Hepimiz biliyoruzki kadınlar asla horlamaz! Ama elbette bu cümlenin bilimsel açıdan bir kanıtlanılabilirliği yok . Onun yerine uzmanlardan erkeklerin(!) horlama problemini öğrenmeye ve bu sorunu çözmeye kararlıyız. KBB uzmanı Murat Enöz, horlama ve uyku apnesini şu şekilde tanımlıyor: “Horlama, üst solunum yollarında bulunan yapıların ve dokuların titreşmesi sonucu ortaya çıkan virtüel (titreşimsel) bir sestir. Uyanıkken horlama meydana gelmemesine rağmen, uykuda kaslar gevşediği için solunum yolları daralır ve bu durum horlamaya zemin hazırlar. Kısacası hava yollarında daralmaya neden olan her şey horlamaya da neden olabilir.“ Horlamayla beraber ortaya çıkan bazı olumsuzluklar da şöyle;
-Gündüz uyku hali ve uyuklama
-Sabah kalkınca yorgun ve uykulu hissetme
-Uyanıldığında özellikle ense bölgesinde görülen terleme
-Dikkat dağınıklığı, halsizlik, keyifsizlik
-Konsantrasyon eksikliği ve buna bağlı iş veriminin düşmesi~
Tüm bunlarla birlikte erkeklerde horlama oranı kadınlara oranla çok daha fazla . Tabi ki horlamanın da yan etkileri var . Örneğin insülin direncinin ortaya çıkması. Bu sebeple de horlama ve uyku apnesi hastalarında kilo alımı söz konusuyken hastalığın ilerlemesini engelleyebilecek bazı aktiviteler ise şöyle;
- Sebze, meyve ve zeytinyağlıların bolca tüketildiği ve antioksidan bakımından zengin olan Akdeniz tarzı beslenilmeli,
-Haftada en az 3 gün ve 45'er dakikalık orta tempolu yürüyüşler yapılmalı,
- Yürüyüş haricinde düzenli nefes alıp-verilmesiyle beraber yapılan koşu, yüzme ve kardiyo çalışmaları da tavsiye ediliyor.
Tüm bunlarla birlikte siz de bir doktora danışabilir ve uyku problemlerinizin önüne geçebilirsiniz.
