ZİHİNSEL DETOKSUN ANAHTARI: MEDİTASYON

Bütünsel Sağlık ve Ayurvedik Yaşam Danışmanı Ebru Şinik kendi deneyiminden yola çıkarak meditasyonla ilgili bilmemiz gerekenleri kaleme aldı.

ELLE ONLINE ELLE ONLINE 27 Kasım 2017
ZİHİNSEL DETOKSUN ANAHTARI: MEDİTASYON

Meditasyona Nasıl Başladım?

Bundan yedi sene önce birisi bana “Bundan sonra her gün düzenli olarak meditasyon yapacaksın, hayatına giren bu koruyucu tıp yöntemleri yaşamını yeniden şekillendirecek” deseydi çok gülerdim... Benim gibi İstanbul Menkul Kıymetler Borsası kökenli, son derece analitik ve her şeyin ardındaki bilimsel kanıtlarla ancak ikna olan zihne sahip birisi için bu “kehanet” akıl dışı olurdu.

Ancak stres sebebiyle yaşadığım semptomlar çoğalmaya ve yaşam kalitemi ciddi olarak düşürmeye başlayınca, soluğu yanında aldığım doktor da şiddetli anksiyete ve depresyon tanısı koyup sakinleştirici ilaç kullanmam gerektiğini söyleyince aklım farklı şekillerde çalışmaya başladı. 

Anksiyete nedeniyle gece uykumdan nefessiz kalıp uyanmaktan ve yeterince nefes alamama duygumun şirketteki herkes tarafından da hissedilmeye başlanmasından hemen sonra artık buna bir çare bulmalıyım diye ciddi olarak üstünde çalışmaya başladım. İlaçları kullanmak yerine binlerce yıldır insanlar psikosomatik rahatsızlıklar baş gösterdiğinde hangi tedavi metotlarının uygulandığını araştırmaya giriştim. Elbette bu araştırmalarım süresince de analitik tarafım her zaman bir terazi görevi gördü. O yüzden yıllardır büyük bir hayranlıkla takip ettiğim Dr. Deepak Chopra’nın önerilerini uygulamaya yöneldim. Bunun için önce meditasyon eğitimi almam gerekiyordu. Dr. Chopra  tarafından California’da kurulmuş bulunan Chopra Center’da bu eğitimler veriliyordu. Neyse ki İstanbul’da da Chopra Center mezunu bir meditasyon eğitmeni mevcuttu; koşa koşa onun ilk grup seminerine katıldım. 

Sanki ruhum bu dünyada bedenlendiğimden beri bu anı bekliyordu... İşte ilk hislerim aynen bunlardı. Daha sonra inanılmaz bir dinginlik, huzur, mutluluk, tatmin ve neşe bedenimi ve zihnimi sardı. Neler olduğuna inanamıyordum ama yaptığım şey kesinlikle benim için doğru olandı!

• Hayatıma düzenli olarak meditasyon uygulamasını ekledikten iki hafta sonra uykularım düzeldi, her akşam kaliteli bir şekilde uyuyordum. 

• Dört hafta sonra eşim akşam eve gelmeden önce en şirin ses tonuyla beni arayıp, “Bugün meditasyonunu yaptın mı” diye bana sormaya başladı. 

• Altı hafta sonra iş yerindeki arkadaşlarım “ne yapıyorsam kesinlikle devam etmemi” diye beni cesaretlendirdi.

SONUÇ: ZİHİNSEL DİNGİNLİK

Hayatım boyunca hissetmediğim bir zihinsel dinginlik, huzur ve anlamsız bir tatminle karışık mutluluk hissi. O günden beri de her gün, çok sıra dışı programların olduğu bir gün değilse, muhakkak düzenli olarak meditasyon yapıyorum. Çünkü bu teknik benim iyilik halim ve dengem için en önemli gündelik rutinim.

İşte meditasyona bu ana sebeplerle başlamıştım. Ama başladıktan sonra bunlar dışında ilişkileri düzeltip geliştirmeye gidecek kadar o kadar çok fayda gördüm ve hala da görüyorum ki... 

