Son yıllarda başarıları ile kendilerinden Dünya çapında söz ettiren Türk kadınlarının sayısı gittikçe artıyor. Bizlere hem ilham hem de motivasyon olması için bu başarılı kadınlara ve markalarına daha çok yer vermeye karar verdik. Örneğin, basic tasarımları kendine has dokunuşlarla yorumlayan Bassigue. Markanın arkasında 2 güçlü ve genç kadın var: Aslı Acar ve Gamze Keklik. Sınırları Türkiye’yi aşıp New York, Los Angeles, Londra gibi yerlerde satış yapan markanın hikayesini bir de kendilerinden dinleyelim istedik.
Buket Güler: Bassigue isminin bir anlamı var mı?
Bassigue: Bassigue, basic in vogue'dan türemiş bir isimdir. Biz basic giyimin doğru kombinlendiği sürede son moda olabileceğine inanıyoruz. Bassigue'in ürün skalasına bakarsanız eğer her şey çok sade ama aynı zamanda şık ve elegan.
B.G: Tasarımlarınızda nelerden ilham alıyorsunuz?
Bassigue: Aslında tasarımlarımızda en ön plana çıkan ilham kaynağımız gittiğimiz, gezdiğimiz, yaşadığımız farklı şehirler. Gezmeyi ve görmeyi çok seviyoruz. Dünya binlerce harika ile dolu ve biz Bassigue olarak keşfedilmeyenin peşinden koşup ilham almayı hedefliyoruz. Koleksiyonlarımızda kullandığımız koordinatlar ilham aldığımız ve insanlara ilham kaynağı olmamızı sağlayan şehirlerin bir yansıması. Sürekli antenlerimiz açık geziyoruz. Olabildiğince çok yer gezip, farklı perspektifler almaya, öğrenmeye ve öğretmeye çalışıyoruz. İlhamın ne zaman geleceği belli olmaz. Bazen gezdiğimiz müzelerden, bazen sokaklardan, bazen okuduklarımızdan, bazen de yediğimiz yemekten bile ilham aldığımız oluyor.
B.G: Son koleksiyonunuzda farklı bir hikaye var. Çıkış noktanız ne oldu?
Bassigue: Son koleksiyonumuz öbür koleksiyonlardan çok daha farklı çünkü Bassigue’in köklerine odaklı. Nereden geldiğimiz ve nereye gittiğimiz ile alakalı. Bizim bugünkü, akıştaki, anın içindeki yansımamız. Sadece bir koleksiyon değil aslında, köklerimize sıkı sıkı sarılmamız için bir hatırlatma.
B.G: Markanız için hedefleriniz neler? Kendinizi nerede görmek istiyorsunuz?
Bassigue: Hedeflerimiz büyük: Dünya markası olmak istiyoruz. Devir internet devri, kendini Dünyaya iyi pazarlayabilirsen olmaması için bir sebep görmüyoruz. Çok uğraşıyoruz, peşinden koşuyoruz, neden olmasın diyoruz.
B.G: Yurtdışında bir Türk markası olarak yer almanın zor tarafları sizce neler? Bu alanda ilerlemek isteyen Türk kadınlarına ne önerirsiniz?
Bassigue: Bu devirde biz artık "zor" kelimesini bahane olarak görüyoruz. İnternet, kitaplar, sosyal medya, her şey elimizin altında. Öğrenmek ve başarmak isteyen her türlü başarılı olur. Ama tabi ki burada sıfırdan bir çevre kurmaya çalışıyoruz, işin en zor kısmı doğru insanlara ulaşmak. Yolunuzu açan ya da kapayan en önemli şey çevrenizdeki insanlar. Bizim bu alanda ilerlemek isteyen Türk kadınına önerimiz asla pes etmemeleri olur. Kolay bir süreç değil, bizim de düştüğümüz çok oluyor fakat önemli olan devam etmek çünkü o zaman daha hiç olmadığı kadar kuvvetleniyorsunuz. Eğer bir hayaliniz varsa peşinden gidin, başkası başarmış, siz neden başaramayasınız ?
