BİR ŞEHİR HİKAYESİ
Zamana direnen ustalar; dikiyor, onarıyor ve iyileştiriyor.
ELLE ONLINE
20 Mart 2014
İSMAİL HAKKI ÜREGÜN, TERZİ
O, şimdi mağazalardan satın aldığımız kıyafetlerin son dokunuşlarını yapıyor çoğunlukla. Ama aslında gönlünde olan eskisi gibi daha çok özel sipariş takımlar, orijinal elbiseler dikmek.
“Teknoloji geliştikçe konfeksiyon ilerliyor tabii. Toplum hazır giyimi tercih ediyor ve bir şekilde ısmarlamada da eleman yetişmediği için, ısmarlama terziliği devam ettirmek çok zor oluyor. Kıyafetlerin ‘drop' olarak üzerlerinde durabilmesi için ısmarlamayı tercih eden müşterilerimiz hala var. Ama artık terziler daha çok tamir, darlatma gibi işlemleri yapıyorlar. Oysa ben, zamanında diktiğim takımları, değişik ceketleri hala hatırlarım.”
Yine zamanın durduğu mekanlardan biri terzi atölyesi. İğnelere, metrelerle kumaşlara, bez mankenlere ve büyük dikiş makinesine; yukarıdaki çalışma alanından gelen radyo sesi eşlik ediyor.~ NEZİHİ ARICI, SAAT TAMİRCİSİ
Kayışı yıpranmış eski bir Omega saat getiriyor genç kadın. Belli ki büyükannesinden kalmış. Nezihi Usta, iç çekiyor ve artık böyle saatlerin yapılmadığını anlatıyor. Bir çırpıda yapıldığı yılı söylüyor, “Buna yakışan, şık bir kayış takmak gerek...”
“Zanaat yok oluyor. Dünyada da yok olmaya başladı belki ama Türkiye'de daha hızlı. Çünkü alttan yetişen genç nesil ve bu işin okulu yok. Olmadığı için de saat tamircisi, yorgancı, ayakkabıcı gibi meslekler yavaş yavaş siliniyor. Sonuçta fabrikasyona mahkum oluyor insanlık. Hızlı şekilde tüketim toplumuna doğru gidiyoruz. Anne ve babalar da çocuklarını bizim gibi ustaların yanına göndermiyorlar. Sanat öğrenmenin birkaç senelik zamanı var. Ama kimsenin buna vakti yok. Türkiye'deki 45 saat ustasından biriyim. Biz de gittiğimiz zaman yerimizi alacak kimse yok. Üzücü olan bu.”
Dünyanın en pahalı saatleri, en iyi işçilikleri, Türkiye'deki sayısı 50'yi geçmeyen ustalardan Nezihi Arıcı'nın dünyasında geri dönüşüme giriyor.
Sıla GÜVEN
Fotoğraflar: Ahmet ÜNVER
SON HABERLER
