Yazı: Serli Gazer Boyacı
Önce bana gönderdiği hazırlık listesindeki her maddeyi uyguluyorum. Sessiz bir yer bul ve Palo Santo yak, belki bir mum ya da yanına el dezenfektanını al. Kendine güvenli ve rahat bir ortam yarat. Ok. Rahat kıyafetler giyin. Ok, pijamalarımlayım çünkü neden olmasın? Yatağa ya da mata uzan. Yatak bayağı konforlu. Göz yastığı ya da herhangi bir fuları yanına al. Lavantalı göz yastığım neredeydi? Bilgisayarı, seni uzandığında görebileceğim bir yere koy. Yatak odamdasın Hande! Ve başlıyoruz...
Economist dergisinin Instagram hesabında bir post gördüm. Dünya fotoğrafının üstünde CLOSED yazıyordu. Tuhaf bir zaman dilimindeyiz. Bütün dünya kendisini eve kapattı ama hiç olmadığımız kadar birbirimizle daha bağlantılıyız. Yoga eğitmenleri, sanatçılar, aşçılar kendi Instagram hesaplarından canlı yayınlar yaparak insanlarla bildiklerini paylaşıyorlar. Birbirimize yardım ediyor ve ruh sağlığımızı korumak için teknolojiden fazlasıyla yararlanıyoruz. Hande’yle yaptığımız dijital nefes çalışmasının amacı da tam olarak bu. Hande kim derseniz? Hande Oynar New York’ta yaşayan bir nefes koçu ve bağımsız yazar. 2013 yılında nefesle tanışıyor. “Gezi ve sonrasında ayaklarımızın altındaki zeminin kayganlığını şiddetli bir şekilde hissettiğimiz dönemde; dostum ve hocam Demet Gülser’in başı çektiği bir ekip olarak yaklaşık üç yıl boyunca aşağı yukarı her hafta buluşup meditasyon ve nefes yaptık. Bu dönemde hayatımı yavaşlattım, neyi neden yaptığımı daha iyi düşünmeye ve gerçekten hayattan ne istediğim üzerine derinleşmeye başladım. Nefes koçluğu eğitimi almaya başladım fakat yarım kaldı. Çünkü 2016’da New York’a yerleşme kararı aldım.” Eğitimine New York’ta devam eden Hande bir süredir online terapiler yapıyor. Yaratıcılıkla nefesi birleştirdiği dört haftalık bir programı var. “Dans, kolaj, sunak yapma gibi sanatsal aktivitelerle duyguları ifade etmeyi kolaylaştıran, keyifli bir program.”
YAŞAM ÇARKININ MERKEZİ: NEFES
Ben de pandemi günlerinde daha iyi nefes alarak sinir sistemime oyun oynamak ve her şeyin yolunda olduğuna kendimi ikna etmek için Hande’yle bir seans yaptım. Ve söylemeliyim ki bu iş online olarak gayet oluyor. Hatta çok daha iyi çünkü kendi evinizin konforundasınız. Nasıl göründüğünüzün, nasıl çığlık attığınızın (seansın bir noktasında bağırıyorsunuz) hiç önemi kalmıyor.
Palo Santo’mu yaktım, yatağa uzandım. Hande’nin direktifleriyle gözlerimi kapatıyorum. Başlıyoruz. Fonda harika bir playlist’ten rahatlatıcı müzikler çalıyor. Önce müdahale etmeden farkındalığımı nefesime götürüyorum. Kısa, kesik ve göğsüme kadar. Oysa doğru nefes uzun ve diyaframdan alınandır biliyorum. Terapi boyunca üç aşamalı nefese başlatıyor beni. Karına, sonra göğüse al ve ağızdan boşalt. Önce başım dönmeye başlıyor ve parmak uçlarım karıncalanıyor. Yeni doğum yapmış biri olarak core (karın) bölgemi uzun süredir hissedemiyordum ki öncesinde yoga pratiğim sayesinde burayla oldukça bağlantılıydım. Bu bölge kendinizle bağlantıya geçtiğiniz yer olarak bilinir. Dolayısıyla önemi büyük. Seansın sonlarına doğru karın bölgemle bağlantım çoğaldı. Artık bir uzay boşluğu gibi değil, zihnimle iletişim kurabilen bir yere dönüştü. Sanki kendi yatağımda değil, durgun bir denizde, gün batımında, ılık suyun üzerinde süzülüyormuşum gibi hissediyordum. Uzun zamandır bu kadar hafif ve düşüncelerden uzak olmamıştım. Her şey bittiğinde bol bol su iç ve ağzına bir parça çikolata at deyince, nefes çalışmasını daha çok sevdim. Yoga üstadı Iyengar der ki, “Nefes, yaşam çarkının döndüğü tekerleğin göbeğidir”. Her şey nefeste başlıyor ve bitiyorken onu biraz daha farkındalıkla ele almak birçok sorunun çözümü oluyor. Hande haftanın iki günü Perşembe ve Pazar akşamları, Türkiye saatiyle 22:00’de Zoom üzerinden ücretsiz seanslar veriyor. Daha fazla derinleşmek isteyenlerse online reiki ve nefes seanslarına katılabilirler. Zihni tüm ilüzyonlardan boşaltmak, daha sakin, mantıklı ve hatta neşeli bir insan olmak istiyorsanız nefes terapisini denemelisiniz. Çünkü en iyi yatırım kendimize yaptığımız.
