
İsmi Lazım Değil
Bir kadının en anlaşılmaz olduğu duygu hali hangisidir sence? Zamanında aşık olduğu adamdan artık karşılık bulamadığında yılmış ve mutsuz olduğu hali mi, yoksa bir genç adama karşı içinde yeşeren eski ve tanıdık duygularına karşılık bulamadığında ne yapacağını bilemeyen yeni yetme hali mi? Yazar kitabında, duyguları ile iki erkeğin arasına sıkışmış bir kadının çıkmazını, akıcı ve duygu yüklü bir dille kurguladığı aldatma hikâyesinde içimizden biri gibi aktarmaya çalışıyor.

Karavan Yollarda: Alaçatı
Rengârenk, kocaman bir karavanla Türkiye’yi gezmeye hazır mısınız? Karavanın şimdiki yolculuğu Alaçatı’ya. Karavanla birlikte Alaçatı’nın masmavi plajlarını gezecek, serin rüzgarında ve berrak sularında sörf yapacağız. Meşhur ot festivaline katılacak, sakızlı muhallebi ve kabak çiçeği dolmasının tadına bakacağız.

Karar Anı
Bugün insanlık tarihinde ilk kez bu soruya cevap verebiliyoruz. Beynin içine bakıp insanların nasıl düşündüklerini görebiliyoruz: Duygular ile düşüncelerin birbirinden kopuk şeyler olarak görülmesi en temel sorunlardan biridir. Bu kitabın amacı bu yapay ikili karşıtlığı aşarak iki soruya cevap vermektir: “İnsan beyni nasıl karar alır?” ve “Bu kararları nasıl daha iyi hale getirebiliriz?”

Bizden Sonra Ben
Bir “kaybeden”in hikayesiyle başlıyor bu kitap. Yusuf’un hikâyesi... Ve Yusuf’un hikâyesi Sahaf Fedor’un hikayesine karışıyor. Yusuf eski benliğinin üstüne bir çizik atıyor fakat bunu Sahaf Fedor’u tanıdığı için mi yapıyor, yoksa o çiziği Fedor mu atıyor, buna birlikte karar vereceğiz. Ve Fedor… Aşk nasıl da güzelleştiriyor bir adamı... Onun hikayesini Yusuf’tan daha çok merak edeceğiz belki de.

Su Kürü
Kimsenin kendini güvende hissetmediği bir dünya hayal edin. Hele ki bir genç kızı yetiştirmenin aşırı önlem almayı gerektirdiği bir dünya. Böyle bir dünyada büyümüş üç kızkardeşin babalarından öğrendikleri tek şey korkudur. Kendilerinden, sevgiden ve erkeklerden korku. Gelgelelim bir gün yaşadıkları yerin kıyılarında beliren üç erkek, tüm korkularını onlara hatırlatacak, kendileriyle birlikte tutkuyu ve yıkımı da getireceklerdir. Booker Ödülü’ne aday gösterilen olağanüstü ilk romanı Su Kürü, şiddet ve arzu üzerine akıllardan çıkmayacak bir hikâye anlatıyor.