Daha önce de birçok kez Mercedes Benz Fashion Week’e katılan Mehmet Korkmaz, bu defa da Dubai’de düzenlenen Arab Fashion Week’te koleksiyonunu sergiledi. Her koleksiyonunda olduğu gibi hassas el işçiliğinin en üst düzeyde olduğu tasarımlar, Resort 20 sezonuna ait koleksiyonlarda da yine hoş, sakin, huzurlu bir ruh halini kendi dünyasında yaşattı. Bu deneyimin hemen ardından Mehmet Korkmaz ile Arab Fashion Week süreci ve sergilediği koleksiyon üzerine konuştuk.
ELLE: Geçtiğimiz günlerde Arab Fashion Week’e katıldınız. Teklif nasıl geldi? Katılmaya nasıl karar verdiniz?
Mehmet Korkmaz: Arap moda konseyi markamı çok beğendiklerini ve buradaki uluslararası tasarımcı markaların olduğu bu platformda olmamızı istediklerini çok samimi bir dille bizimle paylaştılar. Arap moda haftası MBFWI’dan sonra katılmayı planladığım bir moda haftası olduğundan hiç düşünmeden kabul ettim.
ELLE: Koleksiyonun hikayesi nedir?
M.K: Aslında özellikle bir hikayesi yok. Kadınların hayalini kurduğum dünyada gözümün önüne gelen mutluluk simgesi benim ortaya çıkardığım koleksiyonlarımın ana teması moodu diyebilirim.
ELLE: Koleksiyonda öne çıkan detayları nelerdir?
M.K: Detaylardan önce saati sorgulamayan ekip arkadaşlarımdan bahsetmek isterim. Çalışma temposunun getirdiği enerji ve ruh koleksiyonlarımın detaylarını ortaya çıkarmamda artı motivasyon oluyor. Koleksiyonda hassas el işçilikleri bizim vazgeçilmezimiz. Kloş etekler, drape detayları, tüy gibi bir çok farklı malzemenin bir araya gelmesi koleksiyon detaylarından oluşuyor.
ELLE: Arap modası ve Türk modası hangi noktalarda kesişiyor ve ayrılıyor?
M.K: Arap moda haftasının kendine ait bir dili var. Daha çok couture tasarımcıların olduğu bir platform. Türkiye bir üretim ülkesi Türkiye’deki moda haftasının kitlesi daha geniş bir çok tasarımcı hazır giyim ve haute couture koleksiyonları hazırlıyor. Bu da rekabet ve geniş kitleleri beraberinde getiriyor.
ELLE: Arab Fashion Week’te sizin takip ettiğiniz tasarımcılar kimlerdi?
M.K: Katılmadan önce güçlü couture markalarının o platformda yükselişlerini takip ediyordum. Ama özellikle kişisel olarak takip ettiğim bir tasarımcı oldu diyemem...
ELLE: Defileden sonra nasıl tepkiler aldınız?
M.K: Yoğun güzel tepkiler vardı. Uluslararası platformda olmak Türkiye’de ürettiğim elbiselerimin çanta ve aksesuarlarımın bu yerler ve Arap moda konseyi tarafında beğenildiğini hissetmek çok güzel bir duygu. Bu duygular çok güzel çok değerli ama her zaman daha fazlasını üretmem gerektiğini biliyorum. Bu bitti bir sonraki daha iyi olmalı…
ELLE: Tasarımcı olmanın en sevdiğiniz yanı nedir?
M.K: Tasarımcı olmanın en güzel yanı bir kadının kendi diktiğim elbisenin içinde mutlu olduğunu görmek. Parayla sahip olamayacağınız bir duygu ayrıcalıklı bir his benim için.
Defileden tüm görünümler için fotogaleriyi tıklayın.