Meditasyonla ilgili söylemek istediğim bir şey de, dünyanın en büyük özgürlüğünün kesinlikle zihninizin esaretinden kurtulduğunuz an olduğudur. Bir gün meditasyon öğrenmeye karar verirseniz kesinlikle mantra bazlı teknikleri öğrenmenizi öneririm. Mantra bazlı teknikler hem uygulaması son derece basit hem de etkisi bir o kadar güçlü ve hızlıdır. Peki meditasyon ve mantra nedir?  Meditasyon çeşitleri neler? Önerdiğim meditasyon tekniği hangisidir? Hepsini en özet ve anlaşılır şekilde bu yazının devamında paylaşıyorum. 

Meditasyon Nedir?

Meditasyon bilimsel bir zihni dinlendirme tekniği ve derin bir şifa uygulamasıdır.

Bütünsel sağlık ve zindeliğimizi deneyimlemenin, hepimizin içinde yer alan mutlak huzur ve mutluluk alanımızı ve içsel sessizliğimizi keşfin en doğrudan ve basit yolu meditasyon uygulamasıdır. Meditasyon için kısaca, bedenin kendi içsel aklının yeniden keşfedilmesinin bir yoludur, diyebiliriz. 

Meditasyon uygulaması entelektüel, yani zihnimizle yapabileceğimiz bir aktivite olmadığı halde bu tekniği ve etkilerini rasyonel aklımızla da ayrıntılarıyla anlamak, zihnimizin uygulamanın getirdiği yararlarla ilgili ikna olması ve sürdürülebilir kılması için kesinlikle önemlidir. 

Meditasyon çeşitleri 

Dünyada yüzlerce farklı meditasyon tekniği bulunmaktadır. Bunlara örnek olarak görsel meditasyonlar, ses meditasyonları, enerji meditasyonları, duyu meditasyonları, Budist meditasyonları, mantra meditasyonları, ilahilerle meditasyonlar ve beden-zihin meditasyonlarını verebiliriz. 

Mantra Ne Demektir?

Mantra kadim bir lisan olan Sanskritçe bir kelime; “aklın aracı” manasına geliyor. Gündelik düşüncelerimiz dikkatimizi akıl ve zihin seviyesinde tutarlar.  Mantralar bu düşünce akışını yarıda keserek, dikkatimizin zihnimizdeki daha sessiz ve daha soyut bir yüzeye girmesine olanak sağlarlar. Mantraları bir nevi zihni oyalayan, özel titreşimleri olan  oyuncaklar olarak düşünebilirsiniz.

Meditasyon sayesinde stres, basitçe uygulanan bu teknikle büyük ölçüde giderildiği için zihnimiz ve vücudumuz dengelenerek maksimum verimlilikte çalışmaya ve zinde halimiz, enerjimiz, yaratıcılığımız ve mutluluğumuz her geçen gün artmaya başlar.

Meditasyon sırasında mantra sessizce, dil ve dudak dahi kıpırdatmadan tekrarlanır. Bu zihinden tekrar esnasında mantra bir titreşim yaratır ve bu titreşimin sinir sistemi üzerinde sakinleştirici ve rahatlatıcı etkisi bulunmaktadır. Ayrıca bu titreşim, düşünceler arasındaki boşluğa girmeye, yani bilincin  derin seviyelerine ulaşmaya yardım eder. 

Evrensel “SO HAM” mantrasıyla Meditasyon

Rahatça, sırtınız dik olacak şekilde oturarak, nazikçe gözlerinizi kapayın; meditasyon bitene kadar açmayın.

Gerçekleşmesini istediğiniz bir arzunuzu içinizden sessizce, gözünüzün önünde bu isteğiniz olmuş gibi canlandırarak, beş duyunuzla hissederek imgeleyin ve niyet edin.

