NAZİK OLMAK YENİ ‘’COOL’’!

Belki düşündüğünüzden daha kibarsınız ya da nezaket furyasına siz de katıldınız. Gazeteci yazar Nell Frizzell, sosyal fedakarlığın ve empatinin neden bu kadar gündemde olduğunu açıklıyor.

ELLE ONLINE ELLE ONLINE 10 Eylül 2018

Sanırım ben nezaketi sonradan öğrenenlerdenim. Bir keresinde, sekiz yaşındayken mahallemizdeki bir çocuğun kıyafetleriyle alay etmiştim; neden böyle yaptığımı şimdi hatırlamıyorum. Neyse ki büyüdüm... Ancak bisiklet üzerinde iddialı, tam donanım giyinmiş erkekleri (bisikletimle) geçtiğimde bile büyük haz duyuyorum. Takım ya da ikili oyunlarında kazanan taraf olmak benim için önemli!

''BULAŞICI CÖMERTLİK HASTALIĞI''

Bunlara rağmen dünyadaki diğer insanlar gibi ben de ayda en az bir kere gönüllü işler yapıyorum (toplum merkezinde mültecilere ve göçmenlere İngilizce dersi veriyorum), geri dönüşüme katkı sağlıyorum, insanlara iltifat ediyorum, yabancılarla konuşuyorum ve insanları üzgün ya da ağlarken görmekten hoşlanmıyorum. Belki de bu saydıklarım, X (1963-1981) ve Milenyum kuşaklarının (1981-2000) bir birleşimi olan Xennial kuşağının (1977-1983 yılları arasında doğanlar) bir önceki kuşaklar kadar sosyal yönden sorumluluk alan, etik düşünen, çevreye duyarlı ve anlayışlı olduğunun bir kanıtıdır. Ya da belki de günümüzde sosyal psikologlar tarafından “bulaşıcı cömertlik hastalığı” olarak adlandırılan, insanların diğerlerinin olumlu sosyal davranışını taklit ettiği akıma ben de kapılmışımdır. O halde ben, yaşlı insanları düşündüğüm için mi ağır alışveriş torbalarını taşımalarına yardımcı oluyorum, yoksa bunu yapan diğer insanların alkış ve övgü aldıklarını gördüğüm için mi yapıyorum? Profesyonel anlamda “empati” yapanların, yani psikologların, sizin duygularınızı gerçek anlamda anlamaları için saatte 200 dolar ücret aldığı bir dünyada nezaketin örneklerinin artışta olup olmadığını veya hoşgörü, empati ve merhametin kişisel gelişim savaşının bir “moda” olup olmadığını söylemek zor. Siyasetçilerden pop starlara, toplumda tanınmış kişiler her zaman dünyaya nezaket gösterme gayretinde oldular. Artık sosyal medya, kesintisiz haber akışı ve uluslararası haberleşme sayesinde nezaket örnekleri daha fazla kişiye ulaşabiliyor ve şüphesiz etkisi daha uzun sürüyor. David Beckham’ın oğlu Brooklyn Beckham, fotoğraf sergisinden kazandığı tüm geliri Londra’daki Grenfell Kulesi’nde gerçekleşen yangının kazazedelerine bağışlamış, Ariana Grande, Manchester’da gerçekleşen saldırının mağdurlarını hastanelerde ziyaret etmiş ve futbolcu Jermaine Defoe, futbol kulübü maskotluğu yapan ve nadir görülen bir kanser türü taşıyan 6 yaşındaki Bradley Lowery’yi hayatını kaybedene dek sık sık ziyarete gitmişti. Tüm bu nezaket örneklerine bakılırsa, dünyamız 80’li ve 90’lı yılların acımasız, açgözlü kültüründen uzaklaşmış, bir bakıma daha duyarlı bir hal almış gibi görünüyor. Tabii bir taraftan da Milenyum kuşağının en narsist, bencil ve ağzı bozuk kuşak olduğu iddia ediliyor. Çocuklara İşkenceyi Önleme Derneği (NSPCC) verilerine göre üç çocuktan biri siber zorbalığın hedefi olurken, dijital güvenlik firması Norton’un 

