Vienna’da doğup Milano’da çalışan Arthur Arbesser Londra’da Central Saint Martins’de okudu.
Çarpıcı geometrik desenleri ve canlı renkleri ile Arthur’un estetiği beğeni topladı ve ünlenen tasarımcı LVMH Genç Tasarımcı ödülünü kazandı.
Arthur aynı zamanda bir önceki koleksiyonunu terk edilmiş bir fırında yaparak moda severleri şaşırttı.
Armani’de 7 sene çalıştıktan sonra 2015 yılında kendi markasını kuran Arthur şimdi internet alışveriş devi YOOX ile işbirliği yapıyor.
1. 30 Yaşına Gelmesi Her Şeyi Değiştirdi
30 yaşına geldiğinde ‘şimdi markamı başlatmazsam asla başlatamam.’ diyerek hayatında aldığı en iyi kararı aldı.
2. Armani’de Çalışmak Ona 2 Tane Çok Önemli Ders Vermiş
Her şeyi iki kere kontrol edip farklı kumaşlarla çalışmanın önemini gördü.
3. Kendi Markanı Başlatmanın En Kötü Yanı Belge Düzenlemek
İtalyanlar bürokrasiyi çok seviyor ancak bu Arthur’a çok stresli geliyor.
4. Tasarım Yaparken Sophie’yi Düşünüyor.
Sophie çok eğlenceli, akıllı, kültürlü, bireysel ve zarif. Çoğu zaman sanatla uğraştığı için bir küratör olabilir. Sophie’nin çok genç olmasına gerek yok çünkü zaten ruhu genç. Giyilebilen tasarımlara önem veriyor, trend olması onu ilgilendirmiyor sadece kullanılabilir olsun. Arthur tasarımlarını giyecek kadını Sophie olarak adlandırıyor.
5. Stilini Tanımlayan Bir Film…
Roman Polanski’nin Bitter Moon filmi.
6. YOOX İle İşbirliği Yaparak Kendi Tasarımlarını Giyebilme Fırsatı Buldu.
Bu işbirliği Arthur’a çok yeni bir konsept. Normalde konseptler ile çalışan Arthur bu işbirliği ile internette kolay ve eğlenceli bir şekilde müşterileri ile iletişim kurmayı öğreniyor.
7. Tasarımcı Olmasaydı Bir Şef Olurdu.
Tasarımcı olmasa bile yinede yaratıcı bir endüstride olurdu. Belki bir set tasarımcısı veya bir şef olmayı düşünebilirdi.
