali bile başlı başına kendimize sevgi ve saygıyı besliyor."


Size göre Türk toplumundaki en büyük içsel ve dışsal sorunlar neler?
İçsel sorunların başında, insanların kendine saygısı ve sevgisi olmaması geliyor. Bu yüzden insanların kendi istediği kişiye dönüşememesinden ötürü, kendi olma çabasında olan herkesi de sürekli bir yargılama, akıl verme ve şiddet gösterme hali doğuyor. 

Kendi inançlarımızın, gelenek ve göreneklerimizin başkalarını ilgilendirmediğini anlayamıyoruz… Bu varlık olarak da toplum olarak da bize zarar veren dışsal sorunlarımızdan biri...

Yeni bir yıla girerken; Çetin Çetintaş, elle.com.tr okurlarına ne demek ister?
Seçimlerinizi önce kendiniz için yapın. Seçtiğiniz hayat için herkesin bir fikri bir beklentisi olabilir; lakin onu yaşayacak olan sizsiniz bunu unutmayın…


Dergide Bu Ay

ELLE Ekim Sayısı Çıktı!

ELLE Ekim Sayısı Çıktı!

Ekim sayımızın kapağında Sinem Kobal var.

BU SAYIDA NELER VAR?

E-Bülten Aboneliği

E-bültenimize şimdi abone olun,
magazin dünyasındaki tüm gelişmelerden anında haberiniz olsun.