HAMİLELİKTE 12 YANLIŞ!

Hamilelikte geçmişten bugüne yapılan hatalar!

ELLE ONLINE ELLE ONLINE 18 Haziran 2013
HAMİLELİKTE 12 YANLIŞ!

Hamileyken vücudunuz sanki sizin değil gibidir. Çünkü çevrenizdeki herkes ne yemeniz, nasıl yürümeniz ve nasıl egzersiz yapmanız gerektiği konusunda fikir verir... Geçmişten bugüne kadar da bu durum hiç değişmemiş... İşte, bazıları son derece can sıkıcı hatta yanlış olabilen bu önerilere bir göz atalım;

1.Korse giymek: Viktorya döneminde kadınlar, oldukça sıkı korseler giyerlerdi. İlginç olan hamilelikleri sırasında da giymeye devam etmeleri. O günlerle ilgili, İngiltere'nin Tarihi Kraliyet Sarayları Müze müdürü Lucy Worsley, “If Walls Could Talk” isimli kitabında “Bir kadına olağanüstü durumlarda bile korsesini çıkarttırmak mümkün değildi.” diye yazmıştı. Günümüzdeyse hamilelik korseleri mevcut. Ama hamileliği desteklemek yerine, karnı küçük göstermek için kullanılan korselerden uzak durulmalı!

2. Yemek yeme! Daha da ilginci, 1950'lerde hamile birinin, hamile kalmadan önce beslendiğinden daha az beslenip zayıf kalması gerektiği savunuluyor... Hatta bir dönem, kalsiyum alımı azaltılarak bebeğin kemik oluşumu yavaşlatılmış ki, doğum kolay olabilsin! Diğer taraftan sabah bulantıları için de bir takım uyuşturucu nitelikte ilaçlar verilebiliyormuş...

3. Bebeğin özellikleri yediklerine göre şekillenir! Ortaçağ'da da örneğin tavşan yerlerse bebeklerinin tavşan dudaklı olacağına inanırlarmış. Ya da peynir yemenin bebeğin küçük penisli olmasına sebep olacağını düşünürlermiş. 19. ve 20. yüzyıllarda ise, tatlı ekşi ve tuzlu yemenin bebeğin karakterini etkilediği düşünülmüş... Aslında hala da babaannelerimiz ‘Kahve yersen esmer olur, eksi yiğorsan erkek olur' gibi inanışları yok değil...

4. Çilek yeme! Bir dönem de çilek, böğürtlen ve kırmızı şarabın hamile bir kadının yüzüne atıldığında bebeğin yüzünün lekeli olacağına inanılmış. O yüzden en azından yüzüne atılıyorsa yememekte fayda var!

5. Spor aktivitelerinde bulunma! 1940'larda bırakın spor yapmayı bir spor müsabakasını izlemek bile yasakmış. Bir hamile için çok heyecanlı olabileceği düşünülüyormuş. Oysaki şu anda kontrollü bir şekilde de olsa spor bile yapılabiliyor...

6. Okuma! Sadece spor müsabakaları değil, heyecanlı kitaplar okumak, nefes kesen fotoğraflara bakmak ve tartışmaya girmenin de düşüğe sebep olabileceğine inanılırmış! Elbetteki durumu bu denli abartmak son derece yanlış...

7. Sigara için! Her ne kadar 1920'lerden itibaren doktorlar sigar içmenin bebeğe ne denli zararlı olduğunu farketmiş olasalar da 40 ve 50'li yıllarda biraz da sigara üreticilerinin ve reklam sektörünün baskılarıyla sigaranın hamilelikte içilmesi gerektiği tavsiye edilmiş. Anneyi rahatlatıcı özelliği nedeniyle bebeğe de yararı olduğu iddia edilmiş!

8. Saçlarını kestirme: Özellikle Rusya tarafında hamileyken saç kestirmenin sakıncalı olduğuna inanılırmış. Kuaförde bebeğin zarar görebileceğinden bebegğin hayatının kısalacağına kadar bir çok rivayet var konuyla ilgili... Tabii ki bunların hepsi sadece birer mit!

9. Ayakları kokan bir erkekle seks yapma! Yine ortaçağda, ayakları kokan bir erkekle birlikte olunduğu taktirde bebeğin dayanılmaz bir kokuyla doğacağına inanılırmış.

10. Kollarını başının üstünde birleştirme! Yine tamamen asılsız bir inanışa göre kolları başınızın üstüne kaldırmak göbek bağının bebeğin boynuna dolanmasına sebep olacağı düşünülürmüş! Elbette böyle bir şey tıbben mümkün değil...

11. Maymun ve papağanlara bakma! 1800'lü yıllarda özellikle hamileliğin ilk aylarında papağan ve maymunlarla ilgilenilir hatta onlara bakılırsa bebeğin maymun ya da papağana benzeyeceğine inanılırmış...

12. Zor doğumlardan kaçınmak için ev çözümleri! 19. ve 20. yüzyıllarda zor doğumlarda doktorlar epidural, vantuz, forseps, kloroform gibi çözümler geliştirmişler... Ama 11. yüzyılda özellikle gül yağı ile yapılan bir banyonun bütün sorunları çözeceğine inanılıyormuş... Eğer ki bu yöntem işe yaramıyor ise, bir yılan derisinin kalça etrafında gezdirilmesi gibi çözümler öneriliyormuş...

İşte zaman içerisinde bir çok şeye inanılmış ve öyle ya da böyle yanlış uygulamalar denemiş... Ama tıp ilerledikçe en doğru şekilde bebeklerimize kavuşuyoruz... Doktorumuz dışında yapılan önerilereyse her ne kadar iyi niyetli olunsa da belki biraz kulakları tıkamak gerekiyordur...


SON HABERLER

Dergide Bu Ay

ELLE Nisan Sayısı Çıktı!

ELLE Nisan Sayısı Çıktı!

Yeni sayımızın kapağında oyuncu Hazar Güçlü var.

BU SAYIDA NELER VAR?

E-Bülten Aboneliği

E-bültenimize şimdi abone olun,
magazin dünyasındaki tüm gelişmelerden anında haberiniz olsun.