Avustralya’da gerçekleştirdiği bir araştırmaysa 30 yaş altı dört kadından birinin fiziksel şiddet içeren tehditler aldığını gösteriyor. Ancak bugünkü tabloyu anlatmak bu kadar basit değil. Bünyesinde 100’den fazla sivil toplum örgütü barındıran Gender Equality Network (Cinsiyet Eşitliği Ağı) kampanya yöneticisi ve kurucu ortağı Cerian Jenkins’in belirttiği gibi, “Cinsiyet eşitsizliğini 140 karakterde açıklayamazsınız. Bu kampanyayı ilk başlattığımda bana kaba yorumlarda bulunanlara karşı tepki gösterirdim. Bugün, 10 yılın sonunda insanlara karşı nazik olmanın yalnızca bizim elimizde olduğunu öğrendim. Tabii ki size kötü niyetle yaklaşan veya sizi şiddetle ve cinsel istismarla tehdit eden kişiye nazik davranacak değilsiniz. Bu kişiyle konuşmasanız da olur fakat söylediklerimizden rahatsızlık duyup kaba davranmayı tercih edenlere nezaketi öğretebiliriz.” Kampanya yöneticisi olarak insanın yalnızca diğerlerine değil kendisine de kibar olması gerektiği fikrini savunan Jenkins şöyle devam ediyor: “Bana kaba davranan insanlara yüz yüzeyken olduğu gibi internet üzerinden de bir şey anlatmak ve onlara karşı kibar olmak için çaba sarf ediyorum. Yine de her zaman nazik olmaya çalışmak çok yorucu. Bu yüzden önce kendinize de gerçek anlamda nezaket göstermek zorundasınız. Bu tavrınız belki çevrenizdeki bazı insanlar tarafından narsisizm olarak yorumlanacaktır fakat aslında diğerlerine nezaket gösterebilmenin tek yolu bu.”

13 KASIM NEZAKET GÜNÜ

Londra merkezli kar amacı gütmeyen bir kuruluş olan Kindness UK, her yıl 13 Kasım’ı Nezaket Günü ilan ediyor. Kuruluş tarafından belirlenen nezaket davranışlarından oluşan listeyi incelediğimde 77 tane davranışın arasından yalnızca 15 tanesini işaretleyebildim. Listeye baktığımda “daha önce başkası için otopark ödeme makinesine hiç para koymamıştım, organ bağışçısı olmak için başvuruda bulunmamıştım ve insanların dilek dilemesi için bir çeşme başına bozuk para bırakmamıştım.” Bir anlığına bunu neden yapayım ki diye düşündüm ve daha önce hiç “sokak hayvanları için ev” yapmadım, çünkü birincisi, Londra’da yaşıyorum ve ikincisi, eserlerinin merkezine hayvanları koyan İngiliz yazar Beatrix Potter da değilim. Ancak liste düşünüldüğünde daha önce başka insanlar için yemek pişirdim, hayır kuruluşuna bağışta bulundum, kan bağışında bulundum ve çevremde bulunan savunmasız kişilere bazı durumlarda yardım etmek için elimden geleni yaptım. İnternet üzerinden nezaket örneklerine gelirsek: Twitter’da destekleyici tweet’ler atmak, Facebook üzerinden insanların doğum gününü kutlamak, Instagram’da olumlu yorumlar yazmak… Tüm bunları yaptım. Bazı zamanlarsa sadece insanlara kendimi sevdirmeye çalıştım. Twitter’a girip siyaset anlayışını, vücut şeklini, kelimeleri yazışını veya düşüncelerini sevmediğiniz bir yabancıya sataşmakda aynı anda Twitter’da veya Tumblr’da sizinle aynı düşünen, hisseden ve olaylara sizin gibi bakan milyonlarca insana rastlamak da hiç bu kadar kolay olmamıştı. 1980 sonrası kuşağı için ırksal adalet, ekonomik eşitlik, sosyal adalet, transseksüel ve eşcinsel hakları daha fazla şey ifade ediyor, çünkü bu tanımları internetten araştırabilmek artık mümkün.

İYİ İNSAN OLMAK NEDİR ?

Bir yandan bu nezaket örneklerimin beni tam olarak “iyi bir insan” yapmayan bireysel eylemler olarak kalmasına üzülürken bir yandan bu durumu eskisi kadar umursamıyorum. Nezaket, insanlara gerçekten yarar sağlıyorsa kini ve alaycılığı hak ediyor mu? İnsanların eylemlerimi sorgulamalarında, Twitter paylaşımlarımda hata bulmayı amaç edinmelerinde veya ben elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışırken pişkinlikle sırıtmalarında nezaket işlerine yarıyor mu? Denemeye çalışmam yeterli değil mi? Biri bir keresinde, “Her şeyi yapamayabilirsin ancak bir şey yapmak için denemelisin” demişti. Eninden sonunda, bir zamanlar, henüz çocukken alay ettiğiniz arkadaşınızdan (mümkünse kendisini arayıp) özür dilemek, ya da bunu düşünmek bile olsa, nazik olmayı deneyin.

YAZI: Nell Frizzell

ELLE, Kasım 2017 sayısından alınmıştır.

Dergide Bu Ay

ELLE Nisan Sayısı Çıktı!

ELLE Nisan Sayısı Çıktı!

Yeni sayımızın kapağında oyuncu Hazar Güçlü var.

BU SAYIDA NELER VAR?

E-Bülten Aboneliği

E-bültenimize şimdi abone olun,
magazin dünyasındaki tüm gelişmelerden anında haberiniz olsun.