GÖRMEZDEN GELMEYİN: PANİK BOZUKLUK

Her 10 kişiden birinin, hayatının belli döneminde yaşadığı hastalığın detayları.

ELLE ONLINE ELLE ONLINE 25 Kasım 2014
GÖRMEZDEN GELMEYİN: PANİK BOZUKLUK
Panik atak, nedeni hala tam olarak bilinmeyen hastalıklardan. Aniden ortaya çıkan, fiziksel ve psikolojik belirtilerle gelişen panik atağı toplumumuzda her 10 kişden birinin, hayatının belli bir döneminde yaşadığı söyleniyor. Çoğu kişide ataklar bir daha tekrarlanmıyor, bazılarıysa bu atakları sık sık yaşamaya devam ediyor. Acıbadem International Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Özlem Yıldız, “Panik bozukluk” olarak adlandırılan bu hastalık hakkında detayları anlattı.



Genellikle kadınları ve duygularını ifade edemeyenleri tehdit ediyor



İnsanı dehşet içinde bırakan yoğun sıkıntı ve korku nöbetine panik atak, eğer kişi yeni bir atağın geleceği endişesiyle kaçma-kaçınma davranışlarında bulunursa, bu duruma da ‘panik bozukluk' deniyor. Panik bozukluk genellikle 20-30'lu yaşlarda başlıyor ve kadınlarda daha sık görülüyor. Mükemmeliyetçi kişiliğe sahip, ‘hayır' diyemeyen, endişeli olan ve kızgınlık -üzüntü gibi duygularını ifade edemeyen, çekingen kişilik özelliği olan kişilerde daha sık görülüyor. Geçirilen büyük bir hastalık, ayrılma-boşanma, bir yakının ölümü, iş yaşamında bir stres veya büyük değişimler atakları tetikleyebiliyor.





“Yalnızlık” kaygıyı artırınca...


Panik bozukluğu tetikleyen bir başka önemli etken ise ‘büyük şehir' hayatı. Şehirleşme ve kentlerin büyümesiyle birlikte insanlar birbirini daha az tanıyor; güvenlik kaygıları oluşuyor ve yabancılaşma duygusu artıyor. Kendini koruma isteğinin artması ve bunun sonucunda diğer insanlarla ilişki kurma isteğinin azalması, kişinin kendisini yalnız hissetmesine yol açabiliyor.~ Kentleşmenin getirdiği sorunlar ruhsal sıkıntıları tetikliyor


Kentleşmenin getirdiği trafik, pahalılık, kalabalık ortamlar, toplu ulaşım araçlarında sıkışık bir şekilde gitmek, işini kaybetme endişesi gibi faktörler de kişinin kendisini gergin hissetmesini sağlayabiliyor. 





Atakta sırasındaki yakınmalar 2-10 dakika içinde doruğa ulaşıyor


Panik atak, tipik olarak, yoğun bir korku, endişe ve kötü bir şeyler olacağı beklentisiyle ani olarak başlıyor ve 2-10 dakika içinde doruğa ulaşıyor. Yıldız, panik atağın belirtilerini şöyle sıralıyor: 





“Panik atağı sırasında soluk alma güçlüğü, boğulma hissi, baş dönmesi, baygınlık hissi, çarpıntı, titreme, terleme, bulantı, karında gaz veya basınç hissi, uyuşma ve karıncalanma hissi, sıcak basması ya da üşüme hissi, ürperme ile göğüste ağrı ya da sıkıntı hissi gibi bedensel belirtiler ortaya çıkabiliyor. Ayrıca ağız kuruluğu, idrara çıkma isteği, geğirme, bağırsak hareketlerinde artış, aşırı tepki verme, düşünememe, düşüncelerin yavaşlaması, başta ve ensede uyuşma ya da karıncalanma hissi gibi yakınmalar da oluyor. Bedensel belirtilerin yanı sıra tabloya sıklıkla ölüm korkusu, felç geçirme, bayılma, delirme ya da kontrolü kaybetme korkusu gibi düşünceler de eşlik ediyor. Kaygının yoğunluğuna bağlı olarak kişi, kendini ya da çevresini değişmiş ve gerçek dışı olarak algılayabiliyor. ~ Evden dışarı çıkamaz hale gelebiliyor


Hasta, yeni bir atak geçirme korkusuyla, tek başına ev dışında, kalabalıkta veya köprü üzerinde olmaktan; otobüsle, trenle ya da arabayla yolculuk etmekten kaçınıyor. Bu durum “agorafobi” olarak adlandırılıyor. 





İlaç ve psikoterapi ile ataklar kontrol altına alınabiliyor


Özlem Yıldız şöyle diyor: “İlaç ve psikoterapinin birlikte kullanımı tedavi başarı oranını ve ataklarla baş etme oranını artırıyor. Doğru ve istikrarlı terapi sürecinden sonra ataklar kontrol altına alınabiliyor. Stresle bağlantılı bir hastalık olan panik bozukluk ataklarını azaltmak için de kişinin öncelikle stresle baş etme yönünü güçlendirmesi gerekiyor.”

SON HABERLER

Dergide Bu Ay

ELLE Nisan Sayısı Çıktı!

ELLE Nisan Sayısı Çıktı!

Yeni sayımızın kapağında oyuncu Hazar Güçlü var.

BU SAYIDA NELER VAR?

E-Bülten Aboneliği

E-bültenimize şimdi abone olun,
magazin dünyasındaki tüm gelişmelerden anında haberiniz olsun.