Kapak Fotoğrafı: Instagram/ @luisa_opalesky, Luisa Opalesky
Valentino Beauty, New York Moda Haftası’na özel olarak unutulmaz bir geceye imza attı. Markanın yeni koleksiyonu Born in Roma için düzenlenen davet, efsanevi Studio 54’ü yalnızca bir geceliğine yeniden hayata döndürdü. 1970’lerin disko kültüründen ilham alan koleksiyon, Valentino’nun Born in Roma parfümü ve rujunu özel bir tasarımla sunuyor. Parti de bu temaya sadık kalarak, konuklara gerçek bir zaman yolculuğu hissi yaşattı.
Mekana adım atanlar, kadife perdeler, neon ışıklar ve klasik disko şarkılarıyla karşılandı. Havanın içinde portakal çiçeği ve beyaz misk notaları dolaşırken misafirler Valentino’nun ikonik kokusunu keşfetmeye davet edildi. Dekorasyon ve müzik kadar kıyafetler de döneme göndermelerle doluydu: Simli elbiseler, sahte kürkler ve büyük fönlü saçlar dikkat çekti. Valentino’nun partide görevli ekibi ise klasik sigara kızlarına modern bir yorum getirerek tek omuzlu tulumlarla yeni koleksiyonun ilk ipuçlarını verdi.
Gecenin en ikonik anı, şüphesiz Cher’in gelişi oldu. Cher olmadan Studio 54 düşünülebilir mi zaten? Cher’in mekana girmesiyle Studio 54 eski altın çağı günlerini anmıştır. Ardından DJ kabinine geçen The Dare, ritmi gece boyunca canlı tuttu.
Lenny Kravitz, Adut Akech, Alton Mason ve Louisa Jacobson gibi birçok tanınmış isim de partideydi. Dışarıda ise davete katılmak isteyen kalabalık adeta eski Studio 54’ün kapısındaki izdiham anlarını hatırlattı. Gece sonunda misafirler birkaç saatliğine de olsa 1970’lere ışınlandı. Valentino Beauty’nin bu özel etkinliği, Studio 54’ün eşsiz enerjisini bugünü taşımaya çalıştı. Fakat asıl Cher’e veya eski müdavimlere sormak lazım, Studio 54 gerçekten canlandı mı?
.png)
