Olağanüstü Bir Gece
Olağanüstü Bir Gece, Viyanalı asilzade Baron R.’nin hayatını değiştiren böyle bir tecrübenin, tek bir gecenin öyküsünü aktarır. 20. yüzyıl başında Viyana’da, at yarışı ve bahis heyecanıyla başlayan Olağanüstü Bir Gece, insan ruhunun gizemli doğasının ve erotizmin yardımıyla baronu, sınırları katı ahlaki kurallarla çizilmiş burjuva toplum hayatının dışına çıkarır. “Çünkü aslında her şey küçük bir yaşantıdan ibaret.” (Tanıtım Bülteninden)
NEVİN
Her devrin ona karakter katan yazarları olduğu gibi her devrin yazılmadan geçilemeyecek karakterleri de vardır. Biyografik roman “Nevin, Boğaz’ın Tuzu Hisar’ın Rüzgârı” işte bu tanıma en iyi uyan isimlerden birini, Sudi Etuz markasına da ilham kaynağı olan Nevin Sudi Karataş’ı anlatıyor. Sanatçılar, dönemin ünlü iş insanları, politikacılar… Kimler yok ki bu hikâyede?
Yaşam Felsefesi-Bir Kant ve Felsefe Kuramı Klasiği
Kant'ın ilk dersiyle ilgili olarak, Borowski'nin anıları şöyle: 1755'te verdiği ilk derste ben de hazır bulunuyordum. Neustadt’ta Profesör Kypke’nin evinde yaşıyordu ve burada genişçe bir dersliği vardı. Dersliğe çıkan merdivenlerden evin girişine kadar her yer dinleyicilerle doluydu. Kant, böyle şeylere pek alışık olmadığından, neredeyse utanarak, her zamankinden çok daha sakin bir ses tonuyla ve sürekli kendisini düzelterek konuşuyordu. Böylesine bilgili bir adamın bu kadar alçakgönüllü ve çekingen olması, korkulanın aksine, tüm dinleyiciler üzerinde olumlu bir etki uyandırıyordu. (Tanıtım Bülteninden)
Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde
Yoksulluk, hoyratlık, yalnızlık, gamsızlık, kırk mumluk sarı ampulün ışığında belli belirsiz görünüp, kayboluyor. Merhamet, taşraya uğramadan Kaf Dağı'na gidiyor... Canlı, anlatma iştahıyla dolu yeni bir ses var karşımızda. Eriş, soba boyasıyla boyanmış hikâyeleriyle edebiyat şehrengizinde... Mağlup ama baştan kaybetmişliğini bilen bir hınzırlıkla sırıtıyor okuruna. (Tanıtım Bülteninden)
Karpuz Mevsimi
Bu öyküler "keşke arkadaşımız olsa," diyeceğimiz karakterlerle dolu. Bazen yaz mevsiminin tatlı heyecanını hissettiriyor bize, bazen kara kışın inatçılığını. Farklı olanı, bize benzemeyeni anlamaya, bakacak yeni bir pencere aramaya çağırıyor. Merak, umut ve dostlukla, en zor sorunları aşabileceğimizi fısıldıyor. Ressam Nejla Gür’ün fırçasıyla renklenen öyküler minik okurların uzun süre aklında dolanacak. (Tanıtım Bülteninden)
Albayım Beni Nezahat İle Evlendir
Sende bu ad oldukça istersen sıfır numara kel, istersen at kuyruklu olurum. İnce bıyıklı, tek dişi altın olurum. Meftun olurum, meczup olurum. Uzaklara bakarım, çıtımı çıkarmam. Nasıl söyleyeceğimi bilmem, susarım. Susmak üzerine konuşmak gerekse, beni çağırırlar, oturur susarım. Dolmabahçe saat kulesiyle, Çırağan Sarayı ile konuşurum. Duvarlara yazılar yazarım gizli gizli: 'Albayım beni Nezahat ile evlendir'. (Tanıtım Bülteninden)