MİZAHLA SANATIN KESİŞMESİNDE
Yusuf Aygeç, mizahla sanatı kesiştiriyor. Bunu da son derece başarıyla yapıyor.
ELLE ONLINE
06 Aralık 2013
C.A.M Galeri'deki yeni sergisinde yine geçmiş ve bugünü mizahla ustaca birleştiren sanatçı, “Eğlenmediğim hiç bir resim yapmam!” diyor. Yusuf Aygeç, geçtiğimiz sergisinde Vermeer'in “İnci Küpeli Kız” resminde, kızın dilini Einstein gibi çıkartıp, yuvarlak John Lennon gözlükleriyle “İnci Küpeli Kız”ı baştan yorumlamıştı. Mimar Sinan Üniversitesi, Güzel Sanatlar mezunu henüz 24 yaşındaki Aygeç, şimdiyse yepyeni bir sergiyle, mizahını ve sanatını birleştirerek C.A.M Galeri'de sanatseverlerle buluşuyor. 180 cm'lik tuvaller üzerine akrilik çalışan sanatçı genellikle klasik ve kült haline gelmiş eserlere popüler kültürden, modadan ve mizah olgusundan dokunuşlar yapıyor. Genç koleksiyonerlerin dikkatini çekmeyi başaran sanatçı, çok çalıştığının da altını çiziyor. Sanatı mizahla birleştiriyorsun. Bu süreç nasıl işliyor? Eğlenmediğim hiçbir resim yapmayı sevmiyorum. Önce bir karakter yaratıyorum sonra o karakterle yaşamaya başlıyorum. Onun üzerine çalışırken bir sonraki karaktere geçiyorum ve diyagonel bir çalışma sistematiği çıkıyor ortaya. Hayat bana trajikomik geldiği için bunu işlerime de yansıtmayı seviyorum. İzleyicinin resimlere baktığı an yüzünde oluşan muzur gülümsemeye bayılıyorum.~ Çalışma stilin var mı?
Evet, her gün şövalenin önünde yaşıyor gibiyim. Orada yemek yiyip o şekilde bilgisayar oyunları oynuyorum. Genel olarak bir çalışma disiplinim vardır ama yaptığım işi bir iş için harcadığım mesai gibi görmüyorum. Çok titiz değilimdir, üzerime boya damlarsa hiç sorun değil ama her resimden sonra genel bir temizlik yaparım. Resim yapıyor olmanın en güzel yanı da müzik. Normal işlerde çalışan insanlar ancak işten vakit buldukça müzik dinleyip beğendiği müzisyenlerin hayatlarını ve albümlerini araştırabiliyorken ben onu çalışırken yapabiliyorum.~ C.A.M galeriyle nasıl yollarınız kesişti?
Mimar Sinan Güzel Sanatlar mezunuyum. C.A.M Galeri genel olarak açılışlarını takip ettiğim bir galeriydi öğrencilik yıllarımda. Bir gün Sevil ve Levend Binat'la tanışma şansım oldu. Benim için çok önemliydi çünkü sanat kariyerimin başlaması onlar sayesinde oldu. Ne zaman ki belli bir seviyeye geldim, portfolyomu da alıp kapılarını çaldım. O günden beri birlikte çalışıyoruz.
Yeni sergide neler göreceğiz?
On dört resim sergiliyorum bu sergide. Altı adet, altıgen, tasarımını da benim yaptığım, arkeolojik esintisi olan işler var. Serinin geri kalanı zaten siyah fon üzerine Orta Çağ ile bugünü bir araya getirerek yorumladığım işler.
İngilizcesi için www.istanbulartsnob.com
SON HABERLER