Derin bir nefes alın ve nefesinizi verirken eş zamanlı olarak bu niyetinizi de gerçekleştirmesi için evrene bırakın. Bundan sonra niyetinizin nasıl ve ne zaman gerçekleşeceği sizin değil, evrenin ilgilenmesi gereken bir konu durumundadır. Siz artık meditasyona başlamaya hazırsınız; artık niyetinizi tekrar etmemeli ve onun nasıl gerçekleşeceğini düşünmemelisiniz. Sadece nefesinize dikkatinizi kaydırmalısınız.

Birkaç dakika basitçe nefesinizi içinize alışınızı ve dışarıya verişinizi doğal bir şekilde izleyin.

Birkaç dakikalık bu nefes alıp vermeyi izleme sonrasınds burnunuzdan yavaşça ve derin bir nefes alırken, dudağınızı ve dilinizi dahi kıpırdatmadan zihninize “so” kelimesini getirin.

Yine burnunuzdan aldığınız bu nefesi yavaşça verirken de  “ham” kelimesini düşünün.

Nefesinizin rahatça akmasına müsaade ederek, her nefes alışta “so” ve her nefes verişteyse “ham” kelimelerini zihninizden sessizce, dil ve dudağınızı dahi kıpırdatmadan tekrarlayın.

Eğer dikkatinizin zihninizdeki başka düşüncelere, etrafınızdaki bazı seslere veya vücudunuzdaki herhangi bir duyuma kaydığını fark ederseniz telaşsızca, nazikçe ve gayretsizlikle  tekrar dikkatinizi nefesinize yönlendirerek “so ham” mantrasını sessizce tekrar etmeye devam edin.

Bu meditasyon sürecine çabasızca ve basitlikle 20-30 dakika arasında devam edin. Bunun için saat veya telefonunuzun zamanlayıcısını kurabilirsiniz.

Süre bittiğinde günlük eylemlerinize dönmeden önce, mantra tekrarını durdurarak birkaç dakika gözleriniz kapalı bir şekilde uyumlanması için vücudunuza zaman tanıyın.

Eğer meditasyon yapabilmek için bilimsel temelli ciddi bir meditasyon eğitimi almak isterseniz Yükselen Çağ Wellbeing Merkezi çatısı altında gerçekleştirdiğim Chopra Center sertifikalı meditasyon eğitimine katılabilirsiniz. Bir gün içerisinde yedi saatlik bir müfredat programının işlendiği bu seminerlere yaşamınız boyunca bir defa katılmanız, hayat boyu istediğiniz her an ve her yerde dünyadaki en etkin meditasyon tekniklerinden birisini öğrenip uygulamanız için yeterli.

Meditasyon Yaparken Ana Prensipler

• Omurga dik duracak şekilde, rahat ve konforlu bir oturuş (İlla bağdaş kurup yerde oturmak zorunda değilsiniz! Sandalyede, arabada, ofiste, dik ve rahat oturabileceğiniz her yerde meditasyon yapabilirsiniz). Otururken gerekirse ayağınızın altına bir yükselti koyun ve diz kapağı ve kalçanızın aynı hizada olmasına özen gösterin. Bu fiziksel duruş konforunuz için çok önemlidir.

• Sessiz ve rahatsız edilmeyecek ortamları tercih edin. Müzik, televizyon gibi dikkat dağıtıcıları kapatın. Evde tek başınıza bir odaya veya ofiste toplantı odasına gidebilirsiniz.

• Ağız kapalı, burundan sakince nefes alıp verilecek ama nefesi zorlamak ve müdahale etmek kesinlikle yok. Otonom sinir sistemi nasıl nefes alıp veriyorsa, sakince bu soluk alıp vermeler takip edilecek.

HAZIRLAYAN: EBRU ŞİNİK 
ELLE EKİM 2017 SAYISINDAN ALINMIŞTIR.


SON HABERLER

Dergide Bu Ay

ELLE Mart Sayısı Çıktı!

ELLE Mart Sayısı Çıktı!

Baharı Hande Erçel ile karşılıyoruz.

BU SAYIDA NELER VAR?

E-Bülten Aboneliği

E-bültenimize şimdi abone olun,
magazin dünyasındaki tüm gelişmelerden anında haberiniz olsun